Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Almanya Başbakanı Scholz ortak basın toplantısı düzenledi
İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:
Sizleri en kalbi duygularımla, saygımla selamlıyorum. Sayın şansölye ve ekibine bir kere daha hoş geldiniz diyorum. İki ülke arasındaki dostluk anlaşmasının 100. yıldönümü. NATO müttefikimiz Almanya ile her alanda yoğun ilişkilere sahibiz.
Bu ilişkilerin lokomotifi beşeri bağlarımız ve ortak menfaatlerimizdir. Almanya'da nüfusu 3,5 milyonu geçen Türk toplumu yaşıyor. Her yıl ülkemizi 6 milyonun aşkın Alman turist ziyaret ediyor. Tabii biz bu sayının daha da artmasını temenni ediyoruz.
İkili ticaretimiz 50 milyar dolara ulaştı, hedefimiz 60 milyar dolara ulaşmak. Şansölye Scholz'la üzerinde durduğumuz önemli konu başlıklarından biri de savunma sanayii alanındaki iş birliğimizdi. Savunma sanayii ürünlerinin tedariki bağlamında geçmişte yaşanan bazı sıkıntıları artık geride bırakarak işbirliğimizi geliştirmeyi arzu ediyoruz. Bu konuda değerli dostum Scholz'un gayretlerini takdirle karşıladığımızı bugün bir kez daha ifade etmek istiyorum.
Görüşmelerimizin gündeminde Almanya'daki Türk toplumu da tabiatıyla yer aldı. İslam düşmanı ve yabancı karşıtı aşırı sağcı akımlar Avrupa'da yükseliyor. Birçok ülkede iktidar ortağı olacak güce ulaşan akımlar bilhassa yurt dışında yaşayan kardeşlerimizi de tedirgin ediyor. Alman hükümetinin izlediği birleştirici tutum üzerinde özellikle durduk. Almanya'nın kamu güvenliği bakımından da ciddi tehdit teşkil eden PKK ve FETÖ başta olmak üzere terör örgütleriyle ortak mücadelenin önemini ve birlikte terörle mücadele kararlılığına ulaştık.
"GAZZE'DE KALICI ATEŞKES SAĞLANMALI"
İsrail'in Gazze ve Filistin topraklarında uyguladığı soykırım ve Lübnan'daki saldırıları ele aldığımız bir diğer önemli bir başlıktı. Bölgede yaşanan insanlık dramı devam ediyor. Daha önce de defalarca ifade ettiğim üzere acilen kalıcı ateşkesin sağlanması insani yardımların ulaştırılması ve İsrail üzerindeki gerekli baskının oluşturulması için uluslararası toplum olarak elimizde elinden geleni yapmamız şart. Filistin ve Lübnan'daki katliamlar devam ettikçe bölgemizin ve ötesinin huzur bulması mümkün değildir. 50 bini aşkın şu anda insan bölgede öldürülmüş vaziyette. Vicdan ve basiret sahibi tüm siyasi aktörlerin artık inisiyatif almasını İsrail'in saldırgan politikalarına dur demesini bekliyoruz. Türkiye olarak ilk günden beri ortaya koyduğumuz vicdanlı duruşu bundan sonra da devam ettireceğiz.
ALMANYA BAŞBAKANI'NDAN AÇIKLAMA
Almanya Başbakanı Olaf Scholz'un açıklamalarından satır başları:
Bu yıl dostluk anlaşmasının 100. yıl dönümünü kutluyoruz.
7 Ekim'deki Hamas'ın saldırısı korkunç bir suçtu. Gazze'nin insanlarını felakete sürükledi. Ateşkes bu çatışmanın yayılmasını engellemek için şarttır. Her ülkenin kendini savunma hakkı var.
Türk- Alman ilişkilerini de ele aldık. Çok yönlü ilişkilere sahibiz. Göç ve mülteciler konusunda Türkiye çaba harcıyor.
Ekonomik ilişkilerimiz çok iyi gelişiyor.
SORU- CEVAP
Cumhurbaşkanı Erdoğan: 50 bini aşkın insanın öldürüldüğü bir katliam söz konusu. Bütün bu insanların öldürülmesi konusunda başta Güney Afrika olmak üzere Lahey Adalet Divanı'na onların müracaatıyla başlayan süreci biz de dahil olmak üzere birçok dünya ülkesi Lahey Adalet Divanı'na bu müracaatı onlarda tazelemiştir, zenginleştirmiştir. Bu ülkelerden bir tanesi de biziz. Çünkü 50 bin insanın öldürülmesi 100 bine aşkın insanın yaralı halde olması herhalde 'F-35'lerle iyi vurdunuz, iyi yaptınız' dedirtmez. Bunlara siz nereye gidiyorsunuz dedirtir.
İsrail Dışişleri Bakanı'nın şahsımla ilgili yaptığı açıklamayı da bir takip ederseniz onu şöyle bir öğrenirseniz herhalde niçin Türkiye'nin Cumhurbaşkanı'na İsrail Dışişleri Bakanı bu şekilde saldırdı veya saldırıyor. Bunun hesabını sorusunu siz de sorarsınız. Ben de sizlerden bunu bekliyorum.
SURİYELİ MÜLTECİLER
Erdoğan: Şunu açık ve net söylememde fayda var. Suriye'den ilk etapta bize 4 milyon civarında mülteci geldi. Şu anda da 3 buçuk milyon civarında Suriyeli mülteci ülkemizde. Kapımız onlara hep açık olmuştur, açıktır. Lübnan'dan da ülkemize gelenler olursa biz onlara da kapımızı açık tuttuk. Lübnan'da Türkmenler de var. Kapımız onlara açık.
Scholz: Göç konusundaki iş birliği için teşekkür ediyorum. Suç işlemiş kişiler geri gönderilmeli.
İsrail, kendini savunma hakkına sahip. Biz her zaman insani yardım için çaba harcadık Gazze'ye. İkili devlet çözümü ve ateşkes için çaba harcamak durumundayız. Almanya soykırımın olduğuna dair iddiaların arkasında durmuyor. Tabiki acılar paylaşılıyor. Burada yasal bir tutum var. Almanya'nın yasal tutumu ortada.
İSLAMOFOBİ
Erdoğan: Ağırlıklı olarak Avrupa'da maalesef İslam düşmanlığı yaygın bir şekilde devam ediyor. Almanya'da İslam düşmanlığı devem ederken başını PKK ve FETÖ çekiyor. Bu terör örgütlerine karşı ortak mücadeleyi sürdürelim kararını birlikte verdik.
Scholz: Çoğulcu bir demokraside ortak bir gelecek başarılabilir. Almanya'da din özgürlüğü önemli. PKK'nın işlediği suçlar için de önemli bir mücadele içinde Almanya.
Almanya'nın İsrail'e karşı bir sorumluluğu var. Bizim sebep olduğumuz acılar nedeniyle.
"BATI ZİL TAKIP OYNUYOR"
Erdoğan: İsrail'in Netanyahu'nun kafa yapısında bu savaşı belli bir dairede tutmak değil, yayma anlayışı var. İsrail'in elindeki imkanlar fazla. Şu anda F-35'leri de kullanma noktasına geldi. Öbür tarafta roket füze bütün bu imkanlar şu anda İsrail'in elinde var ve bunlarla birlikte ne yapıyor? Bir yayılma periyoduna giriyor ve bu yayılma periyodunda da işte önce Gazze'de başlayan bu savaş sonunda nereye yayıldı? Lübnan'a kadar yayıldı. Batı zil takıp oynuyor.
Scholz: İnsani yardım her yere ulaşmalı. Almanya en çok insani yardım yapan ülkelerden biri.