İnce ayarlama enstitüsü

Beşiktaş Sompo Japan, BSL’deki kötü gidişe İBBSK deplasmanında “dur” dedi. Geçtiğimiz haftaki mağlubiyetten sonra herkesin beklediği ve kendisinin de ifade ettiği ince ayarları ve radikal değişiklikleri yapan koç Ufuk Sarıca, Semih’i, bench’i ve Clark’ı istenen üslupta oynatarak takıma kıvam aşıladı. Ev sahibi ekibin maçın son periyoduna dek 0/15 üçlük isabetiyle kötü bir gün geçirmesini de iyi değerlendiren Siyah-Beyazlı ekip, sahadan 56-69 ile galip ayrılmayı bildi. Maçın yıldızı, “güçlerini iyilik için kullanmaya” karar veren Semih ve Clark oldu.

Haberin Devamı

Maça Buva’nın maç temposuna yeni ısınan Semih karşısındaki sekiz sayı ve bir blokluk pota altı dominasyonuyla 10-3 önde giren ev sahibi ekibe, Kara Kartallar (spikerlerin inatla “Sonny” olanı ile karıştırdıkları) Kyle Weems’in ve Adams’ın sayılarıyla yanıt verdi. Fakat esas değişim, Ufuk Hoca’nın molasından sonra oldu ve rakibin delicileri savunma zaafını kullanmaya karar veren bench rotasyonu her topta potaya penetre ederek 3-13’lük seriyle farkı 1-2 sayı bandına çekti. Clark bu bölümde yine bilindik tarzını sergiledi ve çeyrek 13-17 Beşiktaş üstünlüğüyle bitti.

İkinci çeyrekte Can Mutaf’ın Banvit günlerindekine benzer dinamo etkisini sahaya yansıtması, Kenan’ın Thompson’ı delirtmesi, Adams’ın girdiği düellolarda saçmalamaması ve Semih’in Buva’ya karşı pozisyon/oyun avantajı sağlaması neticesinde Beşiktaş maçın kontrolünü tamamen eline aldı. Thompson, Toolson ve Bircevic’in kötü bir gününde olması maç boyunca ev sahibini her kritik anda Klobucar ve Buckner’ın insafına teslim ederken, Beşiktaş’ta Sertaç hariç tüm bench skora katkı yapınca ilk yarı 25-37 Kartallar’ın üstünlüğüyle geçildi.

Haberin Devamı

Üçüncü çeyreğe Semih-Weems-Strawberry ekseninde hızlı giren Beşiktaş, Clark’taki değişimi de ilkin bu bölümde fark etti. Molalarda ve devre arasında Ufuk Hoca tarafından kendisine gerekli uyarılar iletilince, Clark aldığı her topu her ne olursa olsun potaya atma huyundan vazgeçti ve hem çok daha yüzdeli, hem de çok daha etkili oynadı. O kadar ki, savunma, ribaunt, potaya gitme ve (evet evet!) fiziksel sertliğini kullanma noktalarında bile bekleneni verdi. Klobucar’ın gereken her yerde muazzam yüzdeyle iki sayılık atış kullanması ve Buckner’a gereken topları indirmesi bile, Thompson’ın düzenden çıkma ısrarı yüzünden İBB’nin hücumda organize olmasını sağlayamadı. Çeyreği 36-53 Beşiktaş önde kapattı.

Son çeyrekte Buva hepten yok olunca, Beşiktaş farkı bir ara 20 sayıya kadar çıkardı. Ne olduysa bu noktadan sonra oldu ve Thompson pasını atmaya karar verip önce takımının ilk iki üçlüğünü kaydetti, ardından da Buckner’a basket-faul ile sonuçlanacak pek çok asist yaptı. Bu bölümde Beşiktaş, Adams, Strawberry ve Clark’ın çabalarıyla farkın tek hanelere inmesini önleyebildiği için, maçın sonunu bir hayli rahat oynadı ve Sertaç’ın da skor orucunu kırmasıyla, maçı 56-69 galip noktaladı.

Haberin Devamı

Serbest düşüşü devam eden Sertaç ve henüz o bilindik birebir post hücumunu sergilemeye başlayamayan Semih hariç tüm takımın iyi yüzdelerle atış kullandığı bu maçta, Strawberry, Adams ve Clark çift hanelere çıkarak hücumu sürükledi, Semih ise 25 dakikada 10 ribaunt çekerek bu takım için önemini kanıtladı. Diebler ve Strawberry’nin maçın kırılma anlarında iyi oynaması da, olası bir mağlubiyeti veya moral çöküntüsünü engelledi. Başta koç Ufuk Sarıca olmak üzere, gerekli adımları atan ve düşüşe son veren Beşiktaş’ı kutlarım. Umarım ki bu galibiyetle grafik yeniden yükselişe geçer.

Bütün bunların yanı sıra, Scottie Wilbekin önderliğinde olmazları oldurarak Bayern Münih’i eleyip Eurocup finaline çıkan temsilcimiz Darüşşafaka’yı ve Şampiyonlar Ligi’nde Beşiktaş’ın yapamadığını yapıp çeyrek finale yükselen temsilcilerimiz Pınar Karşıyaka ile Bandırma Banvit’i yürekten tebrik eder, bu yoldaki sayısız emek ve başarılarının bir kupayla taçlanabilmesini dilerim.

Yazarın Tüm Yazıları