Paylaş
Maçlarda bant reklam yasağınaitiraz eden tek medya kuruluşu var
RTÜK sonunda doğru kararı verdi ve maç yayınlarındaki bant reklamları yasakladı.
Ekran kirliliğinin önüne geçti...
Herkes de bu karardan memnun, bugünden itibaren maçları ağız tadıyla izlemeye başlayacağız.
Ama o da ne, bu karara itiraz eden bir medya kuruluşu çıktı...
Hatta durumu, “RTÜK’ten adaletsiz karar” olarak değerlendirdi.
Kim bu medya grubu?
Sabah-atv...
Neden kararı eleştirdiklerini söyleyeyim; Türkiye Kupası yayın hakları bu grupta ve maçları atv ile aHaber’de dönüşümlü olarak yayınlıyorlar da ondan...
Şimdi bu yayınlara bant reklam alamayacaklar, o yüzden kararı eleştiriyorlar.
Bu uygulamanın şifreli kanalda (Lig TV) olmasını ama şifresiz kanalda (atv) olmamasını istiyorlar.
Gelir kaybına uğrayacakları için...
Şampiyonlar Ligi ve Avrupa Ligi’nin yayın haklarını almış olsanız bant reklam yayınlayabilecek miydiniz?
Asla! Çünkü UEFA bu çirkinliğe izin vermiyor.
O zaman Türkiye Kupası için bu ayrıcalığı niye istiyorsunuz RTÜK’ten?
Maç önünde, devre arasında, maç sonrasında 3 liraya sattığınız reklamları 5 liraya satın, reklam kaybına uğramayın.
Hâlâ zarar ediyorsanız da yayıncı kuruluş olmaktan vazgeçin, nasıl olsa olacak birileri çıkar...
Nedir bu illa ekranı kirleteceğiz ısrarınız?
Bir yıl önce Niran’a kim klip çektirirdi
Benim tam da itiraz ettiğim nokta bu işte...
Bundan bir yıl önceye kadar TRT dizisinin şarkısı için klip çektirirler miydi Niran Ünsal’a?
Çektirip TRT 1’de, Barcelona-Sevilla Süper Kupa finalinin hem devre arasında hem de maç sonunda yayınlarlar mıydı?
Güldürmeyin beni...
Tabii ki kimsenin aklına gelmezdi Niran Ünsal.
Ama son bir yılda ‘çalıştı çabaladı’, seksi kliplere savaş açtı, Saray’lara konuk oldu, el-etek öptü, sonunda bir de baktık ki, Niran Ünsal’ın klibi TRT’nin en çok izlendiği gece karşımıza çıkıvermiş...
Tesettüre yakın bir kıyafetle TRT’nin “Son Çıkış” dizisinin şarkısını seslendirmiş Niran Ünsal.
İşte benim dediğim tam da bu.. Gücü kutsarsan işi kaparsın.
Ha bu arada Kaya Çilingiroğlu, TRT’de futbol yorumculuğunu kaptı mı?
Bir ay önce Radikal’de Armağan Çağlayan’a verdiği röportajda, TRT’ye devam edip etmeyeceğim belli değil. Olabilir de olmayabilir de. Şartlarımız uyarsa neden olmasın” diyordu...
O da son bir aydır Gezi’ye çakarak, erken seçim isteyerek hiç fena çalışmıyor sonuçta...
Taksim’in son halidir
Bu fotoğrafı 4-5 gün önce Taksim Meydanı’nda çektim.
İşçiler meydanda kapattıkları bir bölgeye parke taş döşüyordu.
Artık Çin graniti mi, Türk parkesi mi bilemiyorum...
Gezi Parkı’nın hemen yanında başlamışlar, İstiklal girişine doğru gidecekler herhalde.
Şu kadarcık çalışmadan bile bizi beton bir meydanın beklediğini söyleyebilirim.
Nereden mi biliyorum, Üsküdar’a gidin bakın nasıl korkunç olduğunu...
Bursa’ya gidin bakın...
Yol kenarındaki çiçekleri şekilden şekle sokanların bir meydan düzenlemesi yapamaması ilginç...
Yazarlara kızacağınıza aynaya bakın
Bizim turizmciler köşe yazarlarının sıkça Yunan adalarının reklamını yapmasını eleştiriyor ya...
Yurtdışı basınına ne diyecekler?
Onlar da sürekli Yunan adalarını yazıyor.
Hatta “St. Tropez out, Mykonos in” başlıklarını atıyorlar.
Fransa’nın güneyi yerine onlar da Yunan adalarını öneriyor.
İster bunu bizdeki terörün artmasına, siyasi belirsizliğe bağlayın, ister Türk kıyılarının pahalı olmasına...
Ortada bir gerçek var; Ege’nin karşı yakası bu taraftan daha popüler.
Türk yazarlar da popüler olanı yazıyor...
105 dolarlık telif
Bodrum Bodrum şarkısı için Suneaters adlı Amerikalı grubun telif ödeyip ödemediği konusunda; “Bilmiyorum, ne yapalım çocukların peşine mi düşeyim” demişti Mazhar Alanson.
Sunetars’çılardan mail geldi, telif ödemişler.
1000 dijital indirim için 27 Ağustos’ta 105 dolar ödeme yapmışlar, faturasını da gönderdiler.
Mazhar’ın bundan haberi olmaması çok doğal tabii.
O 105 dolarla bir yemek ısmarlarsın artık Alanson...
Paylaş