Paylaş
Zaten İstanbul’un en önemli, en eski, en tarihi semtlerinden biriydi. Bizans döneminden itibaren liman, ticaret ve ulaşım merkezi olmuş.
Cenevizli, Venedikli ve Katalan tüccarlara ev sahipliği yapmış, mahallelerinde Osmanlı, Yunan, Ermeni ve Yahudiler bir arada yaşamış.
Farklı kültürlerin birleşme noktası olmuş.
Fransız şair André Chénier doğduğu yerde Karaköy JW Marriott İstanbul Bosphorus’ta İstanbul’un hareketli yaşamını deneyimledim.
Otel, şehrin en güzel bölümünde... Yeni Galataport, restoranlar, liman, tramvay, İstanbul’u İstanbul yapan tarihi ve kültürel noktalar yürüme mesafesinde.
JW Marriott, Karaköy’e yakışır bir tasarımla 200 yıllık sabun fabrikasını mimari şölene dönüştürmüş. Girişteki uzun koridoru görmenizi tavsiye ederim.
Bir diğer tavsiye de şehrin panoramik manzarasına sahip Sky Lounge ve Octo Restoran...
Bu iki mekânda İstanbul’un en güzel silüetine hakim. Mert Alaş’a da buradan duyuru; uluslararası fotoğraf çekimleri için müthiş lokasyonlar...
Octo’ya ayrı bir parantez açmak zorundayım. Murat Taşdemir şefin sunumu, cana yakın kişiliği ve işine ne kadar tutkun olduğunu gösteren kollarındaki aşçılık dövmeleri, sunduğu lezzetleri tadarken size eşlik ediyor.
Fedon: Kalp kıracağınıza tabak kırın
Zeynep-Mehmet Ali Hatemi’nin davetiyle Bodrum’daydım...
Tilkicik Koyu’nda Highlight Hotel Aias Yunan Restaurant’ta Fedon’u dinlemeye gittim. Eşim Elif Tapan, iş insanı Tolga Kayalar, Burcu Ürge, Nisan Aksu, Mehmet Ali Hatemi’nin 50’nci doğum gününü kutladık.
Avukat Kezban Hatemi ve ilahiyat profesörü Hüseyin Hatemi’nin oğlu Mehmet Bey de annesi gibi avukat fakat sanata olan ilgisi ağır basınca koleksiyoner ve sanat danışmanlığı yapmaya başladı.
Fedon, eğlence dünyasında bir marka. “Kalp kıracağınıza tabak kırın” dedi ve 3 saat ara vermeden misafirlerini dünya telaşından koparıp müziğin iyileştiren etkisine soktu.
Paylaş