SON zamanlarda Güneydoğu’da teröristler, saldırılarda mayın kullanıyorlar...
Bu saldırıların önlenebilmesi için özellikle askerlerin sık kullandıkları yolların asfaltlanması gerekiyor...
İşte bu noktadan hareket eden Emin Çölaşan, Güneydoğu’daki üst düzey güvenlik görevlilerine dayandırdığı şu iki iddiayı gündeme getiriyor:
BİR: Güneydoğu’da güvenlik güçlerinin sık kullandıkları yolların asfaltlanması için yetkililere defalarca başvuruda bulunulmuş. Ancak yetkililer bu konuda her seferinde ‘Bütçede para yok’ yanıtını vermişler.
İKİ: Güneydoğu yolları için ‘Bütçede para yok’ diyen hükümet, Moğolistan’a yol yapıyormuş...
Bence hükümetin dikkate alması gereken çok vahim bir iddia bu...
Bu konu bir milletvekilinin yaptığı ‘propaganda’ kokan açıklamayla geçiştirilemeyecek kadar önemlidir.
***
İletişimin altın kuralı şudur:
Haklıysan çık, bağır...
Haksızsan kabul et...
Hükümetten beklenen bu iki seçenekten birini uygulamasıdır.
Öyle polemik üsluplu ‘milletvekili mektubu’yla filan soru işaretleri giderilemez.
Mesela işe, şu soruların cevabı verilerek başlanabilir:
BİR: Güneydoğu’da güvenlik güçleri, mayınlı saldırıları etkisiz hale getirmek için herhangi bir yolun asfaltlanması yönünde hükümet ya da yerel yetkililerden bir talepte bulunmuş mudur?
İKİ: Eğer böyle bir talep söz konusu ise hükümet ya da yerel yetkililer, güvenlik güçlerine, ‘İstediğiniz yolları asfalt yapamayız. Çünkü bütçede para yok’ cevabını vermişler midir?
ÜÇ: Hükümet Moğolistan’a hangi gerekçeyle yol yapmaktadır? Yapılan yol kaç kilometredir? Amaç nedir? Bu işin Türkiye’ye maliyeti nedir?
DÖRT: Hükümet, göreve geldikten bu yana Güneydoğu’da ne kadar yolu asfalt yapmıştır.
BEŞ: Güvenlik güçleri, terörle mücadele gibi yaşamsal bir konuda hükümetten taleplerini dile getirirken hangi mekanizmayı kullanmaktadır? Bu konuda herhangi bir eşgüdüm sorunu yaşanmakta mıdır?
***
Terörün yöntem değiştirdiği bugünlerde ‘hükümet’ ile ‘güvenlik güçleri’ arasında sorun yaşandığına dair iddialar çok önemlidir.
O halde hükümetten bu öneme uygun bir duyarlılık beklemek hepimizin hakkıdır.
Yani ‘ciddi iddialar’a acil cevap bekliyoruz.
SİGARA BIRAKMANIN ŞİİRİ
MİLLİYET’in Londra muhabiri Nevsal Elevli, ‘biorezonans’ yöntemiyle 20 yıllık tiryakiliğine son vermiş...
Hayırlı uğurlu olsun...
Elevli, ‘biorezonans’ adı verilen yöntemi gazetesinin ‘Pazar’ ekinde ayrıntılarıyla anlatıyor...
Ama ben daha çok Elevli’nin, ‘Sigarayı bırakalı 12 gün oldu’ açıklamasına takıldım.
Demek ki günler sayılıyor...
Demek ki 20 yıllık ‘dostluk’ öyle kolay unutulmuyor...
‘Sigarayı Bırakanın Şiiri’nde ne diyordu Cemal Süreya:
‘Eskiden birinci işimdi sigara içmek / Şimdiyse içmemek birinci işim.’