Paylaş
Ayrıca mizah yazısı modum da yok tahmin edeceğiniz gibi. Konu nedir diye merak edenleriniz, daha fazla bilgi isteyenleriniz, arşivden çarşamba yazımı okuyabilirler.
http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=17408470&yazarid=344&tarih=2011-03-30
İki gündür bu işle uğraşıyorum, sizlerin de uğraştığınızı, şikâyetlerde bulunduğunuzu da biliyorum. Sizler gibi ben de birtakım yerlere şikâyette bulundum, ilk önce BTK, yani bilgi teknolojileri iletişim kurumunu aradım. Aradım ve kanım dondu.
“Bu siteyle ilgili bir şey yapamayız, sekiz maddelik bir yürütmelik var; bu durum onlara dâhil olmuyor.”
Aklımı bozacaktım bu kurumun üst düzey yetkililerinden birine mail attım. Gelen cevabı yazı sonunda yayınlayacağım ama kısaca özetlemem gerekirse; kanunlara göre; kurduğun bir internet sitesine “katildim, katilim, hayvanları doğrarken hazzım tavan yapıyordu, bugün bir kediyi kestim” vs demek ya da ölü, kan içindeki hayvan resimlerini yayınlamak falan yasak değil. Yok artık diyorsunuz değil mi, valla var ve öyle. Aşağıda okuyacaksınız.
Gelelim kitap çıkaran ve bu sitenin sahibi olan bu şahsın yani Yaşar B.’nin bana bugün yolladığı maile (Soyadını yazmadım, yukarıda da dediğim gibi çarşamba yazısında tüm detaylar var. Çünkü bu vaka aslında sadece bir örnek, internette bu tip pek çok site var. Esas derdim tek bir adamla değil, bu tip yayınlar yapan tüm sitelerle.)
Buyurun bana yolladığı maili okuyun;
KATİL VE HALININ ALTI
Saygıdeğer Ayşe Aral,
SERİ BİR KATİLDİM BEN isimli kitabım yayınlanalı 15 ay oldu.
Yüzlerce kişi küfürlerini, nefretlerini iletti.
Bir kaç kişi de savcılığı göreve çağırdı.
“Senin cezanı ben vereceğim” diyenler bile çıktı.
Ancak, “Kitabı ne olursa olsun hayvan severler sahiplenmeli” diyenler çıktı.
“Hayvan sevmeyenlere bu kitap zorla okutulmalı” diyenler de çıktı.
İşin ilginci küfredenlerin ancak ellide biri kitabı okumuştu.
Siz de keşke kitabı okuma lütfunda bulunup öyle bir eleştiri yazsaydınız.
Kitabı okuduktan sonra; belki katiller için siz de bir şeyler yapma ihtiyacı hissedecektiniz.
Belki de “Seni ben cezalandıracağım, savcılara bırakmayacağım.” diyecektiniz.
İşin kolayına kaçıp tozları halının altına süpürdünüz nedense.
Saygılar sunuyorum efendim.
Yaşar B.
CEVAP:
YAŞAR (Bey yazamadım, kusura bakma, elim gitmedi.)
Söylemek istediğin şu mu? Ben çocukken hayvanları katletmekten zevk alırdım, zabıta olunca da hayvanları katlederken yine aynı zevki aldım. Sonra aklım başıma geldi, bir kitap yazdım, bunun gelirini de sokak hayvanlarına bıraktım.
Şimdi sana sorular soracağım ama şunu bil ki benim seninle bu derece uğraşmamın sebebi şahsi bir şey değil, benim derdim tüm sen ve senin gibileriyle. Çünkü evlatlarımız var ve sen yeni büyüme çağında olan, daha şuuru yerine oturmamış bir sürü çocuk, hatta belki bir sürü ergen için de özendirici olabilirsin. Örneklerini yaşıyoruz, görüyoruz özellikle internet ortamında.
Ha bu arada sorulara geçmeden şunu da ekleyeyim; ben ürktüm senden. Neden mi? Şundan; “Karım beni katil ruhlu diye boşadı” diye yazmışsın, işte burası çok mühim.
Gelelim sorulara;
1) Hepimizin ruh sağlığı bozulabilir, Allah kimseye vermesin, seninki bir dönem belki de hala oldukça bozukmuş. Tedavi oldun mu, bana tedavi olduğunu kanıtlayabilir misin? Doktor adı falan hepsi olur, arar, onlarla konuşurum.
2) Ben senin tedavi olduğunu ve iyi bir ruh haline sahip olduğunu düşünmüyorum, neden mi?
Ruh sağlığı yerinde olan bir insan s.k isimli bir site açmaz, açar mı?
Ruh sağlığı yerinde ve pişman bir insan sitesindeki ana sayfaya kitabının en iğrenç bölümlerini, hayvanları öldürürken duyduğu hazzı, aldığı zevki (fazlasını yazamıyorum, kusacağım çünkü) yazdığı bölümü koyar mı?
Hadi onu koydun, ruh sağlığı yerinde bir insan sitesinin ana sayfasına bir sürü katledilmiş, kanlar içinde yatan, boğazları kesilmiş hayvanların resmini koyar mı?
İşte sen buradan kaybediyorsun. Madem pişmansın, madem iyileştin ve bu tip kişilik bozukluğu olan insanlara örnek teşkil etmek istiyorsun, o zaman sitene kitabının pişmanlık bölümlerini koy, o zaman sitene sağlıklı, güzel hayvanların resimlerini koy, anladın mı?
3) Ben/ biz şimdi nerden bileceğiz senin bu katil içgüdünün, dürtülerinin hayvanlar dışında bir gün insanlar için de geçerli olmayacağını?
Sen kendini tüm bunlara rağmen normal görüyorsan, sana diyecek sözüm yok ama senden bir ricam var; eğer bu ricamı yerine getirirsen, seninle ilgili belki bir umut doğacak içimde.
1.Lütfen sitendeki kitabından alıntı o iğrenç bölümü çıkar, pişmanlıklarını yazdığın bölümü koy.
2. O zavallı ölmüş hayvan resimlerini çıkar, yerine güzel hayvan resimleri koy.
Bunları bu şekilde yapmamış olman ilgi çekmek için, buna şüphe yok ama bu şekilde çekebileceğin tek ilgi; hakaret, küfür ve beddua olur. Diğerini yaparsan az ilgi ama güzel dilekler, dualar alırsın, oldu mu?
3. Tehdide girer mi bilmem, girerse de girsin hiç umurumda değil, eğer bu değişiklikleri yapmazsan seni mahkemeye vereceğim.
BTK TÜM YETKİLİLERİN DİKKATİNE
Yukarıda siteyi kapatamıyoruz dedim ya, buyurun neden kapatamadığımız aşağıda. Yorumu sizlere bırakıyorum.
Bilindiği üzere, 04.05.2007 tarihli ve 5651 sayılı “İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun” 23.05.2007 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
24.10.2007 tarihli ve 26680 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan
“Telekomünikasyon Kurumu Tarafından Erişim Sağlayıcılara Ve Yer Sağlayıcılara Faaliyet Belgesi Verilmesine İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmelik”,
01.11.2007 Tarihli Ve 26687 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “İnternet Toplu Kullanım Sağlayıcıları Hakkında Yönetmelik”,
30.11.2007 tarihli 26716 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesine Dair Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” ve son olarak
01.03.2008 tarihli ve 26803 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Telekomünikasyon Kurumu Tarafından Erişim Sağlayıcılara Ve Yer Sağlayıcılara Faaliyet Belgesi Verilmesine İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” hükümleri çerçevesinde mezkûr kanunun uygulamasına başlamıştır.
Başkanlığımızda söz konusu mevzuat hükümleri çerçevesinde görev ve yetkilerini ifa etmektedir.
Kanunun 8’inci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen ; “26.9.2004
tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda yer alan;
İntihara yönlendirme (madde 84),
Çocukların cinsel istismarı (madde 103, birinci fıkra),
Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma (madde 190),
Sağlık için tehlikeli madde temini (madde 194), Müstehcenlik (madde 226),
Fuhuş (madde 227),
Kumar oynanması için yer ve imkân sağlama (madde 228) suçları ile 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanunda yer alan suçlar erişimin engellenmesi konusu olabilecek suçlar olarak katalog halinde sayılmış ve son olarak
7258 sayılı “Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanun” un
5728 sayılı yasa ile değişik 5.maddesinde yer alan “…sabit ihtimalli veya müşterek bahis oynatanlar, oynanmasına yer veya imkân sağlayanlar…” hakkındaki düzenleme de bunlara dâhil edilmiştir.
Kanunun 8’inci maddesinin ikinci fıkrasında; birinci fıkranın (a) ve (b) bendinde belirtilen suçları içeren internet ortamındaki yayınlara erişimin engellenmesi kararının, soruşturma evresinde hâkim, kovuşturma evresinde ise mahkeme tarafından verileceği, soruşturma evresinde gecikmesinde sakınca bulunan hallerde yirmi dört saat içinde hâkim onayına sunulmak kaydıyla Cumhuriyet Savcısı tarafından da erişimin engellenmesi kararı
verilebileceği düzenlemesi yer almış, üçüncü fıkrasında ise, hâkim, mahkeme veya Cumhuriyet Savcısı tarafından verilen erişimin engellenmesi kararının birer örneğinin, gereği yapılmak üzere Telekomünikasyon Kurumu İletişim Başkanlığı’na gönderileceği belirtilmiştir.
Aynı maddenin dördüncü fıkrasında ise “İçeriği birinci fıkrada belirtilen suçları oluşturan yayınların içerik veya yer sağlayıcısının yurt dışında bulunması halinde veya içerik veya yer sağlayıcısı yurt içinde bulunsa bile, içeriği birinci fıkranın (a) bendinin (2) ve (5) numaralı alt bentlerinde yazılı suçları oluşturan yayınlara ilişkin olarak erişimin engellenmesi kararı re’sen Başkanlık tarafından verilir. Bu karar, erişim sağlayıcısına bildirilerek gereğinin yerine getirilmesi istenir.” düzenlemesi yer almıştır.
Sonuç olarak; 5651 sayılı Kanunun 8.maddesinde Türk Ceza Kanununa atfen yer verilen; İntihara Yönlendirme, Çocukların Cinsel İstismarı, Uyuşturucu Veya Uyarıcı Madde Kullanılmasını Kolaylaştırma, Sağlık İçin Tehlikeli Madde Temini, Müstehcenlik, Fuhuş, Kumar Oynanması İçin Yer ve İmkân Sağlama suçları ile 25.7.1951 tarihli ve 5816 sayılı “Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun” hakkındaki düzenlemeler muvacehesinde,
belirtilen suçlar kapsamında yurt içi veya yurt dışı kaynaklı sitelerle ilgili olarak bir soruşturma veya kovuşturmaya esas olmak üzere yargı organlarınca erişimin engellenmesi kararı alınabildiği gibi, bu suçlar ilgili olarak Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’nca da sitelerin yurt dışı kaynaklı olmasına bağlı olarak re’sen erişimin engellenmesi kararı alınabilmekte, yurt içi kaynaklı internet siteleri açısından bu idari yetki sadece çocukların cinsel istismarı ve müstehcenlik suçlarıyla sınırlanmış bulunmaktadır.
Yurtdışı kaynaklı internet sitelerinde içerikleri itibariyle DİĞER
(katalog dışı) SUÇLARLA ve Yurtiçi kaynaklı İnternet sitelerinde de çocukların cinsel istismarı ve müstehcenlik suçları dışında Başkanlığın Erişimin Engellenmesi yönüyle herhangi bir yetkisi bulunmamaktadır.
23.11.2007 tarihinde faaliyete başlayan Bilgi İhbar Merkezimize ''0312 5828282'' nolu pratik numaradan telefonla, 28.11.2007 tarihinde aktif hale gelen ve 29.11.2007 tarihi itibariyle ilk ihbarın kaydedildiği http://www.ihbarweb.org.tr adlı web adresimize form ile ve ayrıca ''ihbar@ihbarweb.org.tr'' üzerinden de elektronik postayla ihbarda bulunabilmektedir.
Diğer taraftan; söz konusu internet sitesi filtre programına alınarak
filtrelenmiştir.
E-mailinize konu şikâyetinizi ADLİ MERCİLERE İNTİKALİ takdirlerinizdedir.
Bilgilerinizi rica ederim.
Not:
Hiçkimseye zararı olmayan bloglar kapatılırkan bu sitenin kapatılmaması insanın kafasında soru işaretleri uyandırıyor. Fikirlerinizi yazın okur dostlarım lütfen.
Paylaş