Yasemin'ce

Yasemin BORAN
Haberin Devamı

Türkiye değişiyor

Yıldızlar Türkiye’nin değişeceğini söylüyor

Türkiye, bugüne kadar hiçbir felaketten böylesine büyük boyutlarda etkilenmedi. Çünkü, şimdiye kadar bütün Türkiye'yi içine alan bir bölgede böylesi bir felaket meydana gelmedi.

Felaketin meydana geldiği bölgeye şöyle bir göz atacak olursak, sanayiden turizme, askerden öğrenciye kadar her kesimden insanın buluştuğu bir merkez, Marmara Bölgesi.

Bölgenin yerlisinden başka Türkiye'nin çeşitli yerlerinden gelip mühendis, işçi, komutan, asker, öğrenci olarak yaşayan pek çok insan var. Bir de bu bölgenin turizm beldesi olduğunu düşünecek olursanız felaketin boyutlarını daha iyi anlayabiliyoruz. Üstelik yazın tam ortasında, yurt dışındaki öğrencilerden çeşitli kentlerde yaşayan insanların yazlıklarına gelmiş olduklarını ve onların da misafirlerini hesaba kattığınızda gerisini varın siz düşünün...

Aslında şimdi tam da düşünme zamanı. Çünkü Türkiye'nin yüreği yandı. Çocuklar, anneler, kardeşler, babalar, amcalar, dedeler... Kısacası hepimizin kanı, canı, bir hısımı, arkadaşı orada kaybolup gitti. Canımızdan can gitti.

Şimdi ne olacak? Canından can kopmuş bunca insan düşünmeyecek mi? Bütün bunların tekrar yaşanmaması için ne yapmak gerektiğini bilmeyecek mi?

Elbette düşünecek. Rehavet içinde uyuduğu uzun süren uykusundan uyanacak.

Çünkü, bu felaket sadece yöre halkının felaketi değil. Bu tüm Türkiye'nin felaketi.

Bazı yazarlar ‘‘hiçbir şey değişmez’’ diyorlar. ‘‘Yarın her şey unutulur gider. Yine eski hamam, eski tas olur. Bu düzen bunun üzerine kurulmuş.’’ diyorlar.

Ben de bunun üzerine bir astrolojik inceleme yaptım. Bizzat gidip tek tek felaket bölgelerini gezip dolaştıktan, sokakta kalmış insanlarla konuştuktan sonra oturup Türkiye'nin astrolojik doğum haritasını çıkarttım ve incelemeye koyuldum. Ve hiç de denildiği gibi olmadığını gördüm. Yani değişeceğini. Hem de çok köklü ve büyük değişimler yapabilme potansiyeli olduğunu gördüm.

ASTROLOJİK AÇIDAN DEĞİŞİM

Türkiye'nin burcu Akrep, yükselen burcu ise, Yengeç. Yükselen burcun bulunduğu birinci ev, astrolojik açıdan ‘‘halkı’’ sembolize ediyor. Ve burada bir de ‘‘Pluton’’ duruyor. Yeraltını, yanardağları, doğumu ve ölümü sembolize eden Pluton, var edici ve yok edici bir güç. Ve bütün bunlar Türiye'de yaşayan halkın sahip olduğu özelliklere işaret ediyor.

Yükselen Yengeç, halkın Yengeç burcu gibi davrandığını gösteriyor. Yani, acıma duyguları çok kuvvetli, şevkatli ve duygusal bir halk.

Kolay kolay baş kaldırmayan, içten içe kırılıp kabuğuna çekilen, baskılar, talihsizlikler ve zor durumlar karşısında sabır ve dirayetle davranan bir tavırlanış veriyor, Yengeç Burcu.

Bir Koç gibi öne atılmak ve savaşmak yerine sessizliği tercih ediyor ve sabırla gelişmeleri izliyor. Açıkçası tahammül gücü yüksek.

Ancak, burada duran Pluton bu halkın aynı zamanda ‘‘değiştirme’’ potansiyeline sahip olduğunu gösteriyor. Fakat, Pluton hiçbir zaman ‘‘Mars’’ gibi bir etkiye sahip değil. Yani olaylar karşısında öyle hemen atılmaz, ileri çıkıp savaşmaz.

Pluton, hissedilmeyecek derecede yavaş hareket eder. Tıpkı bir yanardağ gibi. İçten içe kaynar ve dışarıdan hiçbir şey anlayamazsınız. Sonra bir gün lavlarını fışkırtmaya başlar. İşte o dakikada yapılacak hiçbir şey yoktur. Yanardağ harekete geçmiştir.

Pluton etkisi de aynı böyledir. Bir kez harekete geçtikten sonra öylesine köklü ve büyük değişimler yaratır ki, bu değişimi durduramaz, direnemezsiniz. Şayet direnecek olursanız, o zaman işler iyice sarpa sarar ve değişim çok daha sancılı bir hal alır. Böyle bir durumda yapılacak en iyi şey, bu değişime uyum göstermektir, o kadar.

Yazarın Tüm Yazıları