Paylaş
Ailenin öne çıktığı bir yıl olsun 2019. Benim için aileden önemli bir şey yok. Eskiden bunu sıkıcı bulurdum. Belki de yaşlandım, artık bundan daha önemli bir şey olmadığına inanıyorum.
Önce Mami’nin Noel’i için Adana’ya gittik, sonra yeni yıla Babaçi’yle girdik. “Büyük aile güzeldir” sloganımızdı. 2019’da kendi evimizde çekirdek aile olarak tombala oynadık. Fasulyelerle tombala kartlarının üzerinde çıkan sayıları kapattık, “Birinci çinko!” diye bağırdık. Ben bağıramadım. Çünkü kaybettim.
Sonra battaniyeler içinde bir Jim Carrey filmi izledik. Ayağımızda kocaman yün çoraplarla. Komedi filmi izlerken bile ağlamayı beceriyorum ben. Film izlerken sevdiklerime sarıldığım, gönül rahatlığıyla ağlayabildiğim bir yıl olsun. Alya bana bakıp bakıp gülsün.
Çok şanslıyız, yeni yılın ilk günü kızımız bizimle uyudu. Bu benim yeni yıl totemim. Çocuklar yaş ilerleyince yatağa gelmez oluyorlar, ben de kahroluyorum. Rahat uyuyamıyormuş filan. İyice kenara kaydım, küçüldüm, küçüldüm, kıpırdamadan uyudum ki Alya’ya ortada salon salamanje yer kalsın. Uyuyunca sıkı sıkı sarılıyorum. Elini tutuyorum. İnsanın çocuğuyla uyuması dünyanın en güzel şeyi. Yaşanabilecek en büyük mutluluk anı. Şükrettim, bol bol dua ettim. Voltran olduk yine!
Bu yazı annemle geçirmek istiyorum. Onu da çok özlüyorum. Yaşasın! Gürece’deki İyilik Kolyesi Atölyesi’nde Mami’yle birlikte olacağız.
Bu yıl Hindistan’daki son yılımız. Hayatımız yine değişiyor. Hazirandan itibaren Hindistan maceramız bitiyor. Alya da ortaokulu bitiriyor. Eylülde liseye İngiltere’de başlayacak. Bakalım nasıl bir macera bekliyor bizi.
Geçen sene aldığım yeni yıl kararlarının ilki, bu yılın benim için “sosyal fayda yılı” olmasıymış. Oldu valla. İyilik kolyeleri aldı başına yürüdü. Resmen iyilik bulaştı.
Geçen sene bu zamanlar sivil toplum kuruluşlarına 200 bin lira destek sağlamışım. Üstelik kendi elimle yaptığım kolyelerle. Şu geldiğimiz noktada, tam 26 sivil toplum örgütüne 850 bin lira destekte bulunmuşuz. Hedefimiz bir milyonmuş, o olamamış ama az kalmış.
Şirketler benden kolye alıyor ve sivil toplum kuruluşlarına 15 bin lira destek oluyor. Ben de onları bir milyon takipçimle sosyal medyada paylaşıyorum. İyiliği bulaştırıyoruz. Bu noktalara kadar gelebileceğini tahmin bile etmiyordum, ama geldi...
Bir de artık ayıptır söylemesi, iyilik kolyeleri evimiz var, oturma odası gibi bir şey. Kamyona koyuyorum, hoooop gittiğimiz yerde tiyatro dekoru gibi kuruyoruz. Mesela yılın son haftası birkaç saatte engelli sokak hayvanları yararına kolye satışı yaptık. Müthiş oldu. Bu sene de devam. Çağırın gelirim. Kolyelerle workshop yapıyorum, kolyelerin nasıl yapıldığını gösteriyorum. Aslında iyilik kolyelerini online’a geçirebilmek istiyorum. Altında da bir sürü sivil toplum örgütü seçeneği olsun. Gelirinin gitmesini istediği STK’yı insanlar kendileri seçsin. Becerebilir miyim bilmiyorum.
Bu sene de yine hafta içi ülkedeki kadın kıyımı, kadına şiddet ve kadınlara haksızlıklar konusunda yazmaya devam.
Toplum Gönüllüleri’yle iş yapmaya devam. Müthiş gençler onlar. Onlarla eylemlerim sürecek. En çok gençlere ve kadınlara inanıyorum.
Geçen sene umre yapamadım. İnşallah bu sene üçüncü umremi yapacağım.
Pilates, yoga şu aralar fena salladım. Tekrar toparlamam lazım.
İşte değişmeyen bir karar. Kilo ver Ayşe, kilo ver! Her sene bir beş kilo çıkıyorum, iniyorum. Şimdi yeniden inme zamanı...
Bu yıl sağlığıma daha çok dikkat edeceğim, kontrollerimi aksatmayacağım.
Sevgilime daha güzel görüneceğim. Bu yıl ona düşeceğim!
863 gün kullanmadığım iznim varmış, amma çok çalışmışım. Bu yıl ikinci hayatım üzerine düşüneceğim.
2019’da tüm bunları gerçekleştirebilsem de gerçekleştiremesem de, mutlu olmayı ve şükretmeyi ihmal etmeyeceğim.
KISA KISA
İyilik yap.
Fikrini sormayana akıl verme.
Daha çok seviş, şurada ölümlü dünya. Seks konuşulmaz oldu artık ülkede. Sen boş ver, ne kadar sevişirsen o kadar mutlu olursun.
Her gün yürü be Ayşem! Kim tutar seni...
Manasız, yavan muhabbetlerden uza!
Hayal kur güzelim, bütün şahane şeyler hayalle geliyor.
“Kutu kutu ajanda” dedin oldu, onun gibi şeyler hayata geçir.
Kolye yapımına devam, o senin ruhuna iyi geliyor, ellerinle bir şey üretmeyi sakın ihmal etme.
İşlenmiş gıda yeme.
Tatlı da yeme, sigarayı nasıl bıraktın, tatlıyı da bırak!
Daha çok su iç.
“Hayır” demeyi öğren. Herkese, her şeye yetişemezsin, insanlara hemen, “Yaparım, ederim!” deme.
Her hafta evdekilerin akıllarını uçuracak bir sağlıklı yemek, salata, çorba yap.
Biraz yavaşla, biraz. Enerjini kendine sakla.
Aslolan sen ve ailen. Ve ikinci bir hayat mümkündür, düşün...
Paylaş