Televizyon kanalının sahibine söyleyelim, rektör ekrana çıkmasın

SANIRIM iki yaz önceydi... Malatya Eğitim Vakfı (MEV) Başkanı Şaban Taçyıldız öncülük etmiş, bazı okul açılış ve temel atma törenleri için Malatya’ya gitmiştik. Temeli atılanlardan eğitim kurumlarından biri de Turan Tuna ile Naci Ekşi’nin Arapgir ilçesinde yaptıracağı İnönü Üniversitesi’ne bağlı meslek yüksek okuluydu.

İstanbul’un Eminönü ilçesinin Malatyalı Belediye Başkanı Nevzat Er, avukatlık günlerinden arkadaşı dönemin AKP Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı’yı da davet etmişti. Bugünün Başbakan Yardımcısı Hayati Yazıcı da temel atma töreninde vardı.

İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Fatih Hilmioğlu, karşısında Yazıcı gibi önemli ismi görünce yüklendikçe yüklendi. Prof. Hilmioğlu’nun sıkıntılarından biri, üniversiteye kadro verilmemesiydi.

Malatyalı işadamları Prof. Hilmioğlu’nun tavrına bozuldu: "Hayati Yazıcı olayın muhatabı değil. Rektör, konuğumuza ayıp etti."

Törenden sonra Çalık Grubu’nun Avrupa’nın da dev kuruluşlarından olan denim üretim tesislerine gittik. Bazı işadamları Prof. Hilmioğlu’yla ilgili eleştirilerini gündeme getirip, Ahmet Çalık’a dert yandı: "Rektör Bey’i Malatya’daki ER TV çok destekliyor. Bu kanalın sahibine söylesek de Rektör Bey’i artık ekrana çıkarmasa."

İşadamlarının sözünü ettiği ER TV’nin sahibi Ahmet Çalık’tı. Çalık’a baktım, gülümsedi: "Sahibini bilmiyorum ama eleştirilerinizi iletelim."

Çalık Grubu ER TV’yi kurucu patronundan satın almış, adını değiştirmemiş. Yönetim Kurulu Başkanlığı’na da Şenol Erdoğan’ı oturtmuş. Ahmet Çalık, ER TV’yi aldığından beri kapısından girmemiş.

Malatya ER TV’de küçük de olsa medya deneyimi yaşayan Çalık Holding, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nun (TMSF) açtığı Sabah-ATV ihalesinde 1.1 milyar dolarlık muhammen bedeli teklif edip, "tek alıcı" olarak sahneye çıktı.

Çalık Grubu, "tek alıcı"lı ihaleyle "medyada yeni büyük patronlardan biri" olmaya soyunmasıyla anında şimşekleri üzerine çekti. Çünkü, Çalık Holding’in tepe yönetiminde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın damadı Berat Albayrak vardı.

Başta CHP olmak üzere, ihaleye karşı çıkanlar, "AKP, kendi medyasını yaratıyor" eleştirisini ortaya attı. Bu tartışmalar arasında, "Ahmet Çalık, ER TV binasından bir gün bile içeri girmedi" ayrıntısını hatırladım...

TMSF, ihaleyi Fon Kurulu’nda görüşüp kararını bugün-yarın açıklayacak...

Eğer Çalık Grubu, istediği sonuca ulaşırsa, ER TV’deki "yönetim modeli"nin bir benzerini Sabah-ATV Grubu’nda oluşturabilir mi?

Direksiyonda Başbakan damadı varken "objektif yayıncılık" imajı yaratılır mı?

Göreceğiz...

Çin’de fatura ve fiş alan kazıyıp kazanıyor

İLK haberlerden birini Hürriyet’ten Çiğdem Toker yaptı: "Vergi iadesinin yerini Çin’deki gibi ’kazı-kazan’ alacak."

Sonra Prof. Şükrü Kızılot, vergi iadesinin kalkmasıyla birlikte fiş-fatura alımının hızla düştüğüne dikkat çekip, ısrar etti: "Fatura-fiş istemeyi cazip kılmak için Çin’deki gibi ’kazı-kazan’a geçelim."

Azuhan Doğan Yalçındağ
başkanlığındaki Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği’nin (TÜSİAD) Pekin çıkarması sırasında Cengiz Turhan, Başak Solmaz ve Fikri Türkel’le birlikte bir restoranda öğlen yemeği yedik.

Yemek bitiminde hesap geldi, o gün bize rehberlik eden Çinli hanım faturayı kaptı, kazımaya başladı: "Hay Allah yine birşey çıkmadı..."

Çin’de "kazı-kazan" sistemi oldukça benimsenmiş... Bizde de "kazı-kazan" numarası olsa, herkes fatura-fiş peşinde koşar sanırım...

1 milyar dolarlık pırlantanın 17 milyon doları kayıtlı gelmiş

GEÇENLERDE Nurteks’in patronu İbrahim Nalbant ve eşiyle birlikte Kemal-Günseli Ocakoğlu çiftinin Alkent 2000’deki evine konuk olduk. Komşularını anlatırken, ilk sıralara Altınbaş Ailesi’ni koydular. İbrahim Nalbant, Altınbaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı İmam Altınbaş’ı aradı. O da çıkıp geldi.

İmam Altınbaş gelince konu altın sektörüne kaydı. Altınbaş, İstanbul Maden ve Metal İhracatçıları Birlikleri (İMMİB) ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Kuyumculuk Sektör Meclisi’nde Başkanvekili: "Kayıtlara göre, geçen yıl Türkiye’ye 17 milyon dolarlık pırlanta ithal edilmiş. Oysa 1 milyar dolarlık pırlanta geldiğini herkes biliyor. Pırlantayı kayıtdışılığa iten yüzde 20’lik özel tüketim vergisi (ÖTV)."

Altınbaş
, Türkiye’nin işlenmiş altın, mücevher ihracatı konusunda dünya liginde İtalya’yla yarıştığına dikkat çekti: "Pırlantada vergi düşük diye çok eleştirildi. Hükümet ÖTV’yi yüzde 6.7’den 20’ye çıkardı. Yüksek vergi pırlanta girişini kayıt dışına itti. İşlenmemiş pırlanta üzerindeki vergi yükü kalksa veya azalsa, İtalya ile daha rahat rekabet edebiliriz."

Sorun ihracatta fiyat tutturmaksa, pırlantayı işleyip, yurt dışına satınca vergi avantajından yararlanmak mümkün değil mi? Altınbaş yanıtladı: "Pırlantada iç pazar satışının yüzde 60-70’i turiste. Yani içerdeki fiyatı rahatlatacak adım gerekiyor."

Altınbaş, yanıtı verip ekledi: "Bunları sektörümüz adına söylüyorum."

1 milyar dolarlık pırlantanın 17 milyon doları kayda girebiliyorsa, üzerinde iyi düşünmek gerek...
Yazarın Tüm Yazıları