Paylaş
Gelişmekte olan ülkelerde, yetişkin insanların yaklaşık yüzde 65’i hem obeziteyle, hem de fazla kilonun neden olduğu sağlık sorunlarıyla mücadele etmek zorunda kalıyor. Bu yüzden, birçok farklı diyet yöntemi geliştiriliyor, deneniyor. Bu yöntemlerin bir kısmından fayda görüyoruz, bir kısmı başarısız oluyor, ama sonunda “Yoyo etkisi” yüzünden, verdiğimiz kiloyu ne yazık ki geri alma tehlikesiyle karşı karşıya kalıyoruz.
Dr. Nazan Cihan, obeziteye karşı “metabolic balance” ve 8 ana kuralı şöyle anlatıyor:
“Obeziteyle mücadele etmek için, insanın özüne dönmesi, kendi metabolizmasına uygun tarzda beslenmesi gerekiyor. Bu yüzden, metabolizmanın ideal şekilde çalışmasını amaçlayan ve bir diyet değil, metabolizma programı olan “metabolic balance” adı son yıllarda çok sık telaffuz edilmeye başlandı. Almanya’da Dr. Wolf Eckhart Funfuck tarafından bulunan ve geliştirilen bu program yaklaşık 30 ülkede, 9 yıla yakın bir süredir de ülkemizde yaygın olarak uygulanıyor.
BESLENME PROGRAMI
Obezite şunlara sebep olarak sağlığımızı tehdit etmektedir; Karaciğer yağlanması, kalça ve dizde artroz, uyku apne sendromu, arterskleroz, erektil disfonksiyon, kalp krizi, tromboz, depresyon. Metabolik balance ile kişinin güncel laboratuvar tahlilleri, (varsa) sağlık sorunları kayda alınarak, bu çerçevede tamamen kişiye özel bir beslenme programı hazırlanıyor. Metabolic balance, sadece kilo kaybetmek için değil, kilo almak ya da metabolizmayı dengelemek için de uygulanabiliyor. Bu sayede kişinin, vücudunun ihtiyaç duyduğu tüm sağlıklı besinleri tüketmesi sağlanıyor ve kilosu hızlı biçimde kontrol altına alınıyor.
GEREKEN BESİNLER
Kan bulgularında belirli minerallerin eksik olduğu tespit edilirse, bu bileşenlerin çokça bulunduğu besinler seçiliyor. Eğer ürik asit gibi başka değerler yükselmişse, düşük miktarda ürik asit içeren besinler tercih ediliyor. Böylece, hastanın sık tükettiği besinler beslenme programında yer almıyor; zira bu besin maddelerinin bileşenlerine yeterli miktarda sahiptirler. Bu yüzden, kişinin programında son zamanlarda az miktarda yediği ya da hiç yemediği besinler bulunur.
DÖRT AŞAMASI VAR
* Hazırlık dönemi olan birinci aşama iki gün sürüyor.
* İkinci aşama sıkı dönem olarak tanımlanıyor ve en az 14 gün sürüyor. Bu aşamada kişi sadece kendi metabolizmasına uygun olan yiyecekleri yiyebiliyor.
* Rahat dönem olan üçüncü aşamada, beslenme programına ek yiyecekler ilave ediliyor.
* Dördüncü aşama ise, hayat boyu sürecek olan koruma dönemi. Kontrollü olmak koşuluyla sağlıklı olan her besinin yenebildiği ama beslenmenin temel kurallarına uyduğumuz bir dönem bu. Açıkçası neyi, nasıl yememiz gerektiğini biliyorsak, sağlıklı besleniyoruz demektir ve fazla kilolar bize yaklaşamaz!
DENGEYE GETİRMEK ESAS
Bu program tek bir besin grubunun tüketildiği, aşırı kısıtlamaların veya aşırı dayatmaların olduğu bir program değildir. Kişiye en doğru miktarda protein karbonhidrat ve yağ verilerek metabolizma dengeye getirilir. Bildiğimiz gibi, vücudumuzun dengesi hormonlar tarafından sağlanır. Bu hormonlar vücut tarafından üretilebiliyorsa sorun yok. Ama kilo sorunu olanlarda hormonal üretim yeterli seviyede olmuyor. Sağlıklı bir şekilde kilo vermenin ve metabolik sendrom olarak adlandırılan hipertansiyon, kan yağlarındaki artış, tip 2 diyabet gibi hastalıklardan korunmanın yolu, vücudumuzun hormon dengesinin sağlanmasından geçiyor. Metabolic balance, bu hormon dengesini, özellikle de vücudun insülin seviyesini normalleştirmeyi hedefleyen bir sistem.
8 ANA KURAL
* Her gün üç öğün yenilmeli
* Öğünler arasında en az 5 saatlik bir süre olmalı
* Bir öğün 60 dakikadan fazla sürmemeli
* Yemeğe proteinle başlanılmalı; yani ilk lokma muhakkak protein olmalı
* Her öğün sadece bir çeşit protein yenilmeli ve bir öğünde yenen protein başka bir öğünde yenilmemeli
* Son öğün en geç saat 21.00’de bitirilmeli
* Her gün muhakkak bir elma yenilmeli
* Vücudumuzun ihtiyacı olan miktardaki su muhakkak içilmeli (kg başına 35 ml)
KİMLER YAPAMAZ
Metabolik balance bir diyet listesi değil, kalori hesabı listesi değildir; kapsamlı bir sağlıklı yaşam reçetesidir. Kişi bu programı yaparken, yeni edindiği beslenme alışkanlıklarını ailesine, çevresine de öğretebilir, uygulatabilir. Bunlar hayat boyu uygulanabilir basit sağlıklı yaşam kurallarıdır.
Metabolik balanceın yapılamayacağı çok az bir grup vardır; hamileler, emzirenler, karaciğer ve böbrek yetmezliği olanlar.
Boğulma uyarısı
HERKES İçin Acil Sağlık Derneği Başkanı Dr. Ülkümen Rodoplu yaz aylarında artan boğulma vakalarına karşı vatandaşları uyardı. Dr. Rodoplu, şunları söyledi:
“Mutlaka kendi güvenliğimizi kendimiz almalıyız. Güneşin en tepede olduğu saatlerde başta çocuklar ve yaşlılar olmak üzere kalp ve damar hastalığı olanlar, gebeler, kanser tedavisi görenler asla denize girmemeli. Tıka basa yemek yedikten sonra, ‘denize gideyim hareket edeyim, eritirim’ anlayışı boğulmalara davetiye çıkarıyor. Alkol alındıktan sonra da asla suya girilmemeli. Poyraz esen ve denizin dalgalı olduğu havalarda suya girmek çok tehlikeli. Suda boğulan vatandaşlara yapılan ilkyardım çok önemli. Eğer boğulan bir yurttaşı kurtarmaya giden kişinin yapacağı müdahaleyle ilgili bilgisi yoksa, onun da boğulma tehlikesi var. İlkyardım mutlaka suda başlamalı. Unutulmamalı ki, beynin 5 dakika oksijensiz kalması boğulan kişinin hayatını kaybetmesine neden olur. Onun için sudayken müdahaleye başlamalıyız. Hayat öpücüğü yani ağızdan ağıza suni solunumun hastayı hayata bağlamada çok etkin.”
Paylaş