×
Ama “Öncelik ekonomi” diye yazmayı uygun gördüm. Çünkü ekonomiyle ilgili beklenti yüksek. Pazar günü görevi devralan Mehmet Şimşek kolları sıvadı, çalışmaya başladı. Şimşek’in görevi devralırken yaptığı, “Türkiye’nin rasyonel bir zemine dönme dışında bir seçeneği kalmamıştır” çıkışı piyasalarda olumlu bir etki yaptı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz da görevi devralırken enflasyonla mücadeleye öncelik verileceğini söyledi.
EKONOMİ EKİBİ
Ekonomi güvene dayalı. Mehmet Şimşek ismiyle güven verildi. Gömleğin ilk düğmesi doğru iliklendi. Bundan sonra icraat zamanı. Ama yeni ekonomi yönetimine makul bir sürenin tanınması gerekiyor. Sadece Mehmet Şimşek değil, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Ticaret Bakanı Ömer Bolat da ekip çalışmasına uygun isimler.
ÇOCUĞUYLA GELDİ
Bu arada Merkez Bankası Başkanlığı’na atanması beklenen Hafize Gaye Erkan Ankara’ya geldi. ABD’de “Müthiş Türk kızı” olarak tanınan ve finans dünyasında başarılı birisi olarak tanınan Hafize Gaye Erkan Merkez Bankası’nın en genç başkanı olacak. Aynı zamanda ilk kadın başkanı olacak. Genç bir anne olan Hafize Hanım Ankara’ya eşi ve kucağında çocuğu ile birlikte geldi. ABD’de “Müthiş Türk kızı” olarak gösteriliyor ama Hafize Hanım bizim insanımız. Halkına tepeden bakan, Amerika’dan kurtarıcı olarak gelen bir profil değil. Bu ülkenin yetiştirdiği ve başarılarıyla dünyaca kabul görmüş bir değer.
MECLİS BAŞKANLIĞI’NA NUMAN KURTULMUŞ
Kabinenin tamamı değişti. Yeni kabine görevi devraldı. Bugün de yeni kabinenin ilk toplantısı yapılacak.
Şimdi sırada Meclis Başkanlığı seçimi var.
Erdoğan böylece yeni bir sınıfı siyasete taşımış oldu. AK Parti 21 yıldır iktidarda. Bu seçimlerde en çok karşılaşılan talep değişim oldu. Erdoğan AK Parti’nin 21 yıllık birikimini koruyarak, partiyi yeniliyor. Ancak kabinedeki değişim biraz farklı. İbni Haldun, “Coğrafya kaderdir” demiş ya, Meclis’te de milletvekili sayısı aynı şey. AK Parti’nin milletvekili sayısı açık ara farklı olsaydı kabinenin bir kısmının devam edeceği kesindi. Bir defa bakanlar başarısız olduğu için değişmedi. Seçimden sonra Erdoğan’a verilen raporda Meclis’te bıçak sırtı bir denge olduğu, muhalefetin yeni bir grup kurması durumunda komisyonlarda zorlanılacağı belirtildi. O nedenle milletvekili olan bakanlar istifa ettirilmedi.
BAKAN YILMAZ TUNÇ’LA
Cumhurbaşkanlığı’ndaki törene Yılmaz Tunç’la birlikte gittik. Araçta sohbet ettik. Hatta kabineyi konuştuk. En ufak bir şey hissettirmedi. Benim de “Siz bakan oldunuz mu?” diye sormak aklıma gelmedi. Kabine listesi açıklanıp Yılmaz Tunç’un Adalet Bakanı olduğunu görünce kendi halime güldüm. Ama onun için sevindim. Çünkü Yılmaz Tunç çok isabetli bir isim oldu.
CEVDET YILMAZ İÇİN DE DEMİŞTİ
Mehmet Şimşek ekonomi yönetimi için Cevdet Yılmaz’ı istediğinde Cumhurbaşkanı Erdoğan, “O bana lazım” demişti. Bir göreve gelmesini bekliyordum ama neresi olacağını bilmiyordum. Demek ki Erdoğan Cevdet Yılmaz’ı kendisine yardımcı olarak seçmiş.
MEHMET ŞİMŞEK BİR MARKA
YAZININ başlığını Mehmet Şimşek bir marka koydum ama o aslında uluslararası bir marka. Ekonomi yönetimini üstlenmesi dahi ulusal ve uluslararası piyasalar açısından önemli bir referans oldu. Mehmet Şimşek’le sohbet etme, onu yakından tanıma imkânım oldu. Türkiye için bir kazanç. Mehmet Şimşek’in ilk mesajı piyasalar tarafından çok olumlu karşılandı. Gömleğin ilk düğmesi doğru iliklenmiş oldu. Şimşek, “Türkiye’nin rasyonel bir zemine dönmek dışında bir seçeneği kalmamıştır” diyerek piyasaların beklediği mesajı verdi.
Hazine ve Maliye Bakanlığı görevini devreden
Yeni milletvekilleri eşleri, çocukları ve yakınlarıyla gelmişti. Bir kısmı localardan izledi yemin törenini, bir kısmı ise kulislere kadar indi. Kulislerde bol bol fotoğraf çektirildi. Birçok yeni milletvekili ile tanıştım. Eski dönemden devam edenler vardı ama Meclis’in büyük çoğunluğu yenilenmişti. Yıllarca gazeteci olarak Meclis kulislerinde haber takip ettiğimiz, CNN Türk ekranlarında program yaptığımız Hulki Cevizoğlu, kulislerde bu kez milletvekili sıfatıyla yer alıyordu. Meclis bahçesinde sohbet edip tebrik ettik.
MECLİS’TEN İZLENİMLER
Meclis’e girdiğimde önce basın locasından Genel Kurul salonunu izledim. Ali Babacan locada kendine yer bulmaya çalışıyordu. Diplomatların bulunduğu loca dolmuştu.
Şık bir şey oldu. AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin grupları ziyaret ederek tebrik etti, hepsiyle tokalaştı. CHP’li Bülent Tezcan da aynı şekilde grup sıralarını dolaşarak kutladı. Kardeşi İYİ Parti milletvekili Ayyüce Türkeş yemin ettikten sonra Tuğrul Türkeş’in alkışlaması da yine zarif bir davranıştı. Bunlar Meclis’te görmeyi arzu ettiğimiz hareketlerdi.
ERDOĞAN’I TEBRİK
Ben Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geleceği sırada giriş koridorunun olduğu bölüme inmiştim. Erdoğan yine kalabalık bir heyetle giriş yaptı. Selamlaştık, hayırlı olsun dedik. Erdoğan’da öyle zafer kazanmış bir kumandan havası yoktu. Daha çok nerede kalmıştık modundaydı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın locada yerini aldığı sırada Meclis ayağa kalktı. Peki kim kalkmadı? Kemal Kılıçdaroğlu. Yenilgiyi hazmedememiş. Zaten seçimle ilgili değerlendirmesinde herkesi suçluyor, bir tek kendini suçlamıyor. “Kaybettim” diyemiyor. Siyasette centilmen olmak lazım. Muharrem İnce rakibini kutlamıştı. Seçilmiş Cumhurbaşkanına karşı ayağa kalkmamak Kılıçdaroğlu’na yakışmadı. “Erdoğan seçim kampanyasında beni terörist gösterdi” diyormuş.
KANDİL’E SÖYLE
AK Parti MYK’da Numan Kurtulmuş, komisyonlardaki kritik denge nedeniyle milletvekillerinin istifa ettirilmemesi yönünde bir değerlendirme yapmıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan da, “En fazla 2-3 kişi olur” demişti. Bunun üzerine en az 3 en fazla 4 bakanın kabinede yer alacağı düşünülmüştü. Hatta benim de isimlerini yazdığım bakanların devam edeceği kanaati oluşmuştu. Cumhurbaşkanı kabine toplantısında bakanlara yaptıkları çalışmalardan dolayı teşekkür etmiş, “Meclis’te komisyonlardaki kritik riskten dolayı milletvekillerinin istifası söz konusu olmayacak. Yeni arkadaşlarla çalışmaya devam edeceğiz” demiş.
BAKAN NASIL ANLAMIŞ
Milletvekilleri bu konuşmayı hiçbir bakanın yeni kabinede yer almayacağı şeklinde değerlendirmiş. Cumhurbaşkanı yeni kabine kurup onlarla devam edecek diye düşünmüşler. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, siyasi tecrübesine yakışan bir konuşma yapmış. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a şimdiye kadar verdiği görevler nedeniyle teşekkür etmiş.
Kabine ile ilgili yayınlanan listelere itibar etmeyin. Çünkü Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan başka kimse bilmiyor. Erdoğan da görüşmeler yapıyor, istişarelerde bulunuyor. Belli ki sonunda bir karar verecek. Yepyeni bir kabine olacak. Eski bakanlardan hiçbiri yeni kabinede yer almayacak diyen de var, son anda birkaç ismi kabineye alır diyen de.
YENİ SİYASİ KADRO
Önce AK Parti kulislerindeki havayı aktarayım. Erdoğan, üç dönem kuralını uygulayıp milletvekillerinin yüzde 65’ini yenilemişti. Kabinenin de yeni isimlerden kurulacağı ortaya çıktı. Bu durumda Erdoğan 21 yılın ardından partisini yeniliyor. Yeni bir siyasi kadro ile yoluna devam ediyor. Aynen 3 Kasım 2002 seçimlerinden sonra olduğu gibi Türkiye’nin önüne yeni bir siyasi kadro çıkarıyor, yeni bir siyaset geliştiriyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kökü mazide ati” sözünü çok sever. AK Parti’nin kökü mazide kalıyor ama yeni kadrolarla geleceğe yürüyor. Erdoğan bu yenilikleri yaparak 21 yıldır seçimleri kazanıyor. O nedenle Erdoğan’ı izlemekte yarar var.
EKONOMİ YÖNETİMİ MEHMET ŞİMŞEK’TE
Bu
Hatta işi gücü CHP’yi yönetmek olan bazı gazeteciler Kılıçdaroğlu’na istifa etmesi yönünde çağrılar yapmıştı.
Muhalif kesimin ilginç bir huyu var. Türkiye’yi cumhurbaşkanı olarak önerdikleri isimleri, hesapları değişince bir anda tu kaka ilan ediyorlar. Kemal Kılıçdaroğlu 28 Mayıs günü umuttu, 29 Mayıs günü ise istifasını istediler.
LİNÇ KAMPANYASI
Kılıçdaroğlu yine şanslı. Linç kampanyası başlatmadılar. Meral Akşener’e, Muharrem İnce’ye, Sinan Oğan’a karşı yürüttükleri linç kampanyasını hatırlayınca Kılıçdaroğlu haline şükretsin. Ama bu işin garantisi yok. Eğer Ekrem İmamoğlu’nun önünü kapatırsa Kılıçdaroğlu da linçten nasibini alır.
TEK ADAM KİMMİŞ
Ha bu arada seçimleri kaybettiği halde Kılıçdaroğlu’nun istifa etmemesi normal mi? Tek adam dedikleri, diktatör olarak ilan ettikleri Erdoğan ilk turda yüzde 0.5 oranında oy alamadığı için milletin kararı baş üstüne diyerek ikinci tura hazırlandı. Erdoğan her girdiği seçimlerde açık fark arayla kazandığı, yüzde 50’nin altına düşmediği halde tek adam, şimdiye kadar girdiği hiçbir seçimi kazanamadığı halde istifa etmeyen Kılıçdaroğlu, “Demokrat dede”. Kılıçdaroğlu değil miydi kaybeden çekilsin, kazanan gelsin diyen? Kılıçdaroğlu değil miydi ciddi bir katkım olmazsa koltuğa yapışmam bırakırım, diyen.
Gerçi bunlar 27 Mayıs darbesine de devrim demişlerdi. Bunlarda darbe yapan, devrimci koltuğuna yapışan “demokrat dede”, demokrasinin ürünü olan Menderes ve Erdoğan ise diktatör!
KILIÇDAROĞLU’NUN
Millet İttifakı’nın devam edip etmeyeceği konusunda net konuşmadı. CHP Genel Merkezi’nde yapılan 6’lı Masa toplantısından ise fotoğraf verilmedi. Seçim sabahı Ekrem İmamoğlu, CHP genel başkan adaylığına soyunduğu mesajını veren tweet’ini attı.
İki sorunun peşine düştüm.
1- Ekrem İmamoğlu, 24 saat geçmeden bu çıkışı neden yaptı?
2- Meral Akşener ile Ekrem İmamoğlu birlikte mi hareket ediyor?
YENİ BRÜTÜS MÜ
Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu için, “Aramızda baba oğul ilişkisi var” demişti. “Evladım Ekrem” diye seslenmişti. Siyasette yeni bir Brütüs olayı mı yaşanıyor? Kılıçdaroğlu, “Evladım Ekrem” tarafından sırtından mı hançerleniyor, diye düşündüm. Ekrem İmamoğlu, Kemal Kılıçdaroğlu’nun Brütüs’ü mü olacak diye baktım.
SİYASİ YASAK MI GELİYOR
Ekrem İmamoğlu
CHP kulislerinden edindiğim bilgileri paylaşmak istiyorum.
İSTİFALARI KABUL ETMEDİ
Seçim gecesi genel başkan yardımcıları Kılıçdaroğlu’na, istifalarını sunmak istemişler. Kılıçdaroğlu, “İstifa için erken. Birlikte hareket ederiz” demiş. Böylece istifaları durdurmuş. Kılıçdaroğlu partisinin yetkili kurullarını toplayacak. Önce MYK toplantısı yapılacak. Ardından Parti Meclisi toplanacak.
ECEVİT’TEN BAŞARILI
CHP yönetimi Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığını tartışmaya açmamaya çalışıyor. “Kılıçdaroğlu, başarısız değil, tam aksine başarılı. CHP adayı olarak yüzde 48 oranında oy aldı. 1977 seçimlerinde yüzde 42 oy alan Ecevit’ten dahi yüksek oyu almayı başardı” tezini savunuyorlar. Ecevit yüzde 42 oyu sadece CHP olarak almıştı. Kılıçdaroğlu’nun aldığı oyun içinde İYİ Parti’nin, HDP’nin, 6’lı İttifak’ın üyesi Saadet, DEVA, Gelecek ve Demokrat Parti ile Ümit Özdağ’ın oyları var. Ecevit yüzde 42 oy aldıktan sonra hükümet kurmuştu. O nedenle kıyaslanmaz. CHP yüzde 48 oy almadı, yüzde 25 oy alabildi. Ama bu Kılıçdaroğlu ekibinin eğilimini yansıtması açısından ilginçti.
İSTİFA ETMEYECEK
Kılıçdaroğlu, istifa etmeyecek. Seçim gecesi yaptığı konuşmada “Yürüyüşümüz sürüyor. Ayaktayız ve buradayız” diyerek istifa etmeyeceği sinyalini vermişti. Seçimi kaybeden değil, zafer kazanmış bir lider gibi konuşmuştu.
KURULTAYA GİDECEK
“İlk turda kıl payı ile kazansaydınız... Muhalefetin lafı bitmezdi. İkinci turda açık ara farkla kazanırsanız hem içeriye hem dışarıya önemli bir mesaj olacağını düşünüyorum” demiştim. Cumhurbaşkanı Erdoğan da, “İnşallah. Ben de öyle düşünüyorum” diye karşılık vermişti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ikinci tur seçimleri 5 puan farkla kazanarak önümüzdeki 5 yıla güçlü bir başlangıç yaptı. İçeriye ve dışarıya demokratik bir balans ayarı yaptı.
ADAM FARKLI KAZANDI
2018 seçimlerinde hani Muharrem İnce, “Adam kazandı” demişti ya, bu seçimler için “Adam eze eze kazandı” demek daha doğru olur.
Erdoğan yeni bir seçim zaferini kazandı, Kılıçdaroğlu yeni bir seçim hezimeti yaşadı.
Erdoğan yine kendisini destekleyen milyonlarla zafer şarkılarını söyledi, Kılıçdaroğlu yine muhalif seçmene hüsran yaşattı.
Erdoğan, 14 Ağustos 2014 seçimlerini yüzde 51.79 oyla kazanmıştı.
Ekmeleddin İhsanoğlu