CHP’nin adayı galiba Ekrem İmamoğlu olacak

CHP’nin İstanbul adayı Ekrem İmamoğlu olacak.

Kemal Kılıçdaroğlu son kararını verdi.

Ne Muharrem İnce, ne Gürsel Tekin, ne de İlhan Kesici...

Aday kesinlikle Ekrem İmamoğlu...

Kimdir Ekrem İmamoğlu?

Beylikdüzü Belediyesi’ni AK Parti’nin elinden hem de fark atarak almıştır.

Kampanya yapmakta mahirdir, organizasyonda iyidir.

Önyargısızlık şampiyonudur: Girilmedik ev, sıkılmadık el bırakmamıştır.

Merkez sağ seçmenin asla yadırgamayacağı bir CHP’lidir.

Müteahhitlik geçmişi vardır ama hakkında pek şaibe yoktur.

Genç kesimi etkileme kapasitesi yüksektir.

İdeolojiden uzaktır, hizmet odaklıdır.
 

Fakat bütün bunlara rağmen...

Ekrem İmamoğlu gibi epey yerelde kalmış bir ismi, Türkiye’nin son başbakanı Binali Yıldırım’ın karşısına çıkarmak...

Kemal Kılıçdaroğlu açısından hayli büyük bir risk.
 

Eğer gerçekten de Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu isminde karar kıldıysa...

Kendisini şu iki şıktan biri beklemektedir:

BİR: İmamoğlu kaybederse... Kemal Kılıçdaroğlu da büyük kaybedecektir.

İKİ: İmamoğlu kazanırsa... Kemal Kılıçdaroğlu da büyük kazanacaktır.

Ortası yoktur yani.
 

DOĞRA PRENS DOĞRA!

SUUDİ Arabistan, 2020’de G-20’nin dönem başkanı olacakmış.

Ha gayret Prens Efendi! Üç beş gazeteci daha doğrarsan daha da yükseleceksin.

KUMPASÇI GAZETECİLER HESAP VERMEYECEK Mİ?

EN azından savcı mütalaasına bakınca...

Ergenekon adı verilen davanın baştan sona bir “FETÖ kumpası” olduğu da açığa çıkıyor.

Şimdi temel soru şu: Bu kumpasın içinde görev alan hâkimler, savcılar ve polisler mahkeme huzurunda hesap verirlerken... Bu kumpasın içinde görev alan gazeteci kılıklı soytarılar, nasıl oluyor da ellerini kollarını sallayarak dolaşabiliyorlar?

ŞULE ÇET’İN ÖLÜMÜ AYDINLATILSIN

İddia şu: 23 yaşındaki Şule’ye tecavüz ettiler, öldürdüler ve plazanın 20. katından attılar.

Savunma şu: Hayır! Şule Çet’i öldürmedik. Plazanın 20. katından atmadık. Şule Çet kendisini attı.

Adli Tıp ise şunu diyor: Düşme nedeniyle mi öldü, yoksa düşmeden önce öldürüldü mü? Bilemiyoruz. İkisi de olabilir.

Gencecik bir kadının olağanüstü kuşkulu ölümünü aydınlatmaya çapı yetmiyorsa koskoca Adli Tıp’ımızın... Dünyada buna çapı yetecek sayısız kurumsal yapı mutlaka vardır.

Onlardan biri gelsin ve aydınlatılsın bu olay!

FRANSA’DA ŞUNLARI DİYEN VAR MIDIR ACABA?

Fransa’nın her zamankinden çok daha fazla birlik ve beraberliğe ihtiyaç var.

Sarı yelekliler, çadırlarda atom bombası yapıyorlar.

Dış güçler harekete geçti.

Bunlar terörist, bunlar ajan, bunlar dış mihrakların maşası...

ŞEREFSİZCE BİR RİYAKÂRLIK

FRANSA’nın Gezi’si patlak verince...

Küresel haber kanalları canlı yayına geçmediler!

Fransa’ya “orantısız şiddet” uyarısında bulunan çıkmadı!

Avrupa Birliği falan “kaygı maygı” bildirmedi.

Macron’u diktatör ilan eden falan çıkmadı.

Bu da az buz bir şerefsizlik, az buz bir riyakârlık değildir hani!

SENİN DERDİN NE DOSTUM?

DOLAR yükselirken...

“Yandık, bittik, kül olduk” falan diyenler...

Dolar düşerken de...

Alabildiğine karamsar, alabildiğine kötümser.

“Hey! Senin derdin ne dostum” falan diyerek yakalarından tutup sarsmak istiyorum bu tipleri.
 

HEP İKİYE AYRILIRIZ

“Sıla’cılar” varsa... Hemen çıkar ortaya “Ahmet Kural’cılar”

“Yazcılar” varsa... Kafayı çıkarıverir “kışçılar”

“Nusret’çiler” varsa... Buradayız der “Scarlet’çiler”

“Acun’cular” varsa... Çıkar mutlaka “Şeyma’cılar”

BİR ÇAKALLIK

OKAN Bayülgen şöyle demiş Posta’dan Oya Çınar’a:

“Seksi bıraktım. Tamamen bıraktım ve çok rahatım. Bütün kötülüklerin anası seks.”

Haydar Dümen’e sordum.

Dedim ki:

“Üstat, ne diyorsun bu açıklamaya?”

Şöyle cevap verdi Dümen:

“Kadınlarımızı uyarıyorum: İnanmasınlar bu sözlere... Dümen yapıyor çakal.”

SON 24 SAATTE YAŞANANLAR