Paylaş
*
Allah’a şükür, Selami Abi’yi şahsen tanıma olanağı bulmuş biriyim. Bu kadar büyük saygı duyduğum bir şaire, bir besteciye, memleketin en büyük gazetesinde yazabiliyorken dokunmak istedim.
Planlı programlı bir yazı da değil, hatta sevgili Selami Şahin’in bu yazıdan haberi bile yok. Öyle yerle yeksan biridir ki, ‘seni yazmak istiyorum abi’ desem bir araba laf işitirim!
*
O, bu kadar ortalarda ama bu kadar geridedir.
O, son derece popüler şarkılarından daha az meşhurdur.
O, sektörde bir kral ama perde arkasında bir şairdir.
O, magazinin göbeğinde bir sevdalı bestekardır.
O, memleketin her aşkına dokunmuş, her kavgada, her ayrılıkta, her özlemde yer almış bir aşıktır.
*
Selami Abi’yi, abimizi, herkes gibi bir kafede otururken görebilirsiniz. Yan masadan gelen ‘fotoğraf çekinme’ tekliflerine açıktır. ‘Selami Abi!’ diye seslenen ve Selami Abi’nin tarihine hakim olmayan gençlerin heyecanlarına samimiyetle cevap verir.
Çok özel bir gözlem paylaşmak isterim; her zaman cebinde bir beyaz kağıt vardır. Aklına gelen şiiri not alır, kağıdın arkası da bir kaç saat önce karalanmış müzik notalarıyla doludur!
Her yerde beste yapar. Yılların tecrübesine rağmen, yeni bestelerini mırıldanır, hiç üstten bakmadan fikir sorar.
Müziğe aşıktır, müziğini yapım aşamasında, bir küçük beyaz kağıt üzerindeyken bile çevresindekilerle paylaşır...
*
Hatay’dan ayrılmış henüz 15 yaşındayken. Ne şanslıyım ki, bu gurbetin ilk günlerini dostlarıyla paylaştığı masalarda bulundum.
Affına sığınarak bir anısını sizlerle paylaşmak isterim.
İstanbul’daki gençlik günlerinde, bir otelde çalışırken Hatay’daki anasına harçlık yollamak için para biriktiriyormuş genç Selami.
Oda arkadaşlarıyla ortak yemek dolaplarına kahvaltılık zeytin alırlar, herkes kendi kesesinden, kendi bölümünden yer, içermiş. Ailesine para yollama derdinde olan Selami, nispeten pahalı olan zeytine para harcayamazmış bir türlü. Zeytine para verirse anacığına daha az para yollayacağı için zeytinler boğazına dizilir sanırmış. Her seferinde zeytin almaya yeltenir ama vazgeçermiş. Bir gün çok canı çekmiş artık ve kuru ekmekle peynirin yanına bir avuç da zeytin satın almış.
Hepsini bir seferde yemek istemediğinden bir, iki zeytinle kahvaltısını etmiş ve kalanı bir kağıt parçasına sararak dolaba kaldırmış.
Ertesi sabah belki yanlışlıkla, belki bilerek, arkadaşlarının dolaptaki bütün zeytinleri yiyip bitirdiğini görünce yıkılmış! Kimseye bir şey de söyleyememiş, daracık bütçesinden yeni zeytin de almak istememiş.
Şimdi Türkiye’de herkesin tanıdığı Selami Şahin; o gün bizlere on beş yaşındaki Selami’nin, arkadaşlarının bıraktığı zeytin çekirdeklerinin suyunu emerek ekmeğe katık ettiğini gözleri dolarak anlatmıştı, hepimizin gözlerimizi doldurmuştu.
*
Ama sanatla dolu hayatı böyle zeytinleri sayarak gitmedi tabi ki.
68 yılında Orhan Gencebay’ın Sabır Taşı şarkısıyla duydular ilk kez sesini, yaşı yetenler.
Ama genç Selami sadece başkalarının şarkılarını söylemekle yetinmek istemiyor, ellerini porte gibi açarak ve beş parmağına bakarak, her yerde nota çalışıyordu.
Sİ – LA – Mİ...
Bazen kolayına kaçıyor, ‘SE – LA –Mİ’ diye kolay ezberleme yolları deniyordu!
*
İlerleyen yıllarda, kendi kendine bir çok enstrümanı çalmayı öğrendi; beş çizgi, dört boşluktan mucizeler yaratmak için...
İşte bu sayede, 1975 yılında güneş gibi doğdu kendi besteleriyle.
İlk hitini yaptı; Sen Mevsimler Gibisin... Biliyorsunuz, bilmiyorum deseniz de biliyorsunuz.
Bir mırıldanın bakın, nasıl tamamını söyleyebileceksiniz.
Yalancı dünya gibi, yalancısın sevgilim. Sen mevsimler gibisin, değişirsin sevgilim. (Söz-müzik: Selami Şahin)
Şarkısıyla Altın Kelebek – Yılın Şarkısı ödülünü aldı. Şarkıyı kendinden başka dönemin en büyük isimleri de seslendirdi; Emel Sayın, Ahmet Özhan, Gönül Yazar, Salim Dündar ve daha niceleri. O günden sonra bir beste ve güfte fabrikasına dönüştü!
*
Ne köşe yazılarına sığar büyük üstat, ne hikayelere.
Size sadece yüzlerce şarkısından ve herkesin istisnasız bildiği bestelerinden örnekler vererek bu büyük şairi ve besteciyi anlatmayı deniyorum bugün.
*
Hadi birlikte mırıldanalım!
Gitme sana muhtacım, gözümde nursun, başımda tacım, muhtacım. Beni öldür öyle git, yaşamam için, senin sevgine muhtacım. (Söz-müzik: Selami Şahin)
Sen bedenimde canımsın, sen damarımda kanımsın. Sen Tanrı’dan sonra inan, tapılacak kadınsın. (Söz-müzik: Selami Şahin)
Seninle başım dertte, ne yapsam bilmiyorum. Canımdan bir parçasın, söküp atamıyorum. (Söz-müzik: Selami Şahin)
Sen yoksan her şey eksik. Sen varsan her şey tamam. Neyim varsa alıp götürsünler benden, paylaşmaya hazırım inan.
Yalan, seni sevmediğim yalan. Kızgın bir anımda söyledim yalan, seni sevmediğim yalan. (Söz-müzik: Selami Şahin)
Özledim, teninin kokusunu özledim. Özledim, sımsıcak nefesini özledim. Özledim, sohbetini, o sesini özledim. Gelmedin göz bebeğim, can yoldaşım, gelmedin. (Söz-müzik: Selami Şahin)
Sen beni, sen. Unutmuş gibisin. Ben hala deliyim, hala sevdalı. Yaktığın ateşi söndüremedim. Sen hala çılgınsın, hala belalı. (Söz-müzik: Selami Şahin)
Olmuyor, olmuyor, sensiz olmuyor. Sen sevmezsen kalbim huzur bulmuyor. Gülmüyor, gülmüyor, yüzüm gülmüyor. Kader aldı seni, bana vermiyor. (Söz-müzik: Selami Şahin)
Eski dost düşman olmaz, deyip de sitem etme. Ayrılığın yükünü yalnız bana yükleme. Ne zaman gelirsen gel, başıma taç olursun. Sen benim eski değil, eskimeyen dostumsun. (Müzik: Selami Şahin)
Boş vere, boş vere ne hale geldik. Her yüze güleni bir dost bildik. Geçti yıllar bir su gibi, neredeydik, nerelere geldik. (Müzik: Selami Şahin)
Alışmak sevmekten daha zor geliyor. Alışmak bir yara, bağrımda kanıyor. Sen yoksun, kollarım boşluğu sarıyor. Alıştım bir tanem, alıştım sana. (Söz-müzik: Selami Şahin)
Gözler kalbin aynasıdır, yalan nedir bilmez onlar. Siyah, mavi, yeşil olsun. Aşkı inkar etmez onlar. (Müzik: Selami Şahin)
Aşk çemberi sarmış dört bir yanımı. Duymayan kalmadı bu feryadımı. Bu gidişle bu aşk beni öldürür. Kuluna bırakma, sen al canımı. (Söz-müzik: Selami Şahin)
Kalbindeki derdine derman olmaya geldim. Sakın artık üzülme, sende kalmaya geldim. Yıllar var ki hasretim o gül yüzüne. Kararlıyım bu gece, senin olmaya geldim. (Müzik: Selami Şahin)
İstersen öldür beni, istersen güldür beni. Gün gibi, güneş gibi. Ya seninle, ya sensiz. (Müzik: Selami Şahin)
Benim en iyi dostum içkim, sigaram. Onlar da terk ederdi olmasa param. Canım yakınım el oldu şimdi, dünyada dost denilen kelime yalan. (Söz-müzik: Selami Şahin)
Kasımpaşalıyım, eli maşalıyım. Çok şugarım ama yandan façalıyım. Kasımpaşalıyım, eli maşalıyım. İçtim kafam kıyak, biraz cilalıyım. (Söz-müzik: Selami Şahin)
Akşam olmadan, güneş batmadan gel, beni yalnız bırakma. Beni sensiz bırakma. (Söz-müzik: Selami Şahin)
Sana merhaba dedim, elveda diyemem ki. İnsan bir kere sever, bir daha sevemez ki. (Söz-müzik: Selami Şahin)
Mutluluk kapımı çalmadı gitti. Dalımda bir yaprak görmedim usta. Murat yalanmış, umutsa hayal. Böyle yaşamaktan bıktım be usta. (Müzik: Selami Şahin)
Gece çöker, halim yaman. Resmin gözyaşımda duman. Günler gelir, geçer zaman. Hesabım var.
Gülüm dünya yine güzel. Hayat yaşamaya değer. Ölmez sağ kalırsam eğer, hesabım var. (Müzik: Selami Şahin)
...ve daha yüzlercesi.
*
Yok, Selami Usta hasta falan değil! Allaha şükür sağlığı yerinde ve sahnelerde.
Ben sadece şahsen tanıma fırsatı bulduğum bir büyük üstadı; siz ne kadar çok tanısanız da, sevseniz de, bir pazar günü size yeniden ve gönülden hatırlatmak istedim.
*
Şimdi hazır bugün tatil, bir yerlerden bir Selami Şahin şarkısı açın. İster Usta’nın kendisi, ister Zeki Müren, ister Bülent Ersoy, ister Kibariye, Adnan Şenses, Yıldız Tilbe, ister İbrahim Tatlıses söylesin.
Her bir şarkıda; Türkiye’nin tartışmasız en verimli hit şarkı bestekarına tanıklık edeceksiniz.
Yukarıda yazdıklarım sadece en çok bilinen bir kaç örnek.
Tüm şarkılarının olduğu bir listeye dalsanız, ‘Bunu da mı sen yazdın Selami Abi?’ diyerek şaşkınlıktan dilinizi yutacaksınız!
İyi pazarlar dilerim...
*
Bana Twitter, Facebook ve Instagram’dan ulaşabilirsiniz: @anlatanadam
Paylaş