Fenerbahçe’de yerli oyuncu yokmuşmuş...

*

- Bu zafer, “İşte Mustafa Kemal’in askerleri” dedirtmiş midir? Dedirtmiştir.

*

- Bu zafer, Konya’dan Kocaeli’ne bütün Anadolu’yu coşturmuş mudur? Coşturmuştur.

*

- Bu zafer, “İzmir’in dağlarında çiçekler açar”ı söyletmiş midir? Söyletmiştir.

*

- Bu zafer, yediden yetmişe hepimizi gururlandırmış mıdır? Gururlandırmıştır.

*

- Bu zafer, dünyada “Türkiye kazandı” yorumunu yaptırmış mıdır? Yaptırmıştır.

*

- Bu zafer, Nusret’e bile tuz serptirmiş midir? Serptirmiştir.

*

- Bu zafer, en karşıtlarında bile bir Aziz Yıldırım sempatisi oluşturmuş mudur? Oluşturmuştur.

*

O halde...

Tıraşı kesin kardeşim.

AZİZ YILDIRIM’A YEDİ TAVSİYE

- BİR: Hemen ‘Fenerbahçe Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Sistemi’ne geç.

*

- İKİ: “Yeni Atılım Dönemi” diyerek olağanüstü kongreyi topla.

*

- ÜÇ: Fenerbahçe’de OHAL ilan et.

*

- DÖRT: Yönetimde tasfiyeleri başlat.

*

- BEŞ: Futbol Federasyonu Başkanlığı’na talip ol.

*

- ALTI: Muhtarlarla buluşma toplantıları düzenle.

*

- YEDİ: Mahmut Uslu’nun adını Binali Yıldırım yap.

OLMAZ BÖYLE ŞEY

- BAZI şehirlerde Arapça tabelaları kaldırma operasyonları yapılıyor ya... Bu tutumu çok ırkçı ve faşizan buluyorum.

*

- Barışçıl açlık grevi eylemi yapanlara yönelik hoyratlıklar sürüyor ya... Bu tutumu çok antidemokratik ve baskıcı buluyorum.

KEMAL BEY VE DEVLET BEY İÇİN DE KORUMA KANUNU

AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, aynı zamanda Cumhurbaşkanı olduğu için özel bir kanunla korunuyor.

Erdoğan’a hakaret etmek, devlete karşı işlenmiş suçlar kapsamında...

*

Bu durumda...

Kemal Bey ve Devlet Bey’in de özel bir kanunla korunması gerekmez mi?

*

Yani şey açısından, eşitlik ve adalet açısından...

BİR NEVİ TESETTÜR ŞIKLIĞI

TRUMP’ın eşi Melania yengemiz, Suudi Arabistan’da giydiği şu siyah kıyafetle...

Tesettür şıklığına hiç de mütevazı olmayan bir katkı sunmuştur.

*

Bu kıyafetin Benazir usulü örtülmüş siyah bir başörtüyle tamamlandığını bir düşünün.

Şu ana kadar tesettür şıklığı diye ortaya çıkan örneklerin tümünü birden sollamaz mı?

*

Bir düşünün ablalar!

NE YAPIYOR BU ADAMLAR?

- BÜYÜCÜLÜK yapıyorlar.

*

- Ellerini ısıtıyorlar.

*

- Küresel kardeşlik yemini ediyorlar.

*

- Fenerbahçe’nin şampiyonluğunu kutluyorlar.

*

- Ruh çağırıyorlar.

*

- Korku filmi çekiyorlar.

*

- Elim sende oynuyorlar.

SIRRI SÜREYYA HEYHAT!

SİYASETİ bırakacakmış.

Ondan bu kadarmış.

Büyük hayal kırıklıkları varmış.

Üç senaryo yazmış.

Onları çekecekmiş.

*

Kendisi olmaya gayret etseydi, inat etseydi, samimiyetini sürdürebilseydi, hayallerini çoğaltsaydı, pes etmeseydi, soluğunu yitirmeseydi, mizahını konuşturabilseydi, “Sonuna kadar” diyebilseydi, dağlara dönüp “Yeter artık” diye haykırabilseydi...

Her şey çok farklı olabilirdi.

SÖZCÜ’YLE İLGİLİ ÜÇ SORU, ÜÇ CEVAP

SORU BİR: Sen Sözcü yazarlarıyla aynı fikri mi savunuyorsun?

CEVAP BİR: Hayır... Ben Sözcü yazarlarıyla aynı fikri savunmuyorum. Ben Sözcü yazarlarının fikir söyleme hakkını savunuyorum.

*

SORU İKİ: İyi ama Sözcü susturulmuyor ki?

CEVAP İKİ: Böyle başlar, sonrası gelir.

*

SORU ÜÇ: FETÖ hükümete nereden yüklendiyse Sözcü de oradan yüklendi. Bunu görmüyor musun?

CEVAP ÜÇ: FETÖ hükümeti eleştirdi diye hükümeti eleştirmek suç kapsamına mı alınacak. Hani niyetler yargılanmayacaktı?

HER TAŞIN ARDINDAN FEHMİ ABİ ÇIKIYOR

SÖZCÜ’nün sahibi Burak Akbay, iki gündür FETÖ’nün okullarında okumadığını, yolunun FETÖ ile hiç kesişmediğini anlatmaya, kanıtlamaya çalışıyor.

*

Peki�Burak Akbay’ı FETÖ ile irtibatlı hale getiren kim?

Kim olacak?

Tabii ki Fehmi Koru...

Seneler evvel şöyle yazmış Fehmi Koru:

“Burak Akbay öğrencilik yıllarını Cemaat evlerinde geçirmiştir.”

*

Eh be Fehmi Abi!

İllallah yani senin şu ocaklar söndüren komploculuğundan...



SON 24 SAATTE YAŞANANLAR