Bu yoldan dönülmesin mum gibi sönülmesin

AHMET Türk akşam televizyon ekranında şöyle dedi:

Haberin Devamı

“Her an bir şey olabilir. Bizden birileri öldürülebilir. Hedef haline getirilebiliriz. Bütün bunlara hazırlıklı olmamız gerek.”
Akşam bunlar dendi.
Ertesi sabah...
Paris suikastı haberi geldi.

Çocuk oyuncağı değil bu.
30 yıllık devasa ve karmaşık bir sorunun çözümü için adımlar atılıyor.
Daha olayın başındayız.
Hele iş ciddiye binmeye başlasın, süreci tersine çevirmek isteyen güçlerin ne tür çakallıklar yapabileceklerini hep birlikte göreceğiz.

“Oldu da bitti maşallah” oyunu değil ki bu sessiz sedasız geçip bitsin.
Hazırlıklı olalım.
Önümüzdeki dönemde...
Hepimizi şaşkına çevirecek yeni suikastlar olacak.
Öfkeden çıldıracağımız haberler alacağız.
Bölgede kimin üzerine yıkılacağı belirsiz türden kanlı baskınlar olacak.
Şehirlerde, “Biz barış falan istemiyoruz” şeklinde tepkilere yol açan bombalar atılacak.

Haberin Devamı

Kim mi yapacak bunları?
Derin devlet yapacak.
Derin PKK yapacak.
İkisi de yapmazsa uluslararası karanlık mihraklar harekete geçecekler, bizlere “PKK işidir” ya da “Devlet işidir” hükmünü verdirecek eylemlere imza atacaklar.

Barışa giden yol, savaşa giden yoldan çok daha zor, çok daha çetin ve çok daha meşakkatlidir.
Barışa giden yol...
Galeyan yerine soğukkanlılık ister.
Dolduruşa gelmek yerine sağduyu ister.
Ezberlenmiş tutumlar yerine akılcı tutumlar ister.
Anında çatışma durumuna geçmek yerine ne olursa olsun barış diye tutturma ister.
Kısacası diyorum ki:
Bu yoldan dönmeyelim, mum gibi sönmeyelim.

Gidecek denilen bakanlara dair

İDRİS NAİM ŞAHİN: Sırrı Süreyya’nın şiiriyle anımsayacağız onu... “Biber gazımız organiktir” yaklaşımıyla anımsayacağız... Hekimoğlu türküsünü çığırmasıyla anımsayacağız... Vatandaştan sevindiğine dair takla atmasını istemesiyle anımsayacağız... Çözülmesi zor enteresan demeçleriyle anımsayacağız... Kısacası: Gitse de, gitmese de çoktan unutulmazı oldu ulusumuzun.

ERTUĞRUL GÜNAY: Eğer giderse diyecekler ki: Biliyordu gideceğini, o yüzden yaptı Başbakan’a yönelik itirazları... Eğer giderse diyecekler ki: İşte böyle yüzüstü bırakılırsın... Eğer giderse diyecekler ki: Bazı çıkışlarını geri almasına rağmen yaranamadı... Kısacası... Eğer giderse gittiğiyle kalacak...

Haberin Devamı

RECEP AKDAĞ: Hani AK Parti iktidarını yükselten sağlık politikalarıydı? O politikaların mimarı değil mi Recep Akdağ? Peki o halde neden onun da adı geçiyor “gidecekler” arasında? Kısacası ben pek ihtimal vermiyorum Başbakan Erdoğan’ın onu bırakacağına...

ERDOĞAN BAYRAKTAR: Onun da adı geçiyor “gidecekler” arasında... Kentsel dönüşüm politikalarının bu denli önemli hale geldiği bir ortamda Başbakan Erdoğan ondan vazgeçer mi, emin değilim. Başbakan Erdoğan bazen kızar Bayraktar’a... Ama hiçbir zaman da bırakmaz... Bu açıdan emin değilim.

Farkında mısınız?

HASAN Cemal, son zamanlarda yazılarına upuzun ve meseleyi her açıdan izah eden başlıklar atıyor. O kadar ki başlığı okuduğunuzda her şeyi anlıyorsunuz ve yazıyı okumanıza gerek kalmıyor.
Şahan denilen çocuk Cem Yılmaz’ı acayip kıskanıyor ve işin daha da fenası bunu gizleyemiyor.
Başbakan Erdoğan uzun yurtdışı gezilerinde gündemi değiştirme konusunda en azından teknik zorluklar yaşıyor.
Medyanın pek ilgi göstermediği BDP’li isimler, İmralı sürecinin ardından her akşam televizyon ekranlarındalar.

Haberin Devamı

Fail meçhul, amaç aşikâr

PARİS suikastını kim yaptı?
Bilmiyorum.
Ama suikastı yapanın amacını biliyorum.

Şöyle bir bakalım:
Ne oldu suikasttan sonra?
Şu oldu:
İmralı görüşmeleri nedeniyle yakınlaşan “Kürt cephesi” ile “Hükümet cephesi” arasına nifak girdi.
Suikasttan sonra...
Kürt cephesi “Bu işi derin devlet yapmıştır” diye kuşku duymaya başladı.
Hükümet cephesi ise “Bu iş örgüt içi infazdır” diyerek hükmünü verdi.
Yani...
İmralı görüşmeleriyle birbirine yaklaşan iki grup, “Derin devlet yapmıştır’cılar” ile “örgüt içi infazdır’cılar” diye ikiye bölündü.
Tetiği çeken el, işte tam da bunu amaçlıyordu.

Her 19 Ocak gelişinde

HRANT Dink’in alçakça katledildiği tarihtir 19 Ocak.
Ve artık alıştık:
Her 19 Ocak gelişinde...
Ya “cinayetin arkasında örgüt yok” kararı çıkar.
Ya da “cinayetin arkasında örgüt var” kararı çıkar.
Bize de bu tuhaf adliye müsameresini izlemek düşer.

Haberin Devamı

İmralı’ya televizyon konmasının zararları

FLASH TV’nin “Dünya yıkılsa umurumda olmaz” tavrı Öcalan üzerinde etkili olursa görüşmeler kesilebilir.
STV’nin aşırı milliyetçi dizilerinin gazına gelen Öcalan, Kandil’e düşman olabilir.
Tartışma programlarında adı sıkça geçtiğinden Öcalan, canlı yayınlara telefonla bağlanıp cevap hakkı kullanmak isteyebilir.
Futbol programlarına merak sararsa ortaya “Aziz Yıldırım’a kıl olan Öcalan” portresi çıkabilir.
İzdivaç programlarından etkilenen Öcalan’ın dili değişebilir, mesela “Elektrik alamadım” türü cümleler kurmaya merak sarabilir.
Mehmet Ali Birand’ın turuncuya düşkünlüğünü fark eden Öcalan, “Bu adam çok değişmiş” yorumu yapabilir.
Flash TV’deki Dilber Ay’ın “Kadere Mahkûmlar” programına takılan Öcalan, “Zorunda mıyım” şarkısını istek parça yapabilir.

Haberin Devamı

Bize özgü yalanlar
DÖNECEĞİM
ben sana...
Türk ordusu dünyanın
en caydırıcı ordusudur.
Su içsem yarıyor.
Biz milletçe hiç ırkçılık yapmadık.
Severim seni, bilirsin.
Aradım hep meşguldü.
Önemli olan iç güzelliğidir.
Bozuk yok.
Biz kurumsal bir firmayız.

Yazarın Tüm Yazıları