Canına yandığımın zenginler listesi

Dergi 10 yıldır tutuyor bu çeteleyi, 7 yıla geliyor, ben de her defasında keyfiyetli miktarda dünyalığın el değiştirip değiştirmediğine bakıyorum.

Âdet yerini bulsun diye bu martta da listeyi elime alıp iz sürdüm.

‘Her iktidar kendi zenginlerini çıkarır’ şeklindeki yaygın kanaati doğrulayacak bir iz peşindeyim, biliyorsunuz.

En son söyleneceği baştan söylüyorum; gözüme bu yıl da aranan özelliklere sahip bir isim ilişmedi.

* * *

Murat Ülker liste başı, dolar milyarderi varsıllarımızın başını çekiyor. Fakat listenin babadan müdavimleri kategorisinde.

Variyeti milyar dolara erişmiş 10 yeni kodaman görülüyor. Ne ki onlar da listenin gediklilerinden.

İkisi ilk kez milyarder sınıfına atlamış. Ama milyonerlikten geçmişler. Listedeki varlıkları yeni değil.

Toplamda 18 isim yeni dahil olmuş. Onlar da görece yeni zengin sayılmaz. Listeye girişleri, servetlerinde hak edilmiş kazançla açıklanamayacak bir sıçramaya delalet etmiyor. Çoğunun ensesi evvelden kalın.

En zenginlerimizin cebinde, kurdaki oynamalarla borsa değerlerindeki iniş çıkışlara bağlı bir erime gözleniyor.

Birikimlerine biçilen toplam paha, geçen yıla oranla düşük.

Parası piyasalardaki dalgalanmadan olumsuz etkilenenler birkaç basamak inmiş. Borsada şansı yaver gidenler birkaç basamak yukarı tırmanmış.

Başka da kayda değer sürprize rastlamadım.

* * *

Basamakları 10’ar 15’er atlayarak çıkan ya da tepeden paraşütle inen yeniyetme zengin yok.

Kendi içlerinde yer değiştirmişler, parasal büyüklük sıralaması aralarında el değiştirmiş, o kadar.

En yenilerinin dahi kefen yırtma geçmişi ya da listeye sızma serüveni, AK Parti’den önceye gidiyor.

Sayılamayacak kadar çok parayla ilk kez bu iktidar döneminde tanışmış sonradan görme kimse, safları yarıp sokulamamış aralarına.

İktidara yakınlığıyla şöhret bulmuş kimseler bulunmaz mı içlerinde, var elbette.

Fakat Mustafa Topbaş mı, Ahmet Çalık mı, Boydak ailesi mi, Torunlar mı, LC Waikiki’nin patronları mı servetlerini iktidarın kıyaklarına borçlu?

Adları en çok dikkat çeken Mehmet Cengiz’le Ethem Sancak mı parayı sonradan bulmuş?

Devrin makbul işadamı görünenlerin işleri daha bir rast gidiyor olabilir. Gitmiyor diyemem.

Ancak Mehmet Cengiz, başbakanlığı zamanında Mesut Yılmaz’ın sofra arkadaşı.

Ethem Sancak, ilk 100’ün Eczacıbaşı gibi ezeli müdavimlerinin ahbabı, en tepedekiler kulübü TÜSİAD’ın da eskilerinden.

Yılların kodamanı her biri. Daha da palazlanmış olmaları, eskiden çulsuz oldukları manasına gelmiyor.

* * *

Servetlerine servet katanlar, servetin yabancısı değil.

Bir-iki müstesna isim gösterilebilir. Onların da başlarına talih kuşu konduğundan, iktidarın sihirli değneği değmiş gibi bir anda şansları döndüğünden sınıf atladıkları söylenemez. Dünya çapında parmakla gösterilecek başarılı girişimleri

sayesinde, tırnaklarıyla kazıyarak listedeler.

AK Parti’den önce orta halli bir MÜSİAD üyesiyken şimdi paraya para demeyen bir isim yok mesela ufukta.

Veya iri kıyım KOBİ patronluğundan ‘yürü ya kulum’ denmiş gibi fişek hızıyla kaymak tabakasına yükselen bir ‘yandaş’ hâlâ belirmedi.

İyiliği ya da kötülüğü ayrı, bir tespit olarak durum şudur.

Hesabı bilinmeyecek kadar çok dünyalık, aynı ellerde dönüp dolaşıyor.

Varsa da yükünü önceden tutanların yükünde artış var.

Birilerine yağlı piyango vurmuşsa bile piyangoya aşina olanlar arasından seçip vurmuş.

* * *

Gelelim zurnanın zırt dediği yere, popüler klişelerle jip sosyetesinden jet sosyetesine atlayan olup olmadığına.

Orta tabaka son 14 yılda milli gelirdeki artışa paralel olarak genişledi, serpildi. Hane halkının genel refah seviyesi, gözle görülür oranda yükseldi.

Yani alt sınıflardan jip sosyetesine katılanlar çok oldu.

Fakat malın, mülkün, evladiyelik paranın dağılımında radikal bir eşik hâlâ aşılamadı.

Jip sosyetesi ile jet sosyetesi arasındaki geçişkenlik duvarı yerli yerinde duruyor.