Toksik yükünüz sizi menopoza yaklaştırıyor

Bisfenol A, kurşun, cıva ve alüminyum gibi dış faktörler, kadınların vücuduna girdiğinde östrojenik etkinin azalmasına neden oluyor, yumurtalıkları etkiliyor, uyur vaziyette duran yumurtaların ise tamamen yokmuş gibi görünmesine yol açıyor. Peki, dış faktörlere bağlı bir erken menopoz yaşadığınızı nasıl anlayacaksınız ve hangi tedavi yöntemlerini uygulamanız gerekiyor? Gelin, hep birlikte erken menopoza karşı doğal yöntemlerle nasıl mücadele edildiğine bir göz gezdirelim.

Günümüzde erken menopoz veya menopoz kavramlarını oldukça fazla duymaya başladık. Özellikle de erken menopoza giren kadın sayısının her geçen gün arttığına şahit oluyoruz. Kadınların doğal bir yaşam süreci olan menopoz, aslında teorik olarak yumurtalıklarda yumurtanın kalmaması demektir. Genelde hep adetten kesilmeyi menopoz olarak biliriz ama aslında siz menopoza girmiş ve hala adet görüyor olabilirsiniz veya adetten kesilmiş ama menopoza girmemiş de olabilirsiniz. Bu nedenle menopozun genel tabirini hiçbir şekilde yumurtanın kalmadığı, yumurtanın büyümediği ve östrojenik etkinin olmadığı bir dönem olarak tanımlamalıyız. Erken menopoz diye nitelendirdiğimiz kavram ise yumurtalıkların beklenen zamana göre daha erken azalması ve çökmesi demektir. Geçmişe oranla ise artık günümüzde çok daha erken menopoz vakalarıyla karşılaşıyoruz.

ERKEN MENOPOZ VAKALARI NEDEN ARTIŞ GÖSTERİYOR?

Günümüzde erken menopozun bu kadar fazla olmasının altında yatan ana faktörlerden biri de beslenmemiz ile vücudumuza aldığımız toksinler ile ağır metallerdir. Bunun dışında koltuk altı ‘roll-on’ları, diş macunu, makyaj malzemeleri ve kullandığımız plastik ürünler de dış faktörlerin vücudumuza girmesine neden olarak yumurtalıkların olumsuz etkilenmesine yol açabiliyor. Peki, biz hastaların dış faktörlerden etkilendiğini nasıl anlıyoruz? Öncelikle erken menopoz şikâyetiyle başvuran hastalara bir detoks sistemi uyguluyoruz. Buradaki hedefimiz, hastanın vücudunu, biriken ağır metallerden ve toksik maddelerden arındırabilmek. Daha sonra yumurtanın gelişimi için gerekli olan vitamin ve mineral dengesini yerine koyuyoruz. Bu uygulama sonrasında ise bir anda hastanın yumurtaları ortaya çıkabiliyor ve menopozun başlangıcı olan süreç ertelenebiliyor. Ancak şunu özellikle belirtmek istiyorum. Bizler, yaptığımız doğal uygulamalarla yeniden yumurta yapmıyoruz. Sadece var olan ama dış faktörler nedeniyle büyümeyen yumurtaların tekrar büyümesine destek oluyoruz.

ERKEN MENOPOZA YOL AÇAN AĞIR METALLER VE TOKSİNLER NELERDİR?

Erken menopoza neden olan maddelerin başında bisfenol A geliyor. Bu madde, özellikle alışveriş fişlerinde, kredi kartı sliplerinde oldukça yoğun bir şekilde bulunuyor ve el temasıyla vücudumuza girebiliyor. Bisfenol A, ayrıca kullandığınız plastik ürünlerde ve boya maddelerinde de sıkça kullanılıyor ve vücudumuza çok kolay bir şekilde giriyor. Alüminyum da erken dönemde yumurtaların bitmesine yol açabiliyor. Alüminyuma ise kullandığımız diş macunlarının ambalajlarından, koltuk altı ‘roll-on’larından ve makyaj malzemelerinden maruz kalıyoruz. Bir diğer madde ise cıva. Bu madde de yine makyaj malzemelerinde, uzun raf ömrü olan gıdalarda oldukça fazla yer alıyor. Bu maddeler, direkt olarak vücuda girdiği zaman, kadınların yumurtalıklarını etkiliyor, uyur vaziyette duran yumurtalarda ise hiç yokmuş gibi bir etki yaratabiliyor.

TOKSİNLERİ VE AĞIR METALLERİ VÜCUTTAN NASIL ATARIZ?

Ben, kliniğimde erken menopoz şikâyetiyle gelen hastalarıma öncelikle bir detoks programı uyguluyorum. Vücudu ağır metallerden temizlerken, ayrıca bağırsakları da unutmamak gerekiyor. Bu kapsamda da hastalara ayrıca bir bağırsak detoksu yapıyoruz. Daha sonra kişiye özel bir beslenme sistemi planlıyoruz. Özellikle ergenlik aşamasında alınan toksinler, maalesef dokuların içerisine yerleşebiliyor. Bu nedenle buradaki toksinleri direkt atacak bir beslenme sistemi planlanması da önemli. Hemen sonrasında ise hastanın vitamin ve mineral dengesini yeniden düzenleme aşaması geliyor. Bu kapsamda erken menopozda yumurtalığın ihtiyacı olan vitamin ve mineralleri yerine koymak için hangi desteklerin kullanılacağının planlaması yapılıyor.

HÜCRE YENİLİYOR, ERKEN MENOPOZU GECİKTİRİYOR

Özellikle glutatyon takviyesi, erken menopoz döneminde en önemli desteklerden birisidir. Çünkü hücre yenilenmesinde glutatyonun çok önemli bir rolü vardır. Brüksel lahanası, lahana, sarımsak, soğan ve koyu yeşil yapraklı sebzelerden yoğun bir şekilde glutatyon alabilirsiniz. Beslenmenizde ön plana almanız gereken diğer önemli şey ise B1, B6 ve B9 vitaminlerini içeren beslenme tarzına geçmek. Bu vitaminler, özellikle sakatatta ve et ürünlerinde oldukça fazla bulunuyor. Bu dönemde uygulanan beslenme sisteminde selenyum da oldukça önemli. Selenyumu da ceviz ve yumurtadan alabilirsiniz. Mineral anlamında magnezyum ve kalsiyumu da ihmal etmemek gerekiyor. Bu saydığım vitamin ve mineralleri hem beslenme yoluyla hem de takviye olarak alabilirsiniz. Erken menopozda başarısı kanıtlanmış destek yöntemlerden birisi de akupunkturdur. Erken menopoz yaşayan, yumurta rezervi ve kalitesi azalmış olan hastalar için akupunkturu da öneriyorum.

EVDE HAZIRLAYABİLECEĞİNİZ BİTKİSEL KARIŞIMLAR

Kısırlıkta yumurta geliştirici kür

Malzemeler:
*4 tatlı kaşığı bal (kullanacağınız balın prolin değeri 960’ın üzerinde ve HMF değeri de 20’nin altında olan özel bir bal olmalıdır.)
*2 çay kaşığı çekilmiş çörek otu
*2 tatlı kaşığı çoban çantası otu
*4 tatlı kaşığı zerdeçal

Yapılışı:
Tüm malzemeleri bir kabın içinde karıştırın. 3 ay boyunca her gün sabah ve akşam 1 çorba kaşığı olacak şekilde tüketin.

Yumurta sayısını artıran bitkisel kür

Malzemeler:
*2 tatlı kaşığı aslan pençesi otu
*2 tatlı kaşığı hayıt tohumu
*2 tatlı kaşığı toz zerdeçal
*4 tatlı kaşığı civan perçemi
*2 tatlı kaşığı tarçın

Yapılışı:
Tüm malzemeleri bir kabın içinde karıştırın. Bunu yoğurt ya da balın içine koyarak da tüketebilirsiniz. Yukarıdaki reçete, bir günlük doz şeklinde hazırlanmıştır. En az 2 buçuk ay tüketmeniz gerekiyor. Ancak tansiyon hastalığınız varsa veya hamileyseniz, bu kürü kullanmamalısınız. Kanda pıhtılaşması olanların daha önce ciddi ataklar veya felç geçirmiş hastaların da bu kürü kullanmaması gerekir. Bitkisel ürünler, ilaçlarla etkileşime geçebildikleri için, bu tarz bir karışımı kullanmadan önce mutlaka hekiminize danışın.