Paylaş
Söylediği şu:
*
“Bu seçimde, demokratik cumhuriyeti inşa etmek için, faşizmi yıkmak için çabalarımızı büyütmek zorundayız. Bu dönem Sayın Öcalan’ın özgürleşme dönemidir. Bu dönem Kürt halkının kendi kaderini belirleme dönemi olacaktır.”
*
Buradan anlıyoruz ki Ahmet Türk’ün, önümüzdeki seçimle ilgili olarak çok somut şu iki beklentisi var:
*
- BİR: Öcalan’ın özgürleşme dönemini başlatması.
*
- İKİ: Kürt halkının kendi kaderini belirleme dönemini başlatması.
*
Ahmet Türk’ün önümüzdeki seçimden beklentisi ile Altılı Masa’nın önümüzdeki seçimden beklentisi aynı olabilir mi?
Tabii ki olamaz.
*
CHP’nin, İYİ Parti’nin, Saadet’in, Deva’nın, Gelecek’in, DP’nin...
“Bu seçim Öcalan’ın özgürleşeceği, halkların kendi kaderlerini tayin hakkının verileceği bir seçim olacak” demeleri tabii ki mümkün değil.
*
Yani ortada...
“İki beklenti arası yaman çelişki” var.
*
Bu yaman çelişki, öyle görülüyor ki önümüzdeki günlerde Altılı Masa’yı zorlayacak.
Cumhur İttifakı, en çok buradan gidecek Altılı Masa’nın üzerine.
*
Altılı Masa’nın buradan zarar almadan çıkması, açık ve net tutum almasına bağlı. Madem Ahmet Türk açık konuşuyor, Altılı Masa da açık konuşmalı.
*
“HDP’nin seçimden beklentisiyle bizim seçimden beklentimiz aynı değildir” demeli, diyebilmeli.
*
Hatta daha ilerisini söylemeli:
*
“Biz geldiğimizde teröre karşı amansız mücadele sürecek” demeli. “Tamam, kayyuma karşıyız ama biz geldiğimizde belediye başkanları terör örgütüne destek veremeyecek” demeli. “Bizim iktidara gelmemiz Kandil’in sevineceği bir şey olmayacak” demeli.
*
Kaçarak, geçiştirerek, ortada bırakarak olmaz.
LONDRA’DAKİ RAMAZAN SÜSLEMELERİNE DAİR
- İslam’ın çağdaş bir yorumu olarak hoşuma gitti. Çok güzel bir ramazan süslemesi yapmışlar.
*
- O kadar güzel olmuş ki bizim şehirlerimizde de denebilir. Ne de olsa her türlü güzellik, müminin yitiğidir, nerede bulursa oradan alır.
*
- Bizdeki mahyaların benzerlerini caddelere taşımışlar ve iyi yorumlamışlar. Valla bravo.
*
- Londra Belediye Başkanı’nın törendeki samimi coşkusu da muazzamdı.
*
- Işıklı hilallerin arasından beliren “Happy Ramadan” yazısı da pek güzel olmuş.
*
- Ramazan boyunca Ay’ın evrelerinin sembolleştirildiği bir konsept oluşturmuşlar. İyi fikir.
*
- İngiliz basını da çok olumlu karşılamış bu süslemeleri.
ATATÜRK’ÜN YAPAY ZEKÂLI FOTOĞRAFA İHTİYACI YOK
ATATÜRK’ün yapay zekâ ile fotoğrafını yapmışlar. Tamam, güzel olmuş. Ama sormak isterim:
Ne gerek var?
Atatürk, fotoğraflarda zaten her zaman janti, her zaman karizmatik, her zaman şık görünen bir lider.
İhtiyaç yok ki böyle bir şeye.
YÜZ BİN İMZA EMPATİSİ
YÜZ bin imza toplamak, çok ama çok zorlu bir iş.
Düşünsene abi:
Sırf sen aday ol diye yüz bin vatan evladı...
İşini gücünü bırakacak, toplu taşıma araçlarına binecek, ilçe seçim kurullarına gidecek, bürokrasiye katlanacak ve imzayı verecek.
*
Üstelik bu iş, üç dört gün içinde olup bitmek zorunda.
*
Empati yapıyorum: Ben yüz bin imza toplamaya kalksam yüz bin günde yüz tane imza bile toplayamam.
MİLLİ MUHARİP UÇAK
PİSTE çıktı. Motoru çalıştı. Çok önemli bir aşama geçildi.
“Türkiye, gelişmiş savaş jeti yapıyor” diyoruz, diyebiliyoruz.
*
Milli Muharip Uçak için emeği geçen tüm mühendislerimizi canı gönülden kutluyorum.
*
Teklifim şudur:
Olayı siyaset üstü olarak görelim ve ortaya çıkan sonuca sevinelim.
YAVUZ AĞIRALİOĞLU YALNIZ KALACAK
ÇÜNKÜ...
İYİ Parti’nin maraza çıkaracak takati yok.
*
Çünkü...
İYİ Parti, Masa’dan kalktığında yaşadığı kâbusu bir daha yaşamak istemiyor.
*
Çünkü...
İYİ Parti, seçime kadar durumu idare etmek dışında bir seçenek görmüyor.
*
Çünkü...
İYİ Parti, siyasi açıdan gücünün zirvesinde falan değil.
*
Çünkü...
İYİ Parti, pişmiş aşa su katan durumuna düşmekten korkuyor.
Paylaş