İçimdeki yas bitmiyor

Her alanda zorlanıyoruz.

Haberin Devamı

Sabrımız zorlanıyor, dayanma gücümüz... Köşelere ittiriliyoruz, sınanıyoruz.

 

Polissek, her gün namlunun ucunda yaşıyoruz. Bir şerefsiz maşanın hedefinde...

 

Korku içinde değil, tam aksine cesaretle. Baksana Maçka parkındaki kahramanlara? Sırtında bomba taşıyan soysuzu durdurmak için etrafını sarıyorlar! Meşhur Amerikan polisi olsa, elinde bıçak olan sıradan bir manyağı, yüz metre yaklaşmadan, yirmi otuz kurşunla delik deşik eder. Bizim can kardeşlerimiz üstüne koşuyorlar, yapma diye. İnsancıl hallerini koruyarak, büyük özgüvenle...

 

İşçiysek, memursak; her gün sabahın kör karanlığında yollara dökülüyoruz. Her geçen gün değerini kaybeden maaşımızı hak edebilmek için. Yat, kat almak için değil; özveriyle çalışıyoruz, çocukları okutmak için, kirayı ödemek, en temel ihtiyaçlara ulaşabilmek için sadece...

Haberin Devamı

 
Deniyor hayat bizi. Şu güzelim topraklarda huzur bulamıyoruz.

 

Emekliysek artık, bekliyoruz. Bitse de gitsek. Her geçen gün daha dramatikleşen haberlerin karşısında, gücümüz azalmış, izliyoruz. Bizden küçüklere üzülüyoruz, endişeleniyoruz.

 

Milli piyango ikramiyesiyle ilgili bir röportaj yaptık geçen gün sokakta. Emekli bir ablamıza sorduk ’60 milyon çıkarsa ne yaparsın?’ diye. ‘Her gün et yerim’ dedi.

 

Gıdıklı, gülmeli çekim yapmaya çalışıyorduk, gerçekler vurdu. Öylece baktık yüzüne...

 

Tüccarsak, ama büyüğünden değil, normalinden, ardı ardına dev ihaleler alamayanından; borçlar altında eziliyoruz. Her gün dükkanı açıyoruz bir umutla, bin bir soru işaretiyle kapatıyoruz kepenkleri akşam; ‘İşler ne zaman düzelecek?’

 

Alacakları tahsil edemiyoruz, borçları zamanında ödeyemiyoruz. Resmen, paramızla rezil oluyoruz...

 

Kardeşliğimiz sorgulatılıyor, komşuluğumuz. En yakın dostlarımızla düşman olmaya itiliyoruz.

 

Anneysek, babaysak; çocuklarımızla ilgili en büyük korkuları birden yaşıyoruz. ‘Ya sokakta başına bir şey gelirse?’, ‘Bizimkiler küçük daha, nasıl bir gelecek bekliyor onları?’, ‘Benimkisi askerde, ben ne yapayım?’, ‘İş bulamadı çocuk, kaç aydır boşta’. Her yaşta çocuk için sorularımız birbirine karışıyor...

Haberin Devamı

 

Ya da mizahçıysak mesela, en basit görevimizi bile yerine getiremiyor, boş bir sayfaya iki kahkahalı metin yazamıyoruz. Yanlış anlaşılma korkusundan değil sadece, bazen gülümseyemiyoruz ki gülümsetelim. O yüzden böyle günlerde sadece sizden özür diliyoruz...


Resmi yas bitti ama içimdeki yas bitmiyor. Az da olsa gülümsetmek isterdim. Bugün yapamıyorum.

 

Allah’tan Beşiktaş saldırılarında hayatını kaybeden tüm şehitlerimize rahmet, ailelerine ve sevdiklerine sabırlar diliyorum.

 

Sevgiyle ve lütfen umutla kalın.

 

Not: Bana Twitter, Facebook ve Instagram’dan ulaşabilirsiniz: @anlatanadam

 

Yazarın Tüm Yazıları