Paylaş
23 Aralık’ta yine PKK, Metina’da üs bölgemize saldırdı.
12 Ocak’ta PKK, Metina’da üs bölgemize saldırdı.
Şehitler verdik.
ANITKABİR, FATİH CAMİSİ
30 Aralık’ta Hizbut Tahrir üyesi Y.T isimli şahıs Anıtkabir’de şeriat çağrısı yaptı.
1 Ocak’ta Gazze’ye destek mitinginden dönen İsmail Aydemir, Kelime-i Tevhit bayrağı taşıdığı için Ege Akersoy tarafından yumruklu saldırıya uğradı.
8 Ocak’ta Ömer Salgın, Fatih Camisi’nin içinde imam Galip Usta ve cemaatten Bilal Erdem’i bıçakla yaraladı.
SANTA MARİA KİLİSESİ
28 Ocak’ta Santa Maria kilisesine DEAŞ’lı iki terörist tarafından silahlı saldırı düzenlendi. Tuncer Cihan isimli vatandaşımız hayatını kaybetti.
6 Şubat’ta ise Çağlayan Adliyesi’ne silahlı saldırı düzenleyen DHKP-C’li iki terörist vurularak öldürüldü.
MOSSAD OPERASYONLARI
2 Şubat tarihinde Mossad’a karşı İstanbul ve İzmir’de eş zamanlı olarak düzenlenen operasyonda 7 kişi yakalandı.
2 Aralık’ta İstanbul’da Mossad’a bağlı bir hücre çökertildi. Mossad’ın Süleymaniye ve Taksim camilerinin görüntülerini istediği belirlendi.
Mossad’a yönelik 2022 yılından bu yana etkili 5 operasyon yapıldı.
DEAŞ’a yönelik 2023 yılından itibaren etkili operasyonlar düzenlendi.
NEDEN SIRALADIM
Bunları neden sıraladım? Bunları alt alta yazınca DHKP- C’nin Çağlayan Adliyesi’ne yaptığı saldırının daha iyi anlaşılacağını düşündüm.
SEMBOL MEKANLAR
Türkiye’ye aynı anda hem PKK hem Mossad hem Hizbut Tahrir hem DEAŞ hem DHKP-C terör örgütü saldırıyor. Dikkat ettiniz mi saldırılar aralık ayından itibaren başlıyor. Kimi Anıtkabir’i kimi camiyi kimi kiliseyi, kimi Kelime-i Tevhit bayrağını kimi Çağlayan Adliyesi’ni hedef alıyor.
DÜĞMEYE BASMIŞLAR
Hepsi sembol mekânlar. Hepsi aynı zaman diliminde harekete geçiyor. Bu eylemlerin tamamı 3 ay içerisinde gerçekleşti. Demek ki plan aynı plan. Talimatı veren üst akıl aynı üst akıl. İsimleri farklı ama amaçları aynı. Tek bir merkezden yönetilmiyorlar. Patronları da dünyanın en büyük istihbarat servisi. Bu terör örgütlerinin iplerini elinde tutanlar düğmelerin hepsine birden basmışlar.
Amaçları tek; Türkiye’yi terör üzerinden karıştırmak için, istikrarsızlaştırmak amacıyla terör örgütlerinin hepsini birden seferber etmişler.
ŞEHİT SAVCI MEHMET SELİM KİRAZ
Çağlayan Adliyesi’ne yapılan saldırı haberini aldığımda ilk olarak şehit savcımız Mehmet Selim Kiraz olayı hatırıma geldi. Savcı Mehmet Selim Kiraz’ı rehin alan DHKP-C’li teröristler savcımızı şehit etmişlerdi. Kendileri de etkisiz hale getirildi.
TERÖRİST SEVİCİLER
Ama o zaman gazetecilik yapan Ahmet Şık, bir kahraman gibi o teröristlerle röportaj yapmıştı. DEM Partili Ömer Faruk Gergerlioğlu da polisimize kurşun sıkan Pınar Birkoç isimli teröristi hak mağduru bir melek gibi Meclis gündemine taşımıştı.
Peki TİP Çanakkale Milletvekili adayı Doruk Ulaş Özdemir’e ne demeli? Saldırıdan sonra teröristler için “Devrim şehitleri onurumuzdur” diye paylaşım yaptı. Eğer teröristler senin onurunsa senin yerin Meclis değil, senin yerin DHKP-C’nin terör kamplarıdır.
ÇANTASINDAN ÇIKANLAR
Terörist kadının çantasında örgütün flaması ve pankartların olduğu söylenmişti. Eylem sırasında propaganda yapacakları şeklinde yorumlanmıştı. Ama çantadan örgüt paçavrasından başka bomba düzenekleri de çıktı. 48 mermi, bir bomba düzeneği ve çok sayıda plastik kelepçenin çıkması bir katliam için geldiklerini gösteriyor. Erkek terörist örgütte bombacı olarak biliniyormuş.
KATLİAMI ÖNLEDİLER
Teröristlerin hesabı bu kez tutmadı. Kahraman polisimizi tebrik ediyorum. Dün büyük bir katliamın önüne geçtiler. Çünkü saldırıyı gerçekleştiren teröristlerin sırt çantasından çıkanlar bir katliama hazırlandıklarını gösteriyor.
HEDEFLERİ NEYDİ?
Önce olayın başına dönelim. Emrah Yayla ve Pınar Birkoç isimli iki terörist Çağlayan Adliyesi’ne metrobüsle geliyorlar. Salı günleri duruşmalar nedeniyle Çağlayan Adliyesi’nin en kalabalık günü. Bunu hesap etmişler. Savcı Kiraz’ı da yine böyle bir günde şehit etmişlerdi. Ayrıca Pınar Birkoç isimli teröristin ablası Necmiye Birkoç’un da mahkemesi var. Bunlar aile boyu teröristler. İki teröristin adliyede bir rehin alma operasyonu mu yoksa katliam mı gerçekleştirmek istedikleri bilinmiyor. Hedef, teröristin ablasının mahkemesi olabilir mi? Ama bu kadar bomba ile kurşunla, silahla geliyorlarsa amaçlarının kan dökmek olduğu kesin.
POLİSİN DİKKATİ
Önce D kapısından girmeye çalışıyorlar. Sonra C kapısına yöneliyorlar. Ama şüphelenen polis, kimlik numarasını sorunca kadın terörist biber gazı sıkıyor ve ateş açıp kaçmaya başlıyorlar. Polis çatışmaya giriyor. Böylece adliye binasına girmeleri önleniyor. Görüntülerden görmüşsünüzdür, erkek terörist vurulunca kadın terörist onun yanına geliyor. Çatışma sırasında o da vurularak etkisiz hale getiriliyor.
YENİ FETHİ SEKİN
Her iki teröristi de vuran eski özel harekâtçı polis bizim yeni Fethi Sekin’imiz oldu. Büyük bir katliamın önüne geçti. Bu millette Fethi Sekin’ler de Ömer Halisdemir’ler de bitmez. Bugün bunu bir kez daha gördük. İsimsiz kahramanı tebrik ediyorum.
TÜRKİYE’YE MESAJ
Aralık ayından bu yana sistematik olarak yoğun bir terör saldırısı ile karşı karşıyayız. Bu yeni bir terör dalgası. Bu durumu soğukkanlı bir şekilde değerlendirmemiz gerekiyor. Çünkü terör örgütlerini seferber edenler, Türkiye’ye bir mesaj veriyorlar. Türkiye’yi istikrarsızlaştırmak istiyorlar. Türkiye’yi 90’lı yıllara döndürmek istiyorlar. Ortadoğu’da mesajlar terör örgütleri üzerinden ve böyle kanlı bir şekilde veriliyor. Ama Türkiye de onlara bir cevap veriyor. Türkiye eski Türkiye değil. Mossad’ınızı da DEAŞ’ınızı da çökertiyor, PKK’ya da DHKP-C’ye de anladığı dilden cevabını veriyor. Terör örgütlerinizi alın gidin diyor. Terör örgütleri üzerinden Türkiye’ye diz çöktüremezsiniz mesajı veriliyor.
BAŞARAMAYACAKSINIZ
Son söz olarak başaramayacaksınız, başaramayacaksınız, başaramayacaksınız diyorum...
Paylaş