Müslümanların yüzünü ak edecek bir eylem

Diyanet İşleri Türk İslam Birliği, Fransa’daki karikatürist katliamına tepki olarak yapacak bu eylemi.
Eyleme imamlar katılacak.

*

Eylem şöyle olacak:
İmamlar Almanya’daki gazete, televizyon ve yayınevi binalarının önüne giderek nöbet tutacaklar.

*

Diyanet İşleri Türk İslam Birliği’nin eylemle ilgili olarak yayınladığı bildiri mükemmel...
Eksiksiz yayınlıyorum:
Biz medya çalışanlarının hayatına yönelik bu terör saldırısını, sadece Fransız toplumuna değil, bizim toplum düzenimize yapılmış bir saldırı olduğu inancındayız.
Biz bu saldırıyı pasif bir şekilde karşılamayı kabul etmiyoruz.
Daima fikir ve basın özgürlüğüne kefil olacağız.
Herkesin fikrini söyleme ve yayınlama özgürlüğüne sahip olması ve bunu kullanırken hayatı için endişe etmesinin gerekmemesi için çaba göstereceğiz.
Farklı düşüncelerimiz olabilir. Tartışabiliriz, hatta münakaşa edebiliriz. Almanya’daki İslam üzerine yapılan yayınları eleştirebilir, hatta kınayabiliriz ve gerekirse mahkeme önünde mücadele edebiliriz.
Fikir özgürlüğünü aşan ve suç teşkil eden durumlarda ancak hukuk çerçevesinde uygun yöntemlerle karşılık verilebilir.
Hiçbir zaman bir insanın fiziksel dokunulmazlığına veya hayatına kastedilemez!
Ülkemizdeki bütün Müslümanları, dini temsilcileri, siyasileri, bütün gazetecileri ve bütün vatandaşları bizimle birlikte omuz omuza medya kurumlarının önünde dolayısı ile basın ve fikir özgürlüğü önünde siper olmaya davet ediyoruz.

*

İşte özlenen çıkış!
İşte beklenen yaklaşım!
İşte Peygamber’e yakışan tutum!

*

Bu şahane çıkışı yaptıkları için...
Ölçüyü mükemmel biçimde koydukları için...
İslam adına terör yapanlardan kendilerini bu denli net bir şekilde ayrıştırdıkları için...
Tüm Müslümanların yüzünü ak ettikleri için...
Bu eylemi tasarlayanlara ve bu bildiriyi kaleme alanlara sonsuz teşekkür ediyorum.
Allah hepsinden razı olsun.

Helal olsun Nasrallah’a

HİZBULLAH Genel Sekreteri Hasan Nasrallah, Paris’teki “karikatürist katliamı”na büyük tepki gösterdi.

*

Saldırıyı çok güçlü bir şekilde kınayan Nasrallah, şunları söyledi:
Saldırıyı gerçekleştirenler, Allah’ın Peygamberi’ne, kitap yazıp aşağılayıcı filmler çekenlerden daha ağır hakaret ettiler.
Tarihi gözden geçirin. Allah’ın Peygamberi Hazreti Muhammed’i tarih boyunca kimse bu kadar aşağılamamıştır.
Terörist gruplar, İslam bayrağı altında tiksindirici, dehşet verici ve insanlık dışı uygulamalarını gerçekleştiriyorlar.
Bunlar İslam’a ve Peygamber’e, Peygamber düşmanlarından daha ağır hakaret ediyorlar.

*

Helal olsun Nasrallah’a...
Tam da “İslam dünyasından güçlü bir ses çıkmıyor” yakınmalarının arttığı bir günde bu çıkışı yaptığı için.

Şu Fransız Başbakanı uyanık bir adam olsaydı

FRANSA Başbakanı şöyle bir açıklama yapmış:
“17 kişinin ölmesi, güvenlik konusunda çatlaklar olduğu anlamanı gelir. Açık bir başarısızlık var”.

*

Fransa Başbakanı, bu işten zerre kadar çakmıyor.

*

Eğer bu işten biraz çaksaydı...
“Başarısızız” falan demek yerine...
“Bakın şimdi çok enteresan...” diye söze başlar, 1800’lü yıllardan örnekler verirdi.

*

Her ülkenin lideri, işte bundan “dünya lideri” olamıyor.

‘Münhasır’ın 6 özelliği

BİR: Beyoğlu’nda gönül rahatlığıyla ender gidilebilecek kebapçılardan biri olması.
İKİ: Adana’da yetişmiş genç ve yetenekli bir kebap ustasını transfer etmiş olması.
ÜÇ: Klasik kebapta başarı sağladığı gibi “Münhasır kebap” gibi harikulade yeniliklere de açık olması.
DÖRT: Atlas Sineması’nın teras katında süper ferah ve kebap kokusunun zerre duyulmadığı bir mekânda hizmet veriyor olması.
BEŞ: Şalgam dahil tüm malzemeleri Adana’dan ithal ediyor olması.
ALTI: Erkin Koray, Barış Manço, Erkan Oğur, Fikret Kızılok ve hatta Leonard Cohen şarkıları eşliğinde servis yapılması.

Muhafazakâr mizah olmaz diyenlere kapak

SORUŞTURMA Komisyonu’nun AK Partili bir üyesi, bakanları aklama gerekçesi olarak şöyle bir cümle yazmış:
“Bakanların her şeyi kabul ettiklerini varsaysak bile bende bir suç işlediklerine dair yeterli şüphe ya da makul şüphe uyanmadı”.

*

“Muhafazakârlar mizah yapamaz” diyenler var.
Onlara kapak olsun bu cümle.

Ne zaman

Ne zaman... “Çalışan Gazeteciler Günü” dense... Aklıma “Çalışamayan gazeteciler” gelir... Çalışamayan gazetecilerin sayısının, çalışan gazetecilerden fazla olduğu yerde “Çalışamayan Gazeteciler Günü”nü kutlamak çok daha anlamlıdır.

*

Ne zaman... Kar nedeniyle okulların tatil olmasını büyük bir sevinçle karşılayan ve okulların tatil olması için Vali’ye psikolojik baskı uygulayan öğrenciler görsem... Aklıma “bu okullar bu çocuklara ne ediyor ki böyle bir kaçış var” cümlesi gelir.