Paylaş
24 kez Rusya, 14 kez İtalya’nın kazandığı kupa;
Son üç yıldır üçüncü kez İstanbul’da…
***
Biz içerden meseleye nasıl bakarsak bakalım;
“Galatasaray ev sahibi olmasa Eczacıbaşı olurdu” veya “Fenerbahçe nasıl alınmaz?” diyelim…
Avrupalı bir sporsever baktığında, “İstanbul ve Türkiye” görüyor.
Tek bir takım da değil bu…
Vakıfbank, Fenerbahçe, Eczacıbaşı ve Galatasaray…
Tam dört takım.
Bıraksalar; Final Four’u, Türkiye ligi şampiyonasına çevirecekler…
Abartmayalım.
Ama gerçeği de söyleyelim;
Avrupa’nın en güçlü 10 bayan takımından 4 tanesi bizim takımımız…
Ayrıca sadece yabancı oyuncu transferine dayalı bir başarı da değil bu…
Tüm takımlarımızda kızlarımız ciddi süre ve sorumluluk alıyor…
Galatasaray maçında Molnar çıkıp Selime girince, Lo Bianco çıkıp Gamze girince maç döndü..
Yabancı kısıtlaması olmayan şampiyonada Vakıfbank’ın Japon oyuncusu çok kısa süre alabiliyor…
Ayrıca bu nesille ait bir başarıda değil bu…
Devamı da geliyor…
Yıldız milli takımımız Dünya şampiyonu…
***
Bize de emeği geçen herkese, teşekkür etmek düşüyor…
Kadrosunda 11 ayrı ülkeden Dünya karması gibi oyuncu bulundurup, tek bir Azeri oyuncusu olmayan Rabıta Bakü’yü deviren;
Skorer oyuncu sırasında birinci sırada olan, dünkü yarı final maçında Yamamay’ı tek başına 43 sayı yaparak yenen, 1,85 boyunda ama 3,30 cm yüksekten smaç vurabilen Kolombiyalı Montano’yu durduran;
--- Şampiyon olan Vakıfbanklı kızlarımıza,
--- Müthiş mücadele eden Galatasaraylı kızlarımıza,
--- Bu işin öncülüğünü yapan Şakir Eczacıbaşı’na,
--- Eski federasyon başkanı Erol Karabıyık ‘a,
--- 27 yıldır yatırıma kesmeden devam eden Vakıfbank yöneticilerine,
--- Popüler hale gelmesini sağlayan Fenerbahçe ve Galatasaray yöneticilerine;
“Sağ olun”
***
Birde bize ne düşüyor biliyor musunuz?
İlgimizi ve sevgimizi göstermek…
Ancak bu tertemiz sporu kirletmeden…
Voleybolun etik değerlerini değiştirmeye kalkmadan…
Hatta mümkünse o değerleri benimseyip diğer sporlara yansıtarak…
Destek olmak ve alkışlamak…
***
Bu sporun zirvesinde İstanbul var.
İstanbul’a da çok yakışıyor.
Voleybol da yakışıyor…
Kadın sporu olması da çok yakışıyor…
“Müslüman, kısa boylu ve tutucu olarak” tanınan bir ülkenin kızlarının;
Avrupa’nın zirvesinde olması…
Daha da önemlisi o zirvede sürekli kalabilmesi…
Beni çok mutlu ediyor.
Neler yapabileceğimiz gösteriyor…
İnanın Avrupalıyı da çok şaşırtıyor.
Sanırım, kızlarımızın güzelliklerine de, kültürlerine de şaşırıyorlardır…
Sizin bildiğiniz daha iyi bir tanıtım aracı var mı?
Benim yok…
O zaman bu değeri verelim…
***
Onlara “Filenin Sultanları” diyoruz…
Evet, isimleri yakışıyor…
Evet, tarihimize sahip çıkalım…
Ama bu kızlar bence;
Atatürk’ün ve Cumhuriyetin kızları…
Paylaş