Olmayacak duaya amin

Antalya Televizyon Ödülleri, olmayacak duaya amin demek gibi bir şey...

Haberin Devamı

Saygınlığı yok.
Düşünün, ödül kazanan bile ödülünü almaya gitmiyor...
Çünkü bu törenin tarihi yanlış.
Diziler devam ediyor, setler harıl harıl bölüm yetiştirmeye çalışıyor.
Hangi oyuncu/yönetmen işini bırakıp ödül almaya Antalya’ya gider?
Yapacaksanız, sezonun bittiği haziran sonuna doğru yapın bu ödül törenini.
Belki oyuncular tatile çıkmadan Antalya’ya törene gelirler.
Bir de Mardan Palace bu işe uygun değil.
Alçak tavanlı, konukların yuvarlak masalarda oturduğu bir ödül töreni...
Çok kötüydü, çok...
Başkan Mustafa Akaydın, böyle ödül töreni yapacaksanız lütfen yapmayın daha iyi.
Buraya harcadığınız parayı/enerjiyi Altın Portakal’a aktarın da hiç değilse elimizde bir tane sağlam ödül töreni olsun.

Kasaptan ehliyet alanlar

Geçen sene açılan Kağıthane-Piyalepaşa ve Bomonti-Dolmabahçe tünelleri gazete dönüşü sık kullandığım güzergâh üzerinde...
Trafiği ciddi şekilde rahatlattı bu tüneller.
Kağıthane’den giriyorum, 10 dakika sonra Dolmabahçe’de stadın yanından çıkıyorum.
Ama ne zaman tünele girsem hep bir ‘manyak sürücüyle’ karşılaşıyorum. Tünelde ya aşırı hız yapıyorlar, ya zikzak çizerek şerit değiştiriyorlar.
Tünelde hız sınırı 50, millet 120’yle gidiyor.
Tamam, 50 kilometre hız sınırı da anlamsız ama tünelde 120’ye çıkmak da ancak bizde görülecek şey.
İşte önceki gün tünelde hız yapan Jaguar, öndeki araca çarptı. Ciddi bir kaza yaşandı tünelin içinde.
Tamamen sürücü kalitesiyle ilgili bir durum.
İstanbul trafiği ne yazık ki trafik bilgisi az ve sürüş kalibresi düşük sürücüyle dolu.
Tünelde aşırı hız yapılmayacağı farları açacağını bile bilinmiyor işte.
Sonra bu kazalar oluyor.
“Ehliyetini kasaptan alanlar” sona ermedikçe, bu kazalar yaşanacak.
Ehliyet kurs ve sınavlarında devrim yapmanın, buralarda çok daha ciddi bir trafik eğitimi vermenin zamanı gelmedi mi?

Haberin Devamı

Hissedarlar

Bir şehir efsanesine nokta koyalım.
Geçen hafta yazdığım Komşu Fırın yazıları üzerine şirketten açıklama geldi.
Komşu Fırın’ın yüzde 50’si Uno’nun, yüzde 50’si Ülker’inmiş.
“Bunun dışında açık ya da gizli hiçbir hissedarımız yoktur” diyor hem Ülker hem de Uno tarafı.
“Komşu Fırın’ın gizli ortakları var” şeklinde dönen şehir efsanesine hâlâ inanmak isteyenlere duyurulur.

Haberin Devamı

1 Mayıs’ın gösterdiği

1 Mayıs Pazar sabahı Taksim’e çıktığımda meydan henüz dolmamıştı...
Biraz takıldıktan sonra eve dönüp haber kanallarından izledim kutlamaları.
Ne çok haber kanalı var bu ülkede...
NTV, CNN Türk, Skyturk, Habertürk, 24, TGRT Haber, S Haber, TRT Haber, Bugün Haber, son açılan ahaber...
Taksim’den canlı yayınları gördükçe, “Bu kadar haber kanalı da fazla değil mi” demeden duramadım.
Hepsinin yayını da üç aşağı beş yukarı aynı...
Taksim’de kolunu tuttuklarını canlı yayına çıkarıyorlar.
Ekranı üçe dörde bölüp farklı yerlerden canlı yayın yapıyorlar.
Yani yapılması gereken her şeyi hepsi yapıyor.
Hiçbirinin yayını kötü de değil.
Ama ben aynı görüntüleri 10 ayrı haber kanalında gördükçe aynı soruyu gün boyu sorup durdum;
“Bu kadar haber kanalı fazla değil mi?”

Yazarın Tüm Yazıları