Paylaş
Çünkü kalp, artık genç yaşlı demiyor. Kalp hastalıkları ölüme sebebiyet veren hastalıklar arasında kanserden daha ön sırada yer alıyor.
Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hasan Güngör, günümüz yaşam koşullarının kalp ve damar hastalıklarına etkilerini, son yıllarda gelişen tedavi yöntemleri hakkında ve genç yaşlardayken de dikkatli olunması gerektiğine ilişkin şu bilgileri verdi:
KALICI HASARLAR
Bilindiği gibi kalp ve damar hastalıklarına bağlı ölüm, dünyada en sık ölüm nedeni. Kalp damarlarında zamanla oluşan plak adını verdiğimiz kireçlenme zemininde meydana gelen yırtık sonucunda o bölgeye hızlı bir şekilde pıhtılaşma oluşturucu maddeler toplanmakta ve damarın tıkanmasına bağlı ani ölüm meydana gelmekte ya da kalp kasında ciddi hasarlar oluşabilmektedir. Normal şartlarda erkeklerde 40 yaş, kadınlarda 50 yaş sonrası kalp krizi riski artıyor.
Ancak günümüzde tüm dünya genelinde ve Ege Bölgesi’nde de bu konseptin değiştiği ve kalp krizi görülme yaşının giderek düştüğü görülüyor. Gençlerde kalp krizi diyebilmek için 40 yaş altı insanlarda görülmesi ve klinik bulguların kalp kriziyle uyumlu olması gerekiyor. Her genç yaşta görülen ölüm kalp krizine bağlı olmayabilir. Doğuştan kalp hastalıkları ve ritim bozuklukları da gençlerde ani ölüme neden olabiliyor.
KRİZ YAŞI DÜŞÜYOR
Bizler Ege Bölgesi halkı özelinde de artık kalp damarlarının tıkanmasına bağlı kalp krizi yaşının giderek düştüğünü maalesef görmekteyiz. Toplumda dengesiz beslenmenin giderek yaygınlaşması, meslek hayatındaki stresinin giderek artması, sigara tüketiminin yaygınlaşması, hareketsiz yaşam, doğuştan ailesel kolesterol yüksekliği, şeker hastalığı ve bazı özellikli vakalarda uyuşturucu madde kullanımı, kalp krizinin genç yaşta görülmesinde etkili. Ege Bölgesi’nde aktif olarak çalışan ve 24 saat kalp krizi için acil anjiyo yapabilen birçok hastane mevcut. Bu hastanelerde toplam onlarca anjiyo cihazı olmasına rağmen, yoğunluk her geçen gün artıyor.
GENÇLERDE DAHA ÖLÜMCÜL
Maalesef genç bir hasta kalp krizi geçirdiğinde, hastalığın seyri daha ölümcül seyrediyor ve hasta sağ kalsa bile kalp kaslarında daha çok hasar kalıyor. Bunun sebebi ise belli bir yaştan sonra insanların kalp kaslarında kollateral dediğimiz küçük kılcal köprü damarların oluşmasıdır. Bu kılcal damarlar ana damar tıkandığında o bölgeye yan yollardan kan akımını ve oksijeni götürerek ritim bozukluğuna bağlı ani ölüm riskini ya da kas hasarını azaltıyor. Özelikle tempolu düzenli yürüyüş yapan insanlar bu açıdan daha şanslı.
Gençlerde görülen her ölüm kalp krizi nedenli değildir. Özellikle doğuştan olan kalp kası büyümesi, sağ kalpte normal gelişme bozukluğu, kapak hastalıkları, yabancı madde kullanımı ve ritim bozuklukları ölüm sebebi olabilir. Bu durumların damar tıkanıklığına bağlı olan kalp krizinden farklı olarak ele alınması ve tedavi edilmesi gereklidir.
NASIL KORUNABİLİRİZ?
Toplumda insanların kalp krizi geçirme riskini önceden öngörmek için bazı risk faktörleri tanımlanmıştır. Özellikle ailesinde genç yaşta kalp krizi geçirmiş kişiler bulunanlar çok dikkatli değerlendirilmelidir. Bu kişilerin düzenli kontrolleri yapılmalı, sağlıklı ve spor dolu yaşam kurallarına iyi uyum göstermeleri sağlanmalıdır. Ailesel kolesterol yüksekliği açısından mutlaka tetkik edilmeli ve sigara ve yabancı madde kullanımı varsa bunlar kesinlikle bıraktırılmalıdır.
Paylaş