Paylaş
Hep, son maçta kaybettik…
Bugün son maç değildi.
Ama yine aynı duyguyu yaşadık…
Alıştık artık, hüznü ve keyfi bir arada ve sonuna kadar yaşamaya…
***
Bugün, “Teşekkürler Fenerbahçe” yazısı da yazmak içimden gelmedi…
Biraz daha oyuna “karakter” koymalarını beklerdim.
Olmadı…
Meireles, Topal ve Webo çok önemliydi…
“Olmayınca yoklukları fark edilen” oyuncular…
Değerlerini bilmek lazım…
Yoktular…
Olsalardı olur muydu?
Gerçekten bilmiyorum.
Ama aynı top olmazdı…
***
Bir sezonda 60 maç birden oynayınca, gerçekler ortaya çıkıyor…
Kimsenin saklanacak yeri kalmıyor…
Yıllarca acaba mı? dedik…
60 maç oynayınca şüphe kalmıyor…
Fenerbahçe’nin 11 tane orta saha oyuncusu vardı…
Meireles, Emre, Topal, Selçuk, Baroni, Salih, Topuz, Caner, Sezer, Krasic, Stoch…
Aykut hocam, “çok fazla oldu” derken,
Bugün hepsi bitti…
Koyacak adam bulamadık…
Demek ki, 50 maç takımı sırtında taşıyacak oyuncu lazımmış…
Taşıyamayanlarla da vedalaşmak…
Oynayınca anlaşılıyor…
***
Fenerbahçe’nin santraforu yokmuş!
Devre arasında belediyeden alınan Webo olmasaymış ne yaparmışız?
Sow santrafor değilmiş (!)
Semih Şentürk, bu yokluk ta bile yokmuş(!)
Aslında hiç yokmuş(!)
İdare ediyormuşuz…
Biz onu, esas O bizi,
60 maç oynayınca anlaşılıyor…
***
Bir de Gökhan’ı ve de Gönlü varmış…
Yerde hareketsiz ve kanlar içinde görünce anlaşılıyor…
“En önemli kupa, yoluna feda olsun” deniyor…
***
Bugün iyi oynamadık
Oyun kontrolü Benfica’daydı…
Kazandılar…
Tebrik etmek lazım…
Ancak ilk maçta neler yapabildiğimizi gördük, unutmamak lazım…
***
Kocaman ile yolun başındayız…
90 kilometre koşan takımı, 110 kilometre koşar hale getirdi…
“Atletizm Takımı mıyız biz?”
Diye soruyorsunuz…
Ben de size;
---- Hiç yarı final gördünüz mü? diyorum.
---- Birde, finale kalan takımlara bir bakın… Diyorum…
Ne koşmuşlar? Nasıl fizikleri var?
“İnceleyin”, diyorum…
***
Dortmund, Real Madrid’i i eledi.
Avrupa’nın en fazla koşan takımı… Ortalaması 120 km.
Bayern, uzay takımı Barcelona’yı bitirdi…
Bir zahmet bakın bakalım, hangisi ne koşmuş?
“Xavi, İniesta, Messi; bunlara antrenöre ne gerek var?
Ben de şampiyon yaparım.”
Diyenler neredeler?
Demek ki varmış…
***
Burada hep olmak istiyorsak, koşmak zorundayız…
Fizik kalitemizi bu seviyeye çekmek zorundayız…
Efes ile bunu yaptık…
Fenerbahçe ve Vakıfbank ile bunu yaptık…
Yolumuz doğrudur…
Ama yanlış yolu gösteren ulemamız da çoktur…
Asıl eksiğimiz de budur…
***
“Bugün teşekkür edemedim Fenerbahçe’ye.”
Dedim…
-------- Çünkü ben her gün teşekkür ediyorum.
-------- Hayatıma renk kattığı için…
------- Son 10 yıldır her branşta, finale kadar, bu heyecanı yaşattığı için…
-------- Ağustosta başlayan spor zevkimi, Mayıs ayına kadar sürüklediği için…
***
Gerçekten bu heyecanı yaşatmak çok güzel…
Ve teşekküre değer…
Belki söylenecek tek bir söz var;
Bundan sonra;
“Hep burada ol ve burada kal!
Türkiye ligi, tatmin etmiyor bizi!”
***
Kolay da olmuyor bu işler…
Fenerbahçe tarihinde ilk kez Avrupa’yı hedef yaptık…
Önemlidir…
Öyle beleş yok !
Hemen vermezler kupayı adama…
Basamakları teker, teker çıkmak lazım…
Çıktığın basamaktan bir daha geriye düşmemek lazım…
Bunu içinde istikrar ve sabır lazım…
Bugün öğrendiklerimizi yarın unutmamak lazım…
Bugün kaybettiğimiz yarı finali, küçük kırılma noktalarına bağlamamak lazım…
“Benfica daha iyiydi ve kazandı”
Diyebilmek lazım…
“Daha iyi olmak için çalışmak” lazım…
***
Fenerbahçe bunu yapar…
Basketbolda yaptı…
Voleybolda yaptı…
Masa tenisinde yaptı…
Futbolda da yapar…
***
Kimse, karalar bağlamasın…
Kimseler de elini ovuşturmasın…
Yarın, bugünden ders çıkartabilenlerindir…
Yarın, zor zamanında takımının yanında olabilenlerindir…
Yarın, kaybederken bile öğrenebilenlerindir…
Yarın, bu takımındır…
Yarın, Fenerbahçe’nindir.
Paylaş