Paylaş
Sürdürülebilir ilişkiler kuran bir marka olmak için; hizmet sunduğumuz insanların veya kurumların hayatlarında devamlı ve anlamlı bir şekilde fark yaratmamız gerekiyor. CX – Customer Experience yani müşteri deneyimi kavramı artık yerini HX – Human Experience İnsancıl Deneyime bırakıyor. Günümüzde HX deneyimi, bir markanın gerçek değerini belirliyor. Özellikle Covid-19 sürecinde birçok şirketin pazarlama faaliyetleri artık bu yeni strateji üzerine inşa ediliyor. H2H (Human to Human) yani insan odaklı pazarlama daha çok öne çıkıyor.
Clubhouse’da HX için çok doğru bir mecra. İnsancıl deneyimi odak noktası yapan kurumlar bu platformda yakın dönemde çok daha fazla etkinlik yapacak gibi görünüyor.
Silikon Vadisi’nde son dönemde yıldızı en çok parlayan uygulamalarından biri olan Clubhouse; pazarlama profesyonelleri için adeta aranılan taze kan oldu. Bu yeni sosyal ağda yazılı iletişim yok, önemli olan konuşmak ve dinlemek. Pandemi döneminde de en çok buna ihtiyacımız var sanırım… Yaklaşık bir buçuk yıldır kitleler halinde sohbet edemedik, bir araya gelemedik. Clubhouse bize sosyal mesafe endişesi taşımadan keyifle sohbet edebileceğimiz huzurlu bir ortam sundu. Biz de aylar süren suskunluk sonrası adeta buraya akın ettik.
Değerli içerik üreticileri, bu mecrada daha da öne çıkacak, Clubhouse gerçek anlamda değer üreten, söyleyecek sözü olan kendi influencer’ ını oluşturacak. Bugünlerde Clubhouse’da bir derginin sohbet odalarında keyifli tartışmalar yapılıyor. Basın kuruluşları, bu mecrayı alternatif bir kanal olarak kullanmaya başladı bile…
Twitter ve Facebook, Clubhouse ile benzer formata sahip sesli sohbet odası kavramını hayatımıza sokmaya hazırlanıyor. Ancak burada şunun altını çizmek isterim.
2020’de Türkiye’de dijital pazarlamada harcanan bütçe hacmi yaklaşık 700 Milyon dolar olarak gerçekleşti. Küresel hacim ise 350 Milyar dolar dolayında idi. Türkiye, dijital pazarlamada tüm dünyada harcanan bütçenin %0,2’sini yani 1.000’de 2’sini temsil ediyor. Dijital pazarlamaya yönelik harcamalar pandemi nedeniyle inanılmaz bir boyuta geldi. Bu pastadan yakın dönemde Clubhouse’da payını alacak gibi görünüyor. Clubhouse’ın ülkemizde 125.000 kullanıcısı var. Bu rakamın hızlı artacağını öngörüyorum. ABD'nin haricinde dünyada bu uygulamayı en çok kullanan ilk 5 ülke arasında olmamız beni geleceğe dair umutlandırıyor.
Pazarlama Dünyasına Taze Kan
Öte yandan Clubhouse’da, yayını kaydetmek mümkün değil. Kısaca “Clubhouse’da olan, Clubhouse’da kalıyor” gibi görünse de markalar nezrinde bu durum farklı. Çünkü gerek linkedin gerek İnstagram ve Facebook gibi mecralar üzerinden etkileşimin sağlanması mümkün.
Görünen o ki; yakında basın mensuplarına, “X firma Clubhouse etkinliğinde Y konusunu masaya yatırdı ve çözüm önerilerini şöyle sıraladı” şeklinde basın bültenleri gönderilmeye başlanacak.
Dinamikliğini kaybeden Facebook, artık yavaş yavaş irrite olduğumuz Instagram, endişe ile yaklaştığımız Twitter’a alternatif olan Clubhouse pazarlama dünyası için yepyeni bir heyecan. Markalar açısından önemli bir veri kaynağı potansiyeli olan bu platformda başarılı olmak için değerli içerik oluşturmak ve üretilen bu içeriği bir değere dönüştürmek gerekiyor. Henüz bir reklam modelinin olmadığı Clubhouse’da davası olan, samimi markalar yer edinecek. Gelecekte sohbet odalarına sponsorlukların daha çok artacağını ve kurumsal firmaların bu mecrada etkinliklerini artıracağını tahmin ediyorum. Ancak klasik bildiğimiz sponsorlular yerine Clubhouse’da içeriğe entegre edilebilecek “doğal” sponsorluların daha etkili olacağı kanaatindeyim.
Open Room, Social Room ve Closed Room olmak üzere üç farklı kategoride odaların yer aldığı uygulamada; Social Room’a sadece odayı açan kullanıcıların takip ettiği kişiler dinleyici olarak katılabiliyor. Closed Room ise odayı açanın tek tek seçerek belirlediği kişilerin odaya girişine imkân tanıyor.
Discord’un altyapısını kullanan Clubhouse’un ses kalitesi ise oldukça iyi.
Peki şirketiniz için Clubhouse’ı nasıl kullanabilirsiniz?
İşte yanıtı:
Profilinizde bir izleyici kitlesi oluşturduysanız veya kurumunuzun adıyla bir Club sayfanız varsa şirket faaliyetlerinizi ve güncellemelerinizi paylaşmak için odalar oluşturabilir; sektörden konuklar ağırlayarak canlı yayınlar yapabilirsiniz.
Tüm bunlara ek olarak influencer marketing kapsamında kendi izleyici kitlesine sahip profiller ile iş birliği içerisinde olabilirsiniz.
Facebook, Instagram ve TikTok ile karşılaştırıldığında, erişimin sınırlı olması nedeniyle Clubhouse, özellikle premium ve niş markalar için de birçok fırsatı bünyesinde barındırıyor.
Bu yeni dünyada Havayolları şirketleri veya uluslararası zincir oteller gibi birinci sınıf gezginleri hedefleyen kurumlar, turizm hakkındaki bir etkinliğe sponsor olabilir; müzik şirketleri ise sadece özel bir izleyici grubuna hitap eden canlı konser etkinlikleri düzenleyebilirler.
Hatırlarsanız geçtiğimiz haftalarda Tesla'nın kurucusu Elon Musk, Robinhood’un CEO’su Vald Tenev’i Clubhouse'da Gamestop hisselerinin satışa kapatılmasına dair soruları ile köşeye sıkıştırmıştı. Platform yayın sonrası adeta uçuşa geçti.
Piyasa değerinin 1 milyar doları aştığı konuşulan en yeni sosyal ağımız bakalım bize nasıl bir dünyanın kapılarını açacak?
Hep beraber yaşayıp göreceğiz…
Paylaş