Paylaş
Biz Başbakan’a refakat eden gazeteciler, Türkiye saatiyle sabah 5.30 sularında zırıl zırıl çalan bir telefon sesiyle uyandırıldık. Bakü’de sabahın 7.30’uydu. Apar topar giyinip bir telaşla Four Seasons Oteli’nin 2’nci katına, acil koduyla çağrıldığımız toplantı salonuna indik. Kameralar kurulmuş, kürsü tertibatı alınmıştı. Açıklama yapılacaktı. Resmi heyet bizden evvel yerini almış, hazır bekliyordu. Biraz ağızlarını arayınca bütün gece uyumadıkları ortaya çıktı. Sebebini söylemiyorlardı ama. Hayır mıdır, şer midir derken az sonra Başbakan Davutoğlu salona girdi ve o tarihi müjdeyi verdi. Kaygılı bekleyişimiz sona ermişti. ‘Kötü haber mi var, alelacele dönüyor muyuz’ kabusu, yerini derin bir nefese bıraktı. Hepimiz oh çekip rahatladık. 46 insanımız, uzun ve esrarengiz bir gecenin ardından sağ salim Türkiye’ye getirilmişti ve onlar sınırı geçinceye dek kimsenin ruhu duymamıştı. Azerbaycan’a gidiş-dönüş takvimi, son saate kadar bu yüzden belirsiz ve ucu açık tutulmuştu demek. Son birkaç gündür her an kurtarma operasyonunun başlamasını beklemişler meğer. O haber gecikince de istim üstünde yola çıkmışız... Daha önce de 6 kez rehineleri almaya çok yaklaşmışken kıyısından dönüldüğü için aşırı ihtiyatlı davranılmış. Sınırın bu tarafına geçtiklerinden emin olmadan renk verilmemiş etrafa. Davutoğlu, dibindeki danışman ekibi ve bakanlardan dahi gizlemiş operasyonu, yolu yarılayıncaya kadar da çaktırmamış. Onlara da sürpriz...
***
Türkiye’nin gözü aydın, insanlarımız aylar sonra salimen kurtarıldı. Bravo MİT, bravo istihbarat teşkilatının isimsiz kahramanları! Büyük iş başardılar, milletçe bize birinci sınıf bir bayram sevinci yaşattılar, göğsümüz kabardı, var olsunlar!...
BAŞBAKAN’IN AĞZINDAN
Başbakan Davutoğlu, Bakü-Urfa yolunda, bazı arka plan bilgileri verdi. Rehinelerin Suriye üzerinden getirildiği, MİT’in titiz ve fedakârca gayretleriyle sonuç alındığı gibi bilgiler. Ama operasyonel detaylara girmemeye ve MİT’in çalışma yöntemlerini deşifre etmemeye özen gösterdi. MİT Müsteşarı Hakan Fidan, cuma akşamı 23.20 civarı arayıp operasyonun başladığına dair ilk bilgiyi vermiş Başbakan’a. Hem MİT Müsteşarı hem de kendisi ayrı ayrı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı da bilgilendirmiş. O arada Musul Başkonsolosumuz Öztürk Yılmaz, cep telefonundan direkt arayıp Başbakan’la erken sevincini paylaşmış.
Sınırdan geçinceye kadar eşiyle bile konuşmamasını istemiş Başbakan. Bir gece önce Başkonsolos’un eşi Özay Hanım, konutta Başbakanlara misafirmiş. Ona “Çifte bayram kutlayacağız inşallah” diyerek çıtlatır gibi olmuş Davutoğlu ama tam açık etmemiş. Eşi Sare Davutoğlu Hanım da o gün geldiğinde, iyi haberi bizzat kendisinin ileteceğini söylemiş Özay Hanım’a. Kafile sınırdan geçer geçmez de telefona sarılıp müjdeyi Başkonsolos’un eşine bizzat Sare Hanım vermiş. Başkonsolos, gece boyu “Benden başka kimseye bir şey söyleme, operasyonu ve güvenliğinizi riske etmiş olursun” diyen Başbakan’la telefon irtibatını kesmemiş... Tahliye, beklenenden daha uzun sürmüş. Zaman geçmek bilmemiş...
***
Rehinelerin aktardığına göre Musul’dan öğle vakti yola koyulmuşlar. Önce Kuzey Irak istikametine yönelmiş araçları, sonra burun Rakka’ya çevrilmiş. Gece yarısına kadar dolaştırılmışlar. Rehineler, IŞİD’in operasyon kokusu alıp gene yerlerini değiştirmeye çalıştığını düşünmüş başta. Çok geçmeden bunun diğerleri gibi bir nakil olmadığı anlaşılmış. Suriye üzerinden eve dönüşleri böyle başlamış... Davutoğlu “Rehinelerimizden dolayı uykumuzun kaçtığı çok oldu, bu uykusuz geçen son gecemizdi” dedi. MİT Müsteşarı’ndan anbean gidişat hakkında malumat almış... Takriben 5.5 saat sonra Urfa hududundan giriş haberleri ulaşmış. Başkonsolos telefonda, “Allah sizden ve devletimizden razı olsun” diyerek ağlamaya başlamış. Başbakan, “Bütün kardeşlerimizi benim için gözlerinden öp, söyle, Urfa’dan sizi almaya geliyoruz” diyerek kapamış son telefonu. Arkasından da 2 rekat şükür namazı kılmış...
VE SON 5 NOT
1- Rehinelerimizin yeri 7-8 kez değiştirilmiş ama hep bir arada tutulmuşlar, parçalanma olmamış, her adımları MİT tarafından sıcağı sıcağına takip edilmiş. İzleri, bu süre zarfında hiç kaybedilmemiş...
2- MİT, dönüşümlü çalışan özel bir ekip kurmuş bu operasyon için. Başbakan da sahada hayatını ortaya koyarak görev yapan bu ekiple bizzat tanışmış, kucaklaşmış. Onları “Sürecin perde arkasındaki isimsiz gerçek kahramanlar” diyerek defalarca selam ve şükranla andı. Operasyona destek ve katkılarından dolayı Genelkurmay ve Emniyet’e de ayrıca teşekkür etti...
3- Biz insanlarımıza kavuşmanın sevinç ve onurunu yaşarken IŞİD’in elinde rehineleri olan başka ülkeleri hatırlattı Başbakan. Onların da en kısa zamanda kurtulmaları temennisinde bulundu...
4- Başbakan Davutoğlu, kurtuldukları gün için adak adamış, dün kesildi...
5- Ankara’ya dönerken Başbakan, Urfa’dan binen yolculara yaptığı anonsta “Bugün hepimiz için bayram günü. Bu yeni uçağın ilk özel misafirleri sizler oldunuz” şeklinde geçmiş olsun dileklerini iletti. “Allah böyle ayrılığı bir daha sizlere ve milletimize göstermesin” dedi.
Paylaş