Paylaş
Yapay zeka, daha önce ulaşılamaz olarak kabul edilen birçok alanda biz insanları geçmeyi başardı. Bunlara satranç, atari oyunları, Go, sürücüsüz araçlar ve çok daha fazlasını dahil edebiliriz. Bu hızlı teknolojik ilerlemenin finansal hizmetler sektörü üzerinde de büyük etkisi oldu. Sektörde giderek daha fazla yönetici, kendi şirketlerinin artık “bankacılık lisansına sahip teknoloji şirketleri” olduklarını söylüyor.
Ayrıca, teknoloji girişimleri perakende bankacılık, emeklilik veya kişisel yatırımlar gibi alanlarda yerleşik finansal kurumlara giderek daha fazla meydan okuyor ve finansal teknoloji endüstrisi (fintech) hızlı bir şekilde büyüyor. Hatta finans endüstrisinde yapay zeka, para kazanma işlemlerinde insanlardan daha doğru kararlar verebiliyor. International Journal of Data Science and Analytics'te yayınlanan yeni bir çalışma, yapay zekanın para kazanmada insanlardan daha iyi olup olmadığına ışık tuttu. Quant hedge fonları olarak adlandırılan bazı uzman yatırım şirketleri, yatırım karar verme süreçlerinde yapay zeka kullandıklarını söylüyor. Ancak resmi performans bilgilerini yayınlamıyorlar. Ayrıca bazılarının milyarlarca doları yönetmesine rağmen, daha büyük yatırım endüstrisinin boyutuna göre niş ve küçük kalıyorlar.
Wojtek Buczynski’nin baş yazarlığını yaptığı “A review of machine learning experiments in equity investment decision‑making” başlıklı makalede, akademik araştırmacılar tarafından 2000 ve 2018 yılları arasında yayınlanan 27 hakemli çalışma analiz edildi. Bunların makine öğrenimi algoritmalarını kullanan farklı türde borsa tahmin deneylerini tanımlandı. Hemen hemen tüm durumlarda, yazarlar en yüksek performanslı modellerini deneylerinin birincil ürünü olarak sundular. Yani en iyi sonucun özenle seçilmiş olduğu ve tüm optimal olmayan sonuçların göz ardı edildiğini söyleyebilirim. Bu yaklaşım, herhangi bir stratejinin yalnızca bir kez uygulanabildiği ve sonucunun açık kâr veya zarar olduğu gerçek dünya yatırım yönetiminde işe yaramıyor.
Birden fazla versiyonu çalıştırmak ve ardından en başarılı olanı temsili olarak sunmak finans sektörü gibi kritik bir sektörde büyük sorunlara yol açabilir. Örneğin biri negatif yüzde 40, diğeri negatif yüzde 20 ve üçüncüsü pozitif yüzde 20 kazanan üç varyantı çalıştırırsak ve sonra sadece pozitif yüzde 20 kazancı gösterirsek bu yanlış bir temsil olur. İncelenen modeller, yaşamın birçok alanında muazzam bir başarının işareti olan yaklaşık yüzde 95 gibi çok yüksek bir doğruluk düzeyine ulaştı. Ancak piyasa tahmininde, bir algoritma zamanın yüzde 5 de olsa yanlışlık payı varsa sonuç felaket olabilir. Bu hatanın sonu sadece kârı değil, aynı zamanda tüm temel sermayeyi de ortadan kaldırabilir.
Ayrıca incelenen çalışmalardaki modellerin hiçbiri AB yasal yönergesi MIFID II veya iş etiği gibi mevcut mali düzenlemeleri dikkate almıyor. Yani yapay zekanın finans yatırımlarında söz sahibi olması için önünde aşması gereken teknik, etik ve güven problemleri var diyebilirim.
Paylaş