Küslük nereye kadar?

Muhabirlere karşı da mesafeliymiş...
Nedeni malum... Teknede çekilen ve bu yaza damgasını vuran fotoğrafları...
Kızmakta küsmekte kendi açısından haklı...
Kim olsa aynı tepkiyi verebilir.
Ama bir dost tavsiyesi olarak şunu söylemeliyim.
Bu iş geçti, bitti...
Ne o fotoğraflar Murat Boz’un müziğini ve yaptığı işleri sakatlar ne de Murat Boz’un kıymetini azaltır.
Yani Murat Boz bundan sonra ne yapacak?
The Guardian’a mı röportaj verecek, New York Times’ta mı yeni albümünü tanıtacak, Fransız kanallarında mı dönecek yeni klibi... Dönüp dolaşıp geleceği yer yine o küstüğü medya...
Bu yüzden tecrübeli sanatçılar hep “Medyada küslük olmaz” der zaten...
Küslükleri tadında bırakmakta fayda var, Hem medya hem de sanatçı açısından...

Hırsızın akıllısı sosyal medya takip eder

Bade İşçil’in evi soyulmuş...
Ziynet eşyaları, laptop’u falan gitmiş.
100 bin liraya yakın zararı varmış...
Haftalardır Güney sahillerinde tatil yapıyor Bade...
Haberleri ve fotoğrafları kâh gazetelerde çıkıyor, kâh sosyal medyada kendisi paylaşıyor...
Öyleyse neymiş?
Hırsızın akıllısı sosyal medya takip eder, magazin eki okurmuş!
Geçmiş olsun Bade...

Bunlar sadece Türkiye’de olur

Bayramın trajikomik haberi Erzurum’dan geldi.
Şehit ve Gaziler Derneği’nin lokali, asansörü olmayan bir binanın 6’ncı katında...
Haliyle bedensel engelli gaziler derneğe çıkamıyorlar.
Yukarı çıkabilen gaziler, tekerlekli sandalyeye mahkûm gazilerin bayramlarını balkondan aşağıya bağırarak kutluyor.
Güler misin, ağlar mısın...
Ancak Türkiye’de olabilecek bir haber değil mi?
Peki bu garabet olayın kiminle ilgisi var?
İnsanla... Bu toprağın insanıyla...
“Ahmak olur” diyeceğimi sanıyorsanız haşa, tam tersine zekasıyla ilgisi var...
“Kardeşim 6’ncı kata gazi derneği kurulur mu?” diye eleştirirseniz, o insanların ahmak olduğuna inanıyorsunuz demektir.
Oysa nedir işin aslı?
Derneğin zemin katta bulunan eski lokalinin kirasını belediye ve valilik ödememeye başlamış.
Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası da 6’ncı kattaki bu daireyi bedava vermiş gazilere.
Gaziler seslerini nasıl duyuracak?
Bayramı fırsat bildiler, 6’ncı kattan aşağı bağırarak bayramlaşıp tüm medyaya haber oldular, dertlerini duyurdular.
Yani zekalarını konuşturdular.
Sadece çenelerini konuşturup onları 6’ncı katta bir daireye mahkûm edenler utansın...

Türbanlı dizi tutacak mı?

Medyada, yakında atv’de yayınlanacak yeni dizi “Huzur Sokağı”yla ilgili çeşitli haberler okuyoruz.
Aslında bu dizinin mimarı sevgili Tuna Kiremitçi’dir...
Geçen yıl Kelebek’te yazdığı yazıda “Neden dizilerde türbanlı karakter yok?” sorusunu ortaya atmış ve günlerce tartışılmıştı bu konu...
Elbette muhafazakâr kanallardaki dizilerde yıllardır türbanlı karakterler var. Tuna’nın sözünü ettiği, reyting rekorları kıran büyük kanallardaki çok izlenen dizilerdi...
İşte o tartışmaların sonucudur bu dizi...
atv, türbanlı yazar Şule Yüksel Şenler’in çok bilinen, daha önce İzzet Günay ve Türkan Şoray’la filme çekilen “Huzur Sokağı” adlı kitabını dizi olarak çekmeye karar verdi.
Türkiye mozaiğini yansıttığı söyleniyor dizinin...
Yani başı açığı da var, türbanlısı da...
Muhafazakâr görüşlüsü de var, moderni de...
Bakalım bu dizinin reytingi ne olacak?
Çok mu izlenecek, yoksa izlenmeyecek mi?
Türbanlı karakterlerin olduğu dizilere Türk izleyicisi ne kadar ilgi gösterecek?
Ben tahminimi söyleyeyim;
Orta şekerli izlenecek. Büyük reytingler almayacak...
Hiçbir zaman “Aşk-ı Memnu” olmayacak!