Paylaş
Cenk Burak Çelik, endüstriyel temizlik kimyasalları üreticisi BSÇ Kimya’nın ikinci kuşak temsilcisi. Finanstan sorumlu yönetim kurulu üyesi. 29 yaşında. Kelimenin tam anlamıyla bir işkolik. Buna kendisi de inanamıyor. Zira, babasının izinden gitip ODTÜ Kimya Mühendisliği’nde okumuş ama çok da başarılı bir öğrenci değilmiş. Hazırlığı atlamasına rağmen ancak 6.5 senede bitirebilmiş. Mezun olana kadar iş nedir bilmemiş. Sonra satış ağırlıklı başlamış. ‘Patronun oğlu’ diye de hiçbir ayrıcalık yapılmamış. ‘Eti de sizin, kemiği de...’ denmiş. Ancak; çalışkanlığı, iş disiplini, özgüveni, yenilikçi bakışıyla kısa sürede ‘babasının oğlu’ olduğunu göstermiş. İşle yatıp, işle kalkıyor. Anı yaşıyor. Tek odak noktası aile şirketini çok daha iyi yerlere getirebilmek. O yüzden özel hayatıyla ilgili çok gelecek planı yok. Bu yoğun tempoda tek hobisi araba yarışı. Ülkü Yarış Pisti’nin müdavimlerinden. Fabrika dışındaki zamanının çoğunu burada geçiriyor. Ne de olsa adrenalini seviyor. İşteki hızını piste de taşımış. Katıldığı yarışmalarda çeşitli dereceler yapıp, ödüller almış. Unutmadan, o kelimenin tam karşılığıyla bir İzmir aşığı. Bakın kendisini nasıl anlatıyor...
HAYAT FELSEFESİ
Anı yaşamak. İş haricinde, özel hayatımla ilgili çok gelecek planım yok.
KİMDİR
Adı: Cenk Burak Çelik
Doğum yeri ve yılı: İzmir, 1985
Eğitimi: ODTÜ Kimya Mühendisliği
İşi: BSÇ Kimya Yönetim Kurulu Üyesi
Medeni durumu: Bekar
OTOMOBİL
Ayağımın ucu bazen kaçar
* İlk arabam 1995 model turkuvaz renkli tek kapı Opel Corsa’ydı. Üniversite ikinci sınıftaydım. Babam hediye etmişti.
* Bugün iki otomobilim var. Biri hem işte, hem de yarışta (performans amaçlı) kullandığım beyaz renk BMW 3.20. Diğeri ise akşamları bindiğim 2007 model tek kapı siyah BMW 3.30 Coupe.
* Kolay kolay kimseye güvenemediğim için arabamın direksiyonunda hep ben olurum.
* Otomobil benim için önemli. Örneğin; canım sıkılır, gece geç saat uykum kaçar, düşünceliyimdir kafam dağılsın diye araba kullanırım.
* Trafikte hız haricindeki tüm kurallara harfiyen uyarım. Zira, arada ayağımın ucunun kaçtığı olur!
* Bir araba alırken öncelikle performans, görüntü ve konfora bakarım. Diyebilirim ki bu konuda tutucu derecede marka sevdalısıyım.
BESLENME
Bir bardak ballı süt
* Sabah evden çıkmadan bir bardak ballı süt içer, meyve ya da birkaç lokma da hafif bir şeyler atıştırırım. Şirkete geldiğimde yumurtası, peyniri, balı olan bir kahvaltı yaparım.
* Öğlenleri genelde fabrikada çıkan tabldottan yerim. Dışarıdaysam günün yoğunluğuna göre kebap, balık ya da fast-food tercih ederim.
* İşkolik bir insanım. O yüzden sabah evden çıkmadan atıştırdığım şey ve akşam dışındaki öğünlerin saati de şaşabiliyor, atlayabiliyorum da...
* Akşamları haftanın 2-3 günü anneme uğrayıp ev yemeği yemeye çalışıyorum. Diğer günler ise ya dışarıda yiyorum ya da eve söylüyorum. Ağırlıklı fast-food oluyor.
* Ara öğün olarak haftada birkaç gün meyve tüketiyorum.
* Enginar ve kereviz sevmem. Patlıcanın hemen her türlüsüne bayılırım.
* Türk ve İtalyan mutfaklarından hoşlanırım. Tayland’da ekmeklerini bile yiyemedim. Paris’te ise neredeyse aç kalıyorum, kruvasanla karnımı doyurmaya çalıştım.
* Mutfakla aram hiç yok. Öğrencilik yıllarımda makarna yapardım. Şimdi ne elimden geliyor, ne de sevdiğim bir hobi. Mümkünse bana servis edilsin.
MEKAN
Önce ben keşfetmeliyim
* İzmir’de Bostanlı Deniz Kent Restoran, Ülkü Yarış Pisti Limit Kafe, Mordoğan Ayıbalığı severek gittiğim yerler arasında. Aslında ben çok bir yere bağlı olmayı sevmiyorum. Örneğin, Alsancak’taki mekanların çoğunu bilirim. Ancak hiçbirinin hastası da değilim. Canım o gün hangisini isterse gider oraya otururum.
* Bir mekanın çok kalabalık veya püpüler olmasını sevmem. Önce ben keşfetmeliyim. Çok popüler olmaya başlarsa sıkılıp, yeni yerler ararım. Gittiğim yerde rahat olabilmeliyim. Salaş yerleri bu yüzden severim ama tabureler iç içe, yan masayla mesafem yeterince uzak değilse kalkarım. Dışarıdayken de mahremiyetime düşkünüm.
SPOR
Yakın dövüş çalıştım
* Üniversite hayatım boyunca sporla fazla ilgilendim. Çoğunluk yakın dövüş şeklindeydi. Ayrıca, fitness çalıştım. Ancak çoğu kişinin yaptığı gibi kası şişirmek şeklinde değil, daha hafif ağırlıklarla çok daha uzun tekrarlarla yaptım. Tendomum kopunca bıraktım. Şu an sadece zaman zaman enerjimi atmak, vücudumu zinde tutmak için yürüyüş yapabiliyorum. Yazın yüzüyorum, baharda da bisiklete biniyorum. GS’yi tutuyorum. Ama ‘İlk 11 say’ deseniz, sayamam.
TATİL
Her şeyi arkamda bırakırım
* Mezun olduğumdan beri tek çocuk olmanın ve işe bir an önce adapte olmanın etkisiyle çok fazla tatil yapan biri değilim. Zaman ayırabildiğim sürece İzmir’deyim.
* Mümkün olduğunca her yıl 1-2 kez tatile çıkmaya çalışıyorum. Geçen yıl ağustosta 9 gün İtalya’daydım. Kış çok yoğun geçti. Sadece bir kez Uludağ’a gidebildim.
* Tatil benim için işten uzaklaşmak demek. Yurt dışına çıktığımda cep telefonumu kapatır, her şeyi arkamda bırakırım.
HOBİ
Araba yarışı ve snowboard
* En büyük hobilerim araba yarışı ve snowboard... Üniversiteden beri limitin biraz üzerine çıkan hız merakım var. İlk eğitimimi Volkan Işık’ın ‘Ralliye İlk Adım’ semineriyle aldım. Okul bitip İzmir’e dönünce biraz daha bu adrenalini yaşayabileceğim, stresi atabileceğim ve daha düzgün yollarla yapabileceğim yer arayışına başladım. Pınarbaşı’ndaki İzmir Park’ı (Ülkü Yarış Pisti) keşfettim. Çeşitli yarışmalara katıldım. Pist, drag ve go-kartta birçok kupa kazandım. Snowboard’u doğrusu 2 yıl öncesine kadar daha sık yapıyordum. Bozdağ kapanınca bu hobime eksiki kadar zaman ayıramaz oldum. Her iki hobimde de ben giderken çevremin flulaşması hissini, hiçbir şey düşünmeden ana odaklanmayı seviyorum. Biraz maymun iştahlıyım. Daha önce windsurf yaptım, yüzmeyle ilgilendim. Hemen hemen her şeye ucundan az biraz bulaşmışlığım var.
* Ayrıca, saatleri severim. Koleksiyon olmasa da biriktiririm. ‘Çift rakamlı sayıda’ diyebilirim. Hepsinin benim için özel anlamı var.
* Parfüm konusunda da takıntılıyım. Çoğu insanın tek bir parfüm kokusu vardır. ‘Bu benim kokum’ der. Ya da kokusundan tanınır. Benim pek öyle değil. Ruh halime göre farklı parfümler kullanırım.
KARİYER
Hiçbir ayrıcalık yapılmadı
* Bornova Anadolu Lisesi’nin ardından ODTÜ Kimya Mühendisliği’ni bitirdim. Üniversitede çok da başarılı bir öğrenci değildim. Hazırlık okumamama rağmen 6.5 senede bitirebildim. Üniversiteden önce hiç iş hayatım olmadı. Son 1-2 sene ara ara şirketle (endüstriyel temizlik kimyasallarının üretimini ve satışını yapan BSÇ Kimya) haşır neşir olmaya başladım. Satış ağırlıklı olarak başladım. Patron oğluyum diye bana hiçbir ayrıcalık yapılmadı. Satıştaki arkadaşlar ne yapıyor, hangi şartlarda çalışıyorsa bana da o uygulandı. Babam beni satışın başındaki, kendisine çok güvendiğim, ‘Baba yarısı, amca’ diye hitap ettiğim Adnan Bey’e teslim etti. ‘Eti de senin, kemiği de senin’ dedi. Kendisinden çok şey öğrendim.
* Askerlik sonrası yaklaşık 1 sene boyunca üretimde sadece kaba maliyet hesaplarını yapabilecek kadar işin içinde oldum. Çoğunlukla yine satışı takip ettim. Ardından da finansa bakmaya başladım. Halen yönetim kurulu üyesi olarak görev yapıyorum.
GÜNE BAŞLANGIÇ
Uyandığım gibi kalkarım
* Son 5-6 aydır uykumda bir düzensizlik var. Çok erken yatıp, çok erken kalkıyorum. Bazen 20.00-21.00’da uyuyup, 03.00-04.00’te kalkıp, güne o saatte başlayabiliyorum. Normal uyku süremde bir değişiklik yok. 6-7 saat uyurum. Ama normalde 24.00 gibi yatar, 06.30’da uyanırım.
* Hiç saat kurmam, yatakta oyalanma-keyif yapma huyum yoktur, uyandığım gibi kalkarım.
* Evden çıkmadan önce maillerimi kontrol ederim, sosyal medyaya göz atarım, günümü çok kısa olarak planlarım.
MODA
Nadir gider, toplu alırım
* Alışverişi sevmem ama giyim kuşamı severim. Belli başlı markalarım var. Zor alabildiğim için beğendiğim bir şey olursa 2-3 tane birden alır çıkarım. Ya da toplu alışveriş yapar, değiştirerek giyinirim. Spor giyimden hoşlanırım. Özel bir şey olmadıkça takımdan kaçınırım. Cumartesileri işe genelde eşofmanla gelirim. Lacivert, siyah ve beyaz renkleri severim.
ASTROLOJİ
Kıskancım ve paylaşmam
* Akrep burcuyum. Kıskanç oldukları söylenir. Bana da uyar. Karşımdaki kişiye göre kıskanırım. İkili ilişki anlamında söylemiyorum. Örneğin; annemi de, arkadaşımı da kıskanırım. Bu, karşınızdakine ne kadar değir verdiğinizle ilgili... Çok paylaşımcı değilimdir. Sanırım tek çocuk olmamdan kaynaklanıyor.
SEVİMLİ DOSTLAR
Adı ‘Bırak’ kalmıştı
* Çocukken bir köpeğim vardı. Sonra bir papağanım oldu. ‘Burak’ diye öğretmeye çalışırken, hep ‘Bırak’ derdi. Adını da o yüzden ‘Bırak’ koymuştum.
Paylaş