Körfez Savaşı’nın kilit sözcükleri

Suudi Arabistan’dan kalkan ABD jetleri Irak’a bomba yağdırdı. Hürriyet, savaşın başladığı gece ve ertesi gün, yaptığı iki yıldırım baskıyla bu haberi okurlarına duyurdu.

1. Körfez Savaşı, Saddam’ı devirmedi ama dünyada pek çok şeyi değiştirdi. Bir de hafızamıza bazı kelimeleri kazıdı. İşte onlardan bazıları.

Çöl Ayısı: Bombardımanın ardından başlayan kara savaşlarının simge ismiydi ABD kuvvetlerinin komutanı General Norman Schwarzkopf. Saddam’ı Kuveyt’ten çıkaran, Çöl Fırtınası Operasyonu’nun kumandanıydı. İri cüssesi nedeniyle bu lakapla anılıyordu.

Canlı yayında savaş: Irak harekâtı her saniyesi televizyondan canlı yayınlanan ilk savaştı. Bu yayınlar Türkiye’de de yakından takip edildi.

Scud ve Patriot: Savaşın kulaklarda çınlayan ikilisi. Irak’ın Scudları vs ABD’nin Patriotları. Gece yarılarında “Patriotlar geliyoooorrr” sesiyle uyuduk, uyandık. Gerçi sonra önlenen Scud füzesi sayısının çarpıtıldığı anlaşıldı.

Gaz maskesi: Saddam’ın kimyasal silah tehdidi, birçok kişiyi gaz maskesiyle tanıştırdı.

Karabatak: İddiaya göre Saddam petrol tesislerini vurmuş, petrole bulanan deniz kuşları yaşam mücadelesi veriyordu. Yıllar sonra bu görüntülerin de Körfez’den değil, Alaska’dan olduğu ortaya çıktı.

ALTIN DİŞLİ KATİL DİŞÇİDE YAKALANDI

Avukat Münevver Aktopuk’un kızı Deniz Aktopuk, Kasım 1982’de Ankara’da kaçırıldı.

20 KASIM 1982

300 milyon lira fidye isteniyordu. Bu olaya birçok mafya babasının ismi de karıştı.

Deniz Aktopuk, 14 gün sonra İstanbul Kartal’da serbest bırakıldı.

Bu kaçırma olayının en önemli şüphelilerinden biri de cezaevi firarisi Müslüm Balkan’dı.

Müslüm Balkan, “profesyonel fidyeci ve kiralık katil”di.

İstanbul’da iş adamlarını tehdit ediyor, çocuklarını kaçırıyor, fidye istiyordu.

Polis onu “vur emri” ile arıyordu.

Balkan’ın ön dişleri tamamen “altın kaplama”ydı. En belirgin özelliği de buydu. “Tanınmamak için” bu kaplamaları söktürdüğü öğrenildi.

İstanbul’un “Ağır Suç Masası dedektifleri” bu işlemin Eskişehir’de yapıldığı bilgisine ulaştı.

Polisler diş hekiminin muayenehanesine gidip beklemeye başladı. Hürriyet muhabiri Kasım Gence de operasyonu takip ediyordu.

İki saat sonra Balkan gelip hekimin koltuğuna oturdu, diş tedavisi başladı.

Tam o sırada polis Balkan’a kelepçeyi taktı.

Hürriyet’in 29 Ocak 1983’te “Azılı fidyeci Müslüm dişçide yakalandı” başlığıyla verdiği haberde Balkan kendisini şöyle anlatıyordu: “Benim için para önemlidir. Ben Avrupa türü çalışan gangsterim.”

29 OCAK 1983

ALİ SAMİ YEN’DE KAR TOPU SAVAŞI

18 Aralık 1966 günü, yine Balkanlardan gelen soğuk havanın etkisindeydi Türkiye.

İstanbul’da da göz gözü görmüyordu. Ali Sami Yen Stadı’nda saat 14.00’te Galatasaray-Feriköy maçı oynanacaktı.

Ama stat kar altındaydı. Maçın hakemi Muzaffer Sarvan (oğlu Oğuz Sarvan da hakemdi) maçı tatil etti.

19 ARALIK 1966

Takımlar, hakemler stattan ayrıldı. Ama “Biletlerimizin parasını isteriz” diyen seyirciler gitmiyordu.

Taraftarlar sahaya inmeye başladı. Kimi bayrak direklerini söküyordu, kimi kale ağlarına tırmanıyordu. O sırada bir kar topu savaşı başladı. Binlerce taraftar kar topu oynuyordu.

Stada polis çağırıldı. Ama onlar da taraftarla başa çıkamadı.

Bazı polislerin de kar topu savaşına katıldığı rivayet edilir.

O gün Ali Sami Yen’de futbol oynanamadı ama taraftarlar çok eğlendi.

EL DARBESİYLE BİNA YIKTILAR

Hababam Sınıfı’nda Şener Şen ile Kemal Sunal’ın Kung-fu sahnesi efsanedir.

Badi Ekrem’in ayağının kırılmasıyla sonuçlanan bu sahne, Türkiye’deki uzak doğu dövüş sanatlarına yükselen ilginin sonucu.

7 Haziran 1972’de Hürriyet’in birinci sayfasında da bu dövüş sporlarıyla ilgili enteresan bir haber vardı.

İngiltere’deki uzak doğu sporcuları, Bradford Belediyesi’nin talebiyle 150 yıllık kagir binayı “el darbeleriyle” yıktı.

“El darbeli” yıkım 5 saatte tamamlandı.

Sporcuların önderi Phil Milner iş bittiğinde “Sandığımızdan daha da kolay oldu” diye fiyakasını da attı.