Paylaş
FUTBOL üç ihtimalli bir oyun. Lakin 1999’dan bu yana Kadıköy’de oynanan Fenerbahçe-Galatasaray derbileri iki ihtimalli geçiyor. Sarı-Kırmızılılar, dün Saracoğlu’na ‘Lider’ unvanıyla gelirken makûs talihini de değiştirmek istiyordu. Dile kolay, 19 yıllık bir hasret vardı ortada
Maça konuk takım oyuna hâkim bir görüntüde başladı. Sakindi Terim’in öğrencileri; top dolaştırıyor, rakip alanda daha fazla görünüyordu. Kocaman’ın talebeleri ise kontra bekliyor gibiydi. Eskiler hep derdi; “Futbol, güreş değil ki oyuna puan versinler”, Galatasaray oynadı ama daha net pozisyonları bulan taraf Fenerbahçe oldu.
Öte yandan ilk yarının not düşülmesi gereken yanı orta hakemin ‘kartsızlık yemini’ydi (Bülent Yıldırım bu yeminini ikinci yarının başında Fernando’ya gösterdiği‘sarı’yla bozdu).
BAROS’TAN MAİCON’A
Maçın ikinci 45 dakikalık bölümü Sarı-Kırmızılıların daha net pozisyonlarıyla başladıysa da skora yansıyan bir şey yoktu. Fernando’nun sakatlanarak yerini Donk’u bırakması Fenerbahçe lehine bir gelişme gibi görünse de Sarı-Lacivertlilerin pratiğe yansıyan bir avantajını göremedik.
Oyunun son bölümüne girilirken Kocaman elindeki en ‘kreatif’ hamleyi, Valbuena’yı sahaya sürdü, Terim de geçen haftanın yıldızı Sinan Gümüş’ü...
89’da karşılaşmanın en kritik pozisyonunu izledik. Maicon’un kullandığı frikik, yan direkten autu çıktı. Bu vuruş, 17 Mart 2012’de, Baros’un son dakikada üst direkten dönen ve ‘lanet’i az daha bitirecek olan pozisyonunu hatırlattı. Keza bir başka ‘tarihi’ fırsatı Ciğerci uzatmada harcadı.
MAÇIN ADAMI: VOLKAN-MUSLERA
Dün, iki tecrübeli eldiven önemli kurtarışlara imza attılar. Karşı karşılarda ve cepheden gelen toplarda takımlarını, skor olarak geri düşmelerini engellediler..
Paylaş