23 Nisan’daki Dilan Polat’lı maskaralık nereden çıktı… Tam bir TikTok zihniyeti

Saçma demeden, abuk sabuk demeden paylaşılıyor da paylaşılıyor.

*

Biz en çok Mustafa Sarıgül’ün tüp tokatlama videolarını biliyoruz ama orası tam bir gayya kuyusu.

Öyle tuhaflıklar, öyle maskaralıklar var ki orada yürek dayanmaz.

*

Karaman’ın bir ilçesinin bir okulunda 23 Nisan’da Dilan Polat’ın macerasını canlandırma fikrinin esin kaynağı, kesinlikle TikTok’tur.

*

Muhtemelen olay şöyle gelişmiştir:

*

TikTok videolarının zihin dünyasını şekillendirmiş bir öğretmen, “Dur ben çocuklara bir Dilan Polat gösterisi yaptırayım. Bayağı like alır” demiştir.

Ve böylece ortaya o tatsız maskaralık çıkmıştır.

*

Milli Eğitim Bakanlığı, olayla ilgili olarak inceleme / soruşturma başlatmış.

Bu güzel.

*

Ama Bakanlığın yapacağı bir şey daha var:

*

Tüm öğretmenlere “Tiktok adlı mecraya kendinizi fazla kaptırmayın. Bu mecranın zihin dünyanızı şekillendirmesine izin vermeyin” diye çağrı yapmalı.

YAŞASIN AYAĞA KALKAN AMERİKAN ÜNİVERSİTELERİ

- Bebeklerin katledilmesine karşı...

- Filistin’e yönelik soykırıma karşı...

- Gazze’de işlenen insanlık suçlarına karşı...

- Filistin halkına yağdırılan bombalara karşı...

- Soykırıma destek veren yönetimlere karşı...

Ayağa kalkan tüm Amerikan üniversitelerine bin selam!

ABD polisi, öğrencilere sert müdahale etti. 130’a yakın öğrenci gözaltına alındı.

ATIN ŞU TAKLACIYI PARTİDEN

KOCAELİ’nin AK Partili bir Meclis üyesi, İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet’in önünde “saldırıya uğradım” diyerek kendisini yerlere atarak yuvarlanmıştı.

*

Başkası adına utanmak duygusuyla dopdolu bir hale geldiğimden videoyu izlerken yüreğim daraldı.

Utanç verici bir şeydi yaptığı adamın.

“Büyük oynama”, “kötü oyunculuk” falan değildi.

Düpedüz taklacılıktı yaptığı.

*

AK Parti, kendini yerlere atarak rol kesen bu Belediye Meclis üyesiyle ilgili soruşturma başlatmış.

*

Ne soruşturması yahu.

Atın hemen şu taklacıyı partiden.

AK Parti Meclis Üyesi İbrahim Efe

BİR KEDİ YAVRUSU BİR BAŞYAPITTIR

HÜRRİYET’te İhsan Yılmaz’ın yazısından öğrendik ki:

*

Contemporary İstanbul Bloom Çağdaş Sanat Fuarı’nın dinlenme alanında hamile bir kedi doğum yapmış. Pırıl pırıl dört kedi yavrusu dünyaya merhaba demiş.

Doğum sırasında dinlenme alanında bir anda ortalık hareketlenmiş. Herkes “bir sanat performansı mı gerçekleşiyor, ne oluyor” diye kediye doğru yönelmiş.

*

Leonardo Da Vinci’nin “En büyük eserim bile bir kedi yavrusundan daha etkileyici ve güzel değil” dediği rivayet edilir.

Bir başka rivayete göre ise Da Vinci, “Bir kedi yavrusu bir başyapıttır” demiş.

*

Gelelim esas söylemek istediğim şeye:

*

Contemporary İstanbul Bloom Çağdaş Sanat Fuarı’nda sergilenen bütün eserler, bir adım geri çekilsin.

Çünkü bir kedi, dört başyapıt doğurdu.

IVIR ZIVIR NOTLARI

- Depresyonu falan es geçin. Çağımızın en büyük hastalığı üşenmek.

*

- Telefonun zil sesi olarak Chopen’in “Nocturne In C Sharp Minor”u çok iyi gidiyor. Tavsiye ederim.

*

- En sevdiğim haber başlığı: Kamuda tasarruf.

*

- En iyi bürokrat, kendisinin tartışılmasına katkı sağlamayan bürokrattır.

*

- En sıkıldığım an: Sözün dolandırıldığı, bir türlü sonuca gelinmediği an.

*

- Yıllarca uzak durduğum Dexter olayına girmiş bulunmaktayım. İlk izlenimimi yazıyorum: Çok büyük hata yapmışım uzak durmakla.

*

- Çok uzun süredir gofret dendiğimde aklıma sadece “Gofrik” geliyor.