İsrail, Suriye’de tampon bölge kurmayı planlıyor

İsrail, Lübnan’dan sonra Suriye’yi de vurmaya başladı.

Haberin Devamı

Önceki gün iki İsrail tankı, Suriye’de Kuneytra’ya girdi. O sırada CNN Türk’te Ahmet Hakan’la “Tarafsız Bölge” programındaydık. Hemen alarma geçtik. Bir yandan bölgeden bilgi almaya çalışıyor diğer yandan İsrail ve Suriye içindeki hareketliliği öğrenmek için çaba gösteriyorduk.

Ama bir tek Suriye rejiminden ses çıkmıyordu. Sanki İsrail tankları başka bir ülkenin topraklarına girmiş gibi hareket ediyorlardı.

İsrail, Lübnan’daki ateşi Suriye’ye taşımak için her şeyi yapıyor.  Tartus’u, Hama’yı, Humus’u, Halep’i, Dera’yı hatta başkent Şam’ı vurdu. Tanklarıyla Suriye topraklarına girdi. İsrail’in bunlarla yetinmeyeceği söyleniyor.

LÜBNAN VE SURİYE’DE

Lübnan’da, Litani nehrine kadar olan bölgeyi kontrolü altına alıp bir tampon bölge oluşturmak istediği biliniyor. Ama bilinmeyen bunun Suriye ayağı. İsrail’in sadece Lübnan’da bir tampon bölge kurmakla yetinmeyeceği söyleniyor. Suriye’nin içinde de bir tampon bölge oluşturmak istediği ifade ediliyor. İsrail’in, Suriye içinde kurmayı hedeflediği tampon bölge nerede olacak? Golan, İsrail’in işgali altında. İsrail’in Suveyda’ya kadar olan bölgeyi işgal ettikten sonra bir tampon bölge kurmayı hedeflediği söyleniyor.

Haberin Devamı

İsrail’in kurmak istediği tampon bölge için Golan eteklerinden başlayıp Suveyda, Kuneytra ve Dera’yı kapsayan Et Tenef’e kadar olan bir bölgeden söz ediliyor. Tenef, ABD üssünün bulunduğu ve ABD’nin kontrolündeki bir yer.

BİRLEŞTİRMEYİ PLANLIYORLAR

Statü olarak PKK-SDG’nin kontrol ettiği bölgeye benzer bir oluşum düşünüyorlar. SDG’nin başında PKK’nın belirlediği isim olan PKK’lı Mazlum Kobani yer alıyor. Mazlum Kobani kimi zaman ABD üssünde kalıyor, korumasını ABD sağlıyor.

İsrail Suveyda’dan Et Tenef’e kadar kurmayı planladığı tampon bölgenin başına ise aynı yöntemle bölgeden bir ismi geçirmeyi planlıyor. İki isimden söz ediliyor.

İSRAİL’İN İ KUKLASI

Biri Suriye muhalefetinden Kemal El Lebvani. Kuneytralı. Yani İsrail tanklarının Suriye’ye girdiği bölgeden. Bu şahsın İsrail’le ilişkileri çok güçlü. Gazze’de katliam devam ederken İsrail’i ziyaret edip, Dışişleri Bakanı ile görüşen, İsrail televizyonlarına çıkan satılık bir adam.

Haberin Devamı

Diğeri ise Birleşik Arap Emirlikleri’nde ikamet eden Üsame El Colani. İsminden de anlayacağınız üzere Golan’lı. Yani İsrail’in işgali altındaki Golan tepelerinin olduğu bölgeden.

TEHLİKELİ PLAN

İsrail, hangi uşağını bu oluşumun başına geçirecek orası bilinmiyor ama Suriye’nin içine bir tampon bölge kurmak için hazırlıklar yapıyor.

ABD ve İsrail’in planına göre İsrail’in kurmayı planladığı tampon bölge ile ABD’nin desteklediği PKK-SDG’nin kontrolündeki bölgenin birleştirilmesi hedefleniyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Meclis açış konuşmasında bu tehlikeye dikkat çekip, “uydu bir yapı” kurulmak istendiğini söylemişti. Böylece Suriye’nin üçte biri doğrudan İsrail ve ABD’nin kontrolü altına girecek.

Haberin Devamı

GÖZÜN AYDIN ESED

Peki bu durumda Esed ne yapıyor? Kılını kıpırdatmıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ısrarla uzattığı diyalog elini tutmayan, Türkiye’nin normalleşme çağrılarına karşı Türk askerinin çekilmesi şartını koşan Esed, ABD ve İsrail’in Suriye toprakları üzerinde kurmayı planladığı tampon bölgelere ise sesini çıkarmıyor. Gözün aydın Esed, İsrail’de Suriye toprakları üzerinde tampon bölge kuruyor.

Acaba diyorum Esed, İsrail ve ABD ile anlaştı mı?

ERDOĞAN: İSRAİL’E KARŞI HER TÜRLÜ TEDBİRİ ALIYORUZ

Prof. Dr. Hasan Basri Yalçın
’ın başkanı olduğu İnsan Hakları Başkanlığı ve Dış İlişkiler Başkanlığı tarafından düzenlenen “Filistin’in Geleceği” konferansında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı izledim. İsrail’in İran’a saldırısı için günlerin sayıldığı, Gazze’deki katliamın Lübnan’a sıçradığı, İsrail tanklarının Suriye’ye girdiği bir dönemde Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tehlikenin farkındayız” dedi.

Haberin Devamı

TEHLİKEYE DİKKAT ÇEKTİ

Erdoğan bunu yeni söylemiyor. İsrail’in, Gazze’deki katliamı başladığı zaman, “Anadolu’nun savunması Gazze’den başlar” demişti. İsrail, Gazze’den durdurulmadığı taktirde savaşın bölgeye yayılacağı uyarısında bulunmuştu. Meclis açış konuşmasında ise, Lübnan’ın Türkiye’den karayolu ile iki buçuk saatlik bir mesafede olduğunu belirterek, “İsrail saldırganlığı Türkiye’yi de içine almaktadır” diye konuşmuştu.

ABD ve İsrail’in bölgeyi yeniden dizayn etme planı adım adım işliyor. Bu tür tarihi dönemlerde ülkelerin başındaki liderlerin önemi büyüktür. Zelenski basiretsizliği ile ülkesini savaşa sokarken, Çin, büyük devlet aklıyla bu tuzağa düşmüyor.

Haberin Devamı

HİTLER’İ GÖREMEDİLER

Bunun tarihte birçok örnekleri var. İngiltere Başbakanı Chamberlain, Hitler’le Münih Anlaşması’nı imzaladığı için Nazi Almanyası’nın İkinci Dünya Savaşı’na hazırlanması için fırsat tanımakla suçlanır. Hitler’in Çekoslovakya’yı işgal etmesine imkân sağladığı gerekçesiyle eleştirilir. Bu eleştiriler haklıdır. Çünkü dünya lideri olan İngiltere’nin Başbakanı Chamberlain’in büyüyen Hitler tehlikesini görememesi, insanlığa İkinci Dünya Savaşı’na mal olmuştur. Onlar Hitler’i göremedi ama Erdoğan, Netanyahu’yu gördü.

ATEŞ ÇEMBERİ

İsrail konusunda ise tehlike düne göre bugün daha yakınımızda. Gazze’yi, Beyrut’u, Lübnan’ın durumunu görüp, Suriye’ye giren İsrail tanklarına bakıp, İran’a yönelik saldırı planlarını takip edip, hala ‘İsrail tehlikesi’ yok diyorsanız başka bir gezegende yaşıyorsunuz demektir. Pergelin ucunu Lübnan’a koyup 360 derecelik bir daire çizdiğinizde içine Suriye’yi, İran’ı, Ürdün’ü, Irak’ı ve Türkiye’yi alır. Zaten ateş çemberinin içindeyiz.

DENİZ FENERİ

O nedenle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “Ülkemize yaklaşan tehlikeyi göremeyen idrak yoksunu kimi şahsiyetler varsa da biz riski görüyor, her türlü tedbiri alıyoruz” sözlerini özel olarak not ettim. Eğer Erdoğan ‘Risk görmüyorum, Türkiye’ye bir şey olmaz’ dese o zaman kaygılanırdım. İyi ki tehlikenin farkında olan bir Cumhurbaşkanımız var. Bu tür karanlık dönemlerde liderler, fırtınaların arasında istikameti gösteren “Deniz Feneri” gibidir. Yol gösterir.

İMAMOĞLU ANKARA’YA AÇILIYOR

Ekrem İmamoğlu
kendisine bir medya düzeni kurdu. İki TV kanalı ve bir gazete doğrudan olmak üzere beslediği TV kanalları ve sosyal medyadan yayın yapan gazetecileri var. Onlara Saraçhane Medyası deniliyor. Ekrem İmamoğlu şimdi Ankara medyası ile de temas kurmaya hazırlanıyor. 21 Eylül Pazartesi günü gazete ve televizyonların Ankara Temsilcileri ile kahvaltıda bir araya gelecek. Marriott Oteli’ndeki kahvaltı programı sabah 09.30’da başlayacak.

ANKARA’YA ALIŞIYOR

Ekrem İmamoğlu bu buluşmayı Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı sıfatıyla yapacak. Kahvaltıya iktidara yakın medya da davet edildi.İmamoğlu eğer ilk buluşmadan memnun kalırsa Ankara basını ile görüşmelerini sürdürmeyi düşünüyormuş.

Özgür Özel dikkat. Ekrem İmamoğlu giderek Ankara’ya alışıyor.

Yazarın Tüm Yazıları