Paylaş
“Biz kazanacağız” metninin, her satırına imzamı atıyorum…
Kaleme alanlara, “helal olsun” diyorum…
Kendi oturduğum koltuktan ayağa kalkıyorum…
Bir daha o koltuğa oturmamacasına;
“Sonuna kadar devam!” diyorum.
***
Ve kendi adıma bildiriye devam ediyorum;
Gördüklerimi yazarken;
Her iki tarafa da sarı kart göstererek olayı geçiştirmeyeceğime;
Olayın kaynağı bence kim ise;
Taraftar guruplarından,
Camianın büyüklüğünden,
Gazetemin yayın politikasından,
İktidarın gücünden,
Sosyal medyadaki takipçilerimden,
Futbolcunun veya başkanın adından,
Dostluk ve arkadaşlık ilişkilerimden;
Hiç çekinmeden, işimi ve prestijimi kaybetme korkusu olmadan,
Konu milli takım olsa bile;
Adlı adınca yazacağıma…
***
----Yazıda sözü edilen ve var olduğu kesin kabul edilen;
“Bilinmeyen karanlık ilişkileri”, gazeteci olarak çözmeye çalışacağıma;
---- Adı, sanı, unvanı, gücü ne olursa olsun yazacağıma;
----Gördüğüm doğruları söylerken bile bir tarafın düşmanı ilan edilmekten korkmayacağıma;
----Gelinen noktada medyanın payını hiç unutmayacağıma;
----Hatayı meslektaşım yapsa bile gözümü yummayacağıma;
----Gözümdeki renkli gözlüğün beni kandırmasına izin vermemesi için çalışacağıma…
----Gözlüğümün rengini sizden hiç saklamayacağıma,
----Hata yapmamak veya birilerini üzmemek için gördüklerimi yazmaktan çekinmeyeceğime;
----Gördüklerimi yazarken, hata yapabileceğime ama fark ettiğimde, “pardon” diyeceğime;
Söz veriyorum…
Yazdıklarımın hiçbir bölümünde, “kinaye” yoktur…
Belki; “Biz kazanacağız” diyenlerden, “söz veren de” olur…
Zor bir şey istediğimi biliyorum.
Ama gerçekten zor ve saygın bir işe kalktılar…
Tekrar oturmak olmaz!
----- Neden şimdi?
----- Falanca olayda, aklınız neredeydi?
Demenin zamanı ve yeri değildir…
Ben şahsım adına destekliyor ve “sonuna kadar devam!” diyorum…
Paylaş