Kimmiş bu çocuklar(?)

Formalar orada giyiliyorsa…
Ve yan yana duramaz denen renkler, el ele, kol kola, omuz omuza, Taksim stadındaysa…
Tüm Türkiye’de Taksim ise,
Spor yazarı bile olsan, “Taksim’i yazmak” lazım…

***
Biz onları politikadan uzak büyüttük…
Zamanında çok çekmiştik…
“Başlarına bir bela gelmesin” istedik…
Bizi yönetenler de öyle istedi…
Bazen de kendi yarattığımız çocuklarımıza;
“Ne kadar duyarsız adamlarsınız siz” diye kızdık…

***
Bizim nesil yaşlanırken;
Dünya, hızına erişemeyeceğimiz kadar birden değişti…
Peşinden koşmaya çalıştık ama yakalayamadık…
Bizler bilginin peşinde koşarken, bilgi parmağımızın ucuna geldi…
Ancak onu kullanmak için yeni bir parmak lazımdı…

***
Onlar okudular…
Teknolojiyi kullandılar…
Birkaç dil öğrendiler...
Konsere gittiler…
Spor yaptılar…
Takım tuttular…
Hobileri oldu…
Siyasete, politikaya bulaşmadılar…
Hatta bizim bu oyunumuzu, “komik” buldular…
Ama elimizdeki oyuncağımızı da almak istemediler…

***
31 Mayıs günü ne olduysa oldu…
Aniden ve hep birlikte -AK partiye oy vermiş olsalar bile- Gülse Birsel’in deyişiyle;
“Eeeah yetti be artık!” dediler…

---- Bizim kıyafetimize, içtiğimize, sevgilimize, gezdiğimiz yere, kaç çocuk doğuracağımıza, sevdiğimiz liderlerimize;
“KARIŞMA” dediler…
----- “Bunlara babam karışmıyor... Sende karışma” dediler...
----- “Oy verdiysem, tapumu vermedim” dediler…

***
Yönetenler şaşırdı…
Daha önce de mitingler, protestolar görmüşlerdi…
Onlara benzetmeye çalıştılar:

----Yaa nereden çıktınız siz ya?
----Kim örgütledi sizi?
----Hangi ideolojinin ürünüsünüz?
----Yoksa siz çapulcu musunuz?

----Lideriniz kim? Alıvereyim onu içeri…
--------- Yoook…
----Ben biliyorum CHP…
-------- Yapma be, lideri demin buradaydı… Şimdi gitmiş olmalı…
Gelişinden de, gidişinden de haberimiz olmadı…

---- O zaman Ergenekon…
---------O kim? Ben tanımıyorum ama “bitirdiğini” sen söylüyorsun…

---- Hayır, Asker olmalı…
---------Genelkurmay başkanları içeriye girdi, sesleri çıkmadı… Şimdi mi çıkacak sesleri…

-----Tamam, şimdi buldum;  Twitter… Onu yakalarsam(?)
----------Yakalayamazsın…
Çook hızlı kaçıyor…

***
Evet doğru…
Çok hızlı kaçıyor…
Zaman da eskisinden çok hızlı kaçıyor…
Ayak uyduramadığın zaman geride kalıyorsun…
Uyduranlara köstek oluyorsun…
En güzeli elini verip, “beni de götürün” diyebilmek…

***
Ama bitmedi çocuklar;
Mademki çıktınız sokağa;�
Meydanı provokatörlere bırakmadan “bitirmeyi de” bilmelisiniz…

***

Ama artık;
“Gezi parkı ağaçları kesilmedi, işimiz bitti” diye gidemezsiniz…
Kulaklıklarınızı takıp, sadece kendi sevdiğiniz şarkıyı dinleyemezsiniz…
İşiniz burada bitmiyor…

***
Artık; “Ben hayatımı yaşarım gerisine karışmam” demek yok…
Gördünüz ki: “Sen gerisine karışmazsan senin hayatına” karışılıyor…
Gördünüz ki: Ülkenin karar verenleri üst üste hatalar yapabiliyor… Gördünüz ki: Muhalefeti de, geri de kalmış göremiyor…
Gördünüz ki: Mevcut partiler içinde hiç birinde umut ışığı gözükmüyor…

***
O zaman;
Havaya girmeden ama uzakta kalmadan…
Toplumun içinde olmalısın…
Var olan partileri düzeltemiyorsanız yenisini kurmalısın…
Zaman zaman gelip ayar vermekler olmaz!
Enerjinize, teknoloji ve dil bilginize ihtiyacımız var!
Tecrübe istiyorsan ya bizi biraz dinlersin, ya da tarih okursun…
Haydi, kolay gelsin!

***

Birde Başbakanımıza teşekkür;
Uyuyan devi uyandırdığın için, farklı renkleri bir araya topladığın için…