Paylaş
“Miyofasyal ağrı sendromları, temel olarak kas iskelet sisteminde oluşan ağrı ve fonksiyon bozukluğudur. Günümüzde artan ofis çalışma koşulları nedeniyle sıklığı da giderek artan bir hastalıktır. Birincil olarak ortaya çıkabileceği gibi eşlik eden çeşitli hastalıklara ikincil olarak da gelişebilir. Mekanizmasında en çok kabul edilen görüş; kaslarda kasılma problemleri ve kasın iyi kanlanamaması nedeniyle ağrının ortaya çıkmasıdır.
ENSE, OMUZ VE SIRT
Miyofasyal ağrı sendromları, özellikle ense, omuz çevresi ve sırt bölgesinde kasları etkiler. Hastalarda kısalmış ve güçsüzleşmiş olan bu kaslarda dokunmakla hassas olan tetik noktalar ortaya çıkar. Bununla beraber kaslarda gergin bantlar, yakın komşuluğu olan bölgelere ağrının yayılması ve eklem çevresindeki kasların etkilenmesi ile eklemin hareket açıklığında azalmalar sık görülen problemlerdir. Tanısı için en değerli yöntem hastanın öyküsü ve yapılan ayrıntılı bir fizik muayenedir. Bunun dışında ek görüntüleme yöntemleri için direk grafiler, manyetik rezonans görüntüleme (MRG), bilgisayarlı tomografi (BT), ultrasonografi ve EMG yöntemleri kullanılabilir.
FİZİKSEL AKTİVİTELER
Unutulmamalıdır ki sıklıkla ofis çalışanları yoğun çalışma saatleri nedeniyle fiziksel aktiviteleri azalmış bireylerdir. Bu nedenle miyofasyal ağrı sendromlarında tedavide birinci basamak genellikle kaslara yönelik yapılan germe ve kademeli olarak artırılan güçlendirme egzersizleridir. Derin masaj uygulamaları da ağrının azalmasına fayda etmektedir. Egzersizler ile beraber uygulanan TENS, ultrason, lazer gibi fizik tedavi modaliteleri ağrının daha hızlı kontrol altına alınmasını ve kas spazmının daha hızlı çözülmesini sağlamaktadır.
Dirençli vakalarda ise tetik noktalara kuru iğneleme enjeksiyon teknikleri uygulanır. Kuru iğneleme tekniği akupunktur iğneleri ile yapılmaktadır ve herhangi bir ilaç kullanılmamaktadır. Kuru iğneleme tekniğinin yanında tetik nokta enjeksiyonlarında lokal anestetik ilaçlar ya da uzun süren olgularda botoks enjeksiyonları da yapılabilmektedir.
NELER YAPILMALI?
* İşyeri ergonomisinin iyi ayarlanması bu ağrılarıdan korunma açısından çok değerlidir. * Bilgisayar başındayken göz- ekran mesafesi ortalama bir kol uzunluğunda olmalıdır. (ortalama 50 cm). * Bilgisayar başındayken klavye ile mouse aynı yükseklikte olmalı ve klavye-mouse-el bilek yatay olarak düz bir çizgide bulunmalıdır. * Masanın genişliği masadaki eşyalara kolayca erişilebilecek şekilde olmalıdır. Aynı zamanda sık kullanılan eşyalara masada kişiye en yakın konumda olmalıdır. * Masa altında bacakların kolayca uzatılabileceği alan olmalıdır. * Ofis sandalyesi ileri geri gidebilmeli, 360 derece dönebilmeli, yüksekliği ayarlanabilmeli, bel ve sırtı destekleyebilmelidir. * Oturma pozisyonunda; ayaklar yerde düz olmalı, diz 90 derecelik açıda olmalı, sandalyede bel desteği olmalı, sırt dik olmalı, omuzlar rahat dirsekler 90 derece açılı ve bilek nötral pozisyonda olmalıdır. * Sandalyede otururken ayaklar yere basmalı eğer basmıyorsa ayakaltına yükselti ile destek koyulmalıdır.
Paylaş