Paylaş
Şöyle büyük, böyle büyük, bu kadar canlı yaşıyor denip durdu burası için...
Ramazan nedeniyle bomboştu. Balıklar, biz ve etrafta birkaç turist vardı sadece...
Endonezya’dan Güney Afrika’ya dünyada pek çok akvaryum gördüm bunun benzeri...
Hele balinaların bile bulunduğu Valencia’daki Oceanografic’i gördükten sonra üstüne bir yeri beğenmek gerçekten zor...
“Ay ben neler gördüm, siz hâlâ Oceanografic’i görmediniz mi!” snopluğunda değilim elbette...
İstanbul’a böyle bir akvaryum gerekiyordu.
Çocukların eğlenmesi, büyüklerin kendi dışındaki canlıları da tanıyıp sevmesi için...
Kaldı ki muadillerine göre muhteşem değilse de, fena sayılmaz bizim akvaryum da...
Etraf temiz, canlıların yaşadığı su tanklarının bakımı iyi yapılıyor...
Kafeler şık, hediyelik eşyaların satıldığı mağazaya bayıldım.
Genelde bizde böyle hediyelik bölümler baştan savma düzenlenir ama Akvaryum’da çok çeşitli satılık ürün vardı.
Kutup canlılarının maketle geçiştirilmesi, bilgi veren seslerin karışıp salonlara yayılması gibi teknik meseleleri görmezden geleceğiz artık...
Ama bir şey var ki sinir bozucu...
Kabuklu deniz canlıları çalınmış bu kez de Akvaryum’dan.
Ölmüş deniz canlılarının kabukları konmuş küçük bir camekana.
Büyüteçli camdan o kabukları daha yakından görüyorsunuz.
İkisinin camı kırılmış, içindeki kabuklular yok!
Çalınmış diyorum, çünkü yetkililerin onları oradan öyle almasının bir izahı yok.
Daha önce de açılışta flaşla fotoğraf çekildiği için 70’e yakın balık ölmüştü...
Neyse, akvaryum ziyaret etmeyi de öğreneceğiz herhalde sonunda...
Belki de insan büyüdükçe kötüleşiyor...
Keşke, “Balıklar da içsin” diyerek elindeki suyu paylaşan 23 aylık çocuklar gibi saf kalsak hep...
+1 rüyası bitti
+1 kanalı, muhalif televizyoncuları bünyesine alarak, son olarak da Uğur Dündar’ı kadrosuna katarak büyük dikkat çekmişti.
Herkes Sözcü’nün yazılı medyada yarattığı etkinin bir benzerini görsel medyada yapacaklar gözüyle bakıyordu +1’e...
Olmadı... Rüya erken bitti...
Haber Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Hoş ve Uğur Dündar başta olmak üzere herkes istifa etti kanaldan. Gerekçe; patronajın Gezi Parkı olaylarında frene basılmasını istemesi...
Daha ilk başta bu kadroyla ne yapmayı bekliyordu kanal sahipleri?
Demek ki boyunu aşan bir işe kalkışmış +1... Yazık oldu...
Best Model de Gezi mağduru
Geçen gün yapılan Best Model yarışmasında bir ilk yaşandı. Murat Özbek adlı yarışmacı podyuma güneş gözlüğüyle çıktı.
Oysa bu, yarışma kurallarına aykırı...
Sonradan öğrendim, Özbek bir gün önce Ankara’daki gösterilerde biber gazı etkisinde kalmış. Gözü kıpkırmızı olduğu için ne yapacağını sormuş organizasyon komitesine.
Komite üyeleri de güneş gözlüğüyle çıkmasını kabul etmişler.
Gezi Parkı’nın etkisi Best Model’e kadar uzandı anlayacağınız...
Çocuk yıldızlar
Justin Bieber’ın alkollü yakalanması, skandalları, son olarak barın ortasında paspas kovasına işemesi, çocuk yıldızlar meselesinin dünyada sorun olduğunu gösteriyor aslında.
Daha 15 yaşındayken ilk albümünü çıkardı...
Şimdi 19 yaşında...
Dört yıldır en büyük şöhretlerden biri.
Nereye gitse fotoğrafları çekiliyor, dünyanın her yerinde hayranları var, sevgilisiyle haberleri çıkıyor...
Son model otomobiller, uçaklar... Para mevhumu çoktan kaybolmuş...
Bu kadar küçük bir çocuğun kaldıramayacağı kadar ağır yükler...
30’una gelmeden uyuşturucudan ölürse, eğlence sektörünün son kurbanı olmayacak mı?
Eğlence sektörü sürekli çocuk yıldızlar yaratıyor...
O çocukların şanla, şöhretle, parayla başı dönerken, yapımcıları, organizatörleri, menajerleri milyarlarca dolar kazanıyor...
Bir, iki, üç, daha fazla Justin...
Çark böyle dönmeye devam ediyor.
Paylaş