Paylaş
Ballı’nın köyünde okul yoktu. 7 yaşına geldiğinde okula gitmek için her gün 14 kilometre uzaktaki nahiyeye gidiyordu.
ÇAMUR ZAMK GİBİ YAPIŞIR
Bu 14 kilometreyi arkadaşlarıyla yarışarak gidiyordu. Bu koşularda hep o birinci geliyordu. O günlerde arkadaşları arasında lakabı “Hızlı Veli”ydi. Ama atletizmle tanışması için daha uzun yıllar geçecekti.
Devlet, 1966’da Varto’da yaşanan büyük deprem felaketinin ardından ailesiyle birlikte onu Aydın’a yerleştirdi.
Daha sonra Sanat Okulu için Sivas’a gittiğinde okullar arası 3 bin metre kır koşusuna katıldı, üçüncü oldu.
Bu yarışta Sivas Demirspor’un yöneticileri çok yakından ilgilendi Ballı ile. Demirspor’a transfer oldu.
Sivas’taki yıllarını 17 Aralık 1976’daki Hürriyet’e şöyle anlatıyordu:
“Sivas’ta hava şartları pistte koşmak için aman vermez. Hep çamur, çamur, çamur. Zamk gibi insanın tabanına yapışır. Atletizm pistinde çamurdan fırsat bulamayınca kır koşusuna, maratona döndüm.”
17 Aralık 1976
Evet, Türk spor tarihinin en başarılı atletlerinin başında gelen Velli Ballı’yı, rekorlar kıracağı maratona yönlendiren pistlerdeki çamurdu.
MARATON ADAMI ÇILDIRTIR
1976’da Hürriyet’in açtığı yarışmada “Yılın Sporcusu” seçildi. O günkü sayfada maraton koşarken yaşadıkları için şunları söylüyordu:
“Maraton deyip geçmeyin. Her yarış ölümdür, adamı çıldırtır. 20’nci kilometre sinir başlar. İçimden ‘Bırak lan, deli misin sen’ derim. 35’inci kilometrede ise ıstırap son haddine varır. Bilinç gider. Karşıma babam çıksa tanımam. O sırada arkadan biri gelip geçse hiç etki yapmaz.”
16 Nisan 1978
Boston Maratonu’nda ikincilik, Balkan Şampiyonluğu, Atina ve Hollanda’daki maratonlarda birincilik...
Kariyeri boyuncu bir çok madalya kazandı. 1981’de atletizmi bıraktıktan sonra, rekorunun kırılması için 12 yıl geçmesi gerekecekti.
8 Nisan 1979
Paylaş