‘Şans meleği ’ altıncı ayda geldi

Şubat ayında Dernek Başkanı Dr. Aysel Gürsoy, ‘Tut Elimden’ kampanyası başlattıklarını hatırlatarak, “Şans Meleği kaynaklarımızın biteceği 6’ncı aya girerken geldi” dedi.
Gürsoy, derneğe İzmirli hayırseverlerin sahip çıktığını dile getirerek, “Dernek kapanmaktan kurtuldu. Yapılan desteklerle Alzheimer Derneği Dayanışma Merkezi’nin yerini satın aldık. Bundan sonraki hedefimiz yeterli desteği ulaştığımızda ‘Gündüz Bakım Evleri’ oluşturacağız” ifadesini kullandı.
İzmirli hayırseverler
Dr. Gürsoy, kampanyaya destek verenler hakkında bilgi vererek sözlerine şöyle devam etti: “Kampanyamıza İzmirli hayırseverler ses verdi. Axa Nobel Boya Fabrikası’nın sahibi Eyüp Altan 35 bin TL, Hüseyin Şairoğlu 15 bin TL,  Emir-Şenay Ansari ve iş arkadaşları 25 bin TL. Ülkü Gezgin ve Ömür Makinabakan ile arkadaşları 10 bin TL. Novartis ilaç firması 10 bin TL, Pfizer ilaç şirketi 10 bin TL, Lundback ilaç şirketi 10 bin TL, Dalan ailesi 5 bin 500 TL, hasta yakını Muzaffer Kula 10 bin TL ve Ali Poyrazoğlu Tiyatrosu 5 bin TL yardımda bulundu. Ayrıca, üye aidat ve kermes katkıları var. Binanın sahibi İsa Cimbay da bize indirim yaptı ve daireyi 110 bin liraya aldık. İsmini duyuramadığımız bağışçılarımızdan özür diliyoruz” diye konuştu.

En büyük miras öğrencileri

Geçtiğimiz hafta vefat eden Prof. Dr. Selahattin Erbakan’ın öğrencisi olan Prof. Dr. Mahmut Kaşkaloğlu, “Hocamızın Türkiye’de göz hastalıkları bilim dalının gelişmesine büyük katkıları oldu. İzmir’de göz kliniğini kurdu ve çok sayıda öğrenci yetiştirdi. Bugün İzmir’deki öğrencilerin çoğu attığı tohumlardan yeşermiş kişiler Selahattin Erbakan hocamızın en güzel mirası bence bu” diye konuştu.

Kalp hastaları oruç tutabilir mi?

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Filiz Özerkan Çakan, kalp hastalarının oruç tutmalarıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu, şunları söyledi:
“Her kalp hastasının hastalığının ciddiyeti farklıdır, bu nedenle oruç tutmak isteyen hastaların kendi durumlarını en iyi bilen doktoru ile görüşüp izin alması ve oruç tutabilecek ise ilaç düzenlemelerinin yapılması gereklidir. Genelde sabah kahvaltı öncesi aldıkları ilaçları, sahur öncesinde, akşam alınan ilaçları da iftar sonrası almak şeklinde bir düzen geliştirilebilir. Yeterli sıvı alamama, ter yoluyla vücuttan sıvı kaybı, kan basıncında yükselme ve alçalmalar özellikle kilolu ve fazla sayıda ilaç kullanan kalp ve hipertansiyon hastalarında sorun yaratabilir. Tansiyon kontrolü çok iyi olmayan, koroner kalp hastalığı tedavi edilmemiş kişilere veya tedavi alıyor olsalar dahi şikayetleri devam eden hastalara, şeker ve böbrek hastalarına oruç tutmak önerilmemektedir.”