Tayyip Bey evinize geldiniz, ev darmadağınık...

KAPIYI kilitliyor ve evden çıkıyorsunuz.

Evde kimse yok.Akşama eve döndüğünüzde, kapı yine kilitli, açıyorsunuz, ama evde her şey ortalığa önce dökülmüş, sonra toplanmış gibi. Evde taşlar yerinden oynamış.

Kitaplar, CD’ler, dolaplar, mutfak eşyası elden geçmiş, yatak odası ve banyoya girilmiş, çıkılmış. Yerler kirlenmiş.

O küflü manzara sizi ürpertiyor. Hatta, ilk anda korkuyorsunuz, "acaba evde birileri mi var" kaygısıyla.

Hayır, kimse yok. Ama belli, eve birileri girmiş. Akla ilk gelen ne olabilir? Hırsızlık.

Evde sağı, solu kurcalıyorsunuz, etrafa bakıyorsunuz, evde eksik yok. E, o zaman ne?

Hayatınızın bütün mahremiyetine girilmiş, özel hiçbir şey kalmamış.

Kendinizi bir anda, birilerinin karşısında çıplak hissediyorsunuz.

KONUT DOKUNULMAZLIĞI

Tayyip Erdoğan,

Siz, sabah kapısını kilitleyip ayrıldığınız evinize akşam döndüğünüzde, böyle bir manzara ile karşılaşırsanız, ne düşünürsünüz?

"Ben ne yaptım, bunu kim yaptı, neden yaptı" soruları arasında, ne hissedersiniz?

1-Sade bir vatandaş olarak ne düşünür ve hissedersiniz?

2-Ülkenin yönetiminden sorumlu Başbakan olarak ne yaparsınız, sade vatandaşlara ne tavsiye edersiniz?

Bu olaylar birebir yaşanıyor. Ergenekon günlerinde.

Evi aramaya, herhangi bir kişiyi emniyete götürmeye gelen polis, evde kimseyi bulamadığı zaman, kapıyı açtırıyor, içeri giriyor ve arama yapıyor.

Tayyip Erdoğan, siz bu davranışı onaylıyor musunuz?

Ben, konut dokunulmazlığı diyeceğim, Anayasanın şu maddesine aykırı, diyeceğim, siz, arama için mahkeme kararı var, diyeceksiniz.

Yine de, onaylıyor musunuz?

MİTİNGLER

Gözaltına alınan kişilere yöneltilen sorular arasında, en fazla garibine gidenlerden biri de, "Cumhuriyet mitinglerine katıldın mı" sorusu.

Tayyip Erdoğan, size üç soru:

1-Sizi önce sade vatandaş yerine koyuyorum. Meşru, açık, ülkenin TV’lerinden canlı olarak yayınlanan bir mitinge katıldığınız için, sizi sorguya çekseler ne düşünürsünüz? Bundan sonra bir daha hiçbir mitinge katılmamak için yemin mi edersiniz, yoksa bundan böyle her mitinge canla başla katılmak için daha mı hırsa kapılırsınız?

2-Şimdi size Başbakan olarak soruyorum. Yönetmek iddiasında olduğunuz bu ülkede, insanların meşru ve açık mitinglere katılmaları ne zamandan beri suç?

3-Sizin düzenlediğiniz açık ve meşru parti mitinglerine katılanlara, günün birinde, benzer sorular sorsalar, ne yaparsınız?

Bu sorular size sıradan demokrasi testi. Hukuk fakültesi filan değil, orta okul üçüncü sınıf testi, neymiş bakalım şu demokrasi anlayışınız, görelim.

Ergenekonu’u savunuyorsunuz, "şimdi demokrasi testi zamanı değil", diyebilirsiniz.

Yalanyolu TV

ERGENEKON maceralarını, gözaltı ve tutuklamaları her kanal, her gazete yayınlıyor.

Bazıları her türlü yalan ve dolanla, her türlü saldırıyla, kendi meşrebine uygun biçimde.

İçlerinde bir kanal var ki, mensup olduğu cemaatin sözcüsü olarak, özellikle Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneğine ve Türkan Saylan’a her türlü karayı çalıyor. Sadece belli iddialara dayanıyor.

Hesap başka. ÇYDD en başta o cemaatin hesaplarını bozuyor. Onların karşısına çağdaş eğitimle çıktığı için, cemaatlerin hedefi oluyor.

Yalanyolu TV yayınları ibretlik. Orada program yapan eski Maocular, şimdi liberal geçinen eski solcular bundan rahatsız olmuyor mu?
Yazarın Tüm Yazıları