Paylaş
Ali İhsan Yavuz kendisiyle barışık bir insan. Böyle olunca sohbet İstanbul seçimleriyle ilgili olarak üzerine yapışan, “Hiç bir şey olmasa bile bir şey oldu” sözü üzerine geliştirilen esprilerle başladı. Bir arkadaşımız, “Bu sözün patenti size ait” deyince Ali İhsan Yavuz, “Patentini almadım. O zaman vakit geçirmeden patentini almak için hemen müracaat edeyim” karşılığını verince kahkahalar patladı.
SEÇİM TARİHİ
Tabii hepimiz Ali İhsan Yavuz’un ağzından seçim tarihini alma peşindeydik. Ama o bizden daha sıkı çıktı. “Cumhurbaşkanı’mız henüz bir karar vermedi. Bize bir seçim tarihi söylemedi. Değerlendirme sürüyor” dedi.
18 HAZİRAN’IN ŞANSI
Ali İhsan Yavuz, “18 Haziran tarihi masadan kalkmış değil” dedi. 18 Haziran ihtimalinin şansının yüzde 30-40 olduğunu söyledi.
ÖNE ÇEKİLME GEREKÇELERİ
Ali İhsan Yavuz, seçim tarihini güncelleme tanımını tercih ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan ise, “Seçim tarihini öne çekebiliriz” diyor. Okulların 16 Haziran’da tatile girecek olması, hac mevsiminin başlaması, okulların tatile girmesiyle birlikte büyükşehirlerden Anadolu’ya gidişlerin başlaması gibi gerekçelerle seçimlerin öne çekilmesini istiyorlar.
14 MAYIS
14 Mayıs tarihi öne çıkıyor. Ama tekrar ifade edeyim. Erdoğan bir karar vermiş değil.
FESİH DEĞİL
Muhalefet 6 Nisan’dan sonraki bir tarihe destek vermeyeceğini açıkladı. Bu durumda geriye tek seçenek kalıyor. O da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim kararı alması. Ali İhsan Yavuz bunun fesih olmayacağını, çünkü Meclis’in yetkilerini kullanmaya devam edeceğini savunuyor.
ÜÇ SANDIK
Ali İhsan Yavuz’la sohbet ederken, CHP’nin başörtüsüyle ilgili randevu vermediği haberi geldi. Bunun üzerine, “İş referanduma gider mi?” diye sorduk. Ali İhsan Yavuz hedeflerinin 400 milletvekilinin üstünde bir sayıyla Meclis’ten geçmesi olduğunu söyledi. Ama referandumu gerektirecek bir sonuç çıkarsa, seçimlerle birlikte referandumu da yapmak gerektiğini belirtti. Bu durum üç sandık demektir.
ÜÇ DÖNEMLİKLER
AK Parti’de üç dönem kuralı var. Üç döneme takılan 42 milletvekili olduğunu söyledi. Ama Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu konuda bir karar vermediğini vurguladı. Ama milletvekili listelerinde önemli değişiklikler olacağı izlenimi edindim.
KILIÇDAROĞLU’NUN BAŞÖRTÜSÜYLE SINAVI
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu 3 Ekim gecesi evinden çektiği bir video ile başörtüsü konusunu gündeme getirmişti. Kılıçdaroğlu, bazı yaraların olduğunu, bu yaralardan birinin de başörtüsü konusu olduğunu, samimi bir helalleşme için bu yaraların kapatılması gerektiğini savunmuştu. “Ucu nereye varacaksa varsın, ben bu yarayı kapatmaya kararlıyım” diye konuşmuştu. Bu konuşmadan bir gün sonra CHP, başörtüsüyle ilgili kanun teklifini Meclis’e sunmuştu. Kılıçdaroğlu bu kez CHP grubunda kürsüye çıkarak, “Sarayın da samimiyet turnusolü bu. Bakalım onların tutumu ne olacak?” diye meydan okumuştu.
SAMİMİYET TESTİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan resti gördü. Reste rest dedi ve başörtüsüyle ilgili Anayasa değişikliği ile ortaya çıktı. Şimdi samimiyet testi Kılıçdaroğlu’nda. AK Parti, Anayasa değişikliğiyle ilgili partilerden ikinci kez randevu talep etti.
HDP randevu vermedi. CHP ile İYİ Parti de HDP’nin peşine takıldı. HDP, Anayasa Mahkemesi’ndeki kapatma davasını gerekçe gösterdi. Oysa HDP hakkında kapatma davası dün açılmadı. 21 Ekim 2021 tarihinde açıldı. CHP ve İYİ Parti ise Ali Mahir Başarır ve Lütfü Türkkan’ın dokunulmazlık dosyalarının komisyona indirilmesini gerekçe gösterdi. Randevu vermediler ama oylamada destek verip vermeyeceklerini henüz açıklamadılar. İYİ Parti’yi ayrı tutuyorum ama CHP ve HDP, hayır oyu vermek için gerekçe hazırlıyor gibi.
PAZARLIK KONUSU DEĞİL
Başörtüsü teklifinin sahibi olan AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin’le konuştum. Muhalefetin tavrını, başörtüsü konusunu siyasallaştırmak olarak nitelendirdi. “Başörtüsü bir pazarlık konusu değil” diye konuştu.
Özlem Zengin, randevu verilmemesi üzerine CHP yetkililerine, “Meclis’in gündemi hemen değişebiliyor. Ama başörtüsü meselesini anlık, günlük bir mesele olarak değil, asli bir mesele olarak görüyoruz. Türkiye’nin 40 yıllık bir meselesi” diyor. Özlem Zengin haklı.
KILIÇDAROĞLU’NUN VİDEOSU
Tekrar başa dönecek olursak. Başörtüsü konusunu Kılıçdaroğlu gündeme getirdi. Evinin mutfağında çektiği videoda samimi bir helalleşme olabilmesi için başörtüsü sorununun çözülmesi gerektiğini savundu. Bu işin Erdoğan’ın samimiyet testi olduğunu savundu. Geldiğimiz noktada Kılıçdaroğlu, Kılıçdaroğlu’na karşı. Çünkü iş ciddiye binince ipe un sermeye başladılar. Yarın Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nun bu videosunu seçim meydanlarında kullanmaz mı? “Hani bu işte samimiydin, niye kaçtın?” diye vurmaz mı?
Paylaş