Paylaş
Hakemlerimiz ya futbolu bilmiyor ya da “Maç kızışacak başıma iş alacağım” diye endişeleniyorlar! MHK da bundan rahatsız olmalı ki devre arası seminerinde daha az faul çalmaları, futbola izin vermeleri hususunda hakemlere mesaj verilmiş. Ancak kupa maçlarında gördük ki bu konu hâlâ çözülememiş.
Ülke hakemliğinin mutfağı olan ulusal hakem kadrosunda 147 hakem var. MHK, bu kadronun içinden 41 hakem belirliyor. Bu belirlemeyi yaparken de hangi kriterleri baz aldıklarını henüz bulamadık.
Futbolumuzun 2. büyük organizasyonu olan Türkiye Kupası grup ve son 16 eleme turundaki 96 maçın 49’unda bu 41 hakeme görev verildi. 34 hakem 1’er, 6 hakem 2’şer maç yönetirken İstanbul Bölgesi’nden Çağdaş Altay 3 maçta düdük çaldı. Kim neye göre kupada maç aldı, kim neye göre evde oturdu?
İLERLEME YOK
Anadolu’nun uç noktalarında keşfedilmeyi bekleyen nice yetenekler varken, maçlarda 2’şer kez şans bulan hakemler 2 İzmir birer de İstanbul, Antalya, Ankara ve Trabzon Bölgesi’nden...
Tabloya baktığımızda şans bulan hakemlerin illerinde ya MHK başkanı ya da MHK üyesi var. Bu maçların puan çarpanları çok fazla olduğu için sezon sonunda klasman belirlenirken diğer hakemlerle aralarında muazzam bir fark olacak. Bu maçlara çıkanlar ön sıralarda yer alırken, diğerlerinin umutları ise bir başka bahara kalacak. Yani ilinde MHK üyen yoksa, ağzınla kuş tutsan veya Collina olsan hakemlikte yukarıya çıkman mümkün değil.
Son 16 turunda 8 maça baktığımızda görev alan hakemler Serkan Çınar, Kutluhan Bilgiç, Abdülkadir Bitigen, Özgüç Türkalp, Abdullah Yılmaz, Süleyman Abay, Halil Umut Meler, Yaşar Kemal Uğurlu. Atamalara baktığımızda MHK’nın misyonu vizyonu çorba olmuş.
Maçlara baktığımızda ise bir maç hariç diğer 7 maçta net siyah beyaz hataların yanında neler var neler... Net kırmızı kartlar çıkmadı, bazı kırmızılar sarı ile geçiştirildi, tekmeler havada uçtu devam edildi, el, kol, söz ile yapılan tepkiler tolere edildi, yutuldu.
MHK Başkanı Kuddusi Müftüoğlu’ndan sadece Sivas Belediyespor-Rizespor maçına Özgüç Türkalp atamasının mantığını açıklamasını isterdim. Sayın Başkan, yapmayın Allah aşkına! Siz böylesine büyük ve önemli ekonomiye sahip futbolu bu derece hafife alarak adam kayırmacılık, bölgecilik ve ahbap-çavuş ilişkisi içinde maçlara hakem ataması yaparsanız sahada hakemleriniz neler yapmaz?
Sanmayın ki bunlar görülmüyor. Başta hakemleriniz olmak üzere herkes görüyor. Önce siz adaletli davranacaksınız ki, hakemlerinizden adalet istemeye hakkınız olsun.
ESKİYE CİLA...
Yeni yayınlanan hakemlerin geleceğinin belirlendiği talimatlarda yapılan değişiklikler yine kurumsal yapı yerine bireyselliğe MHK’nın ağzından çıkacaklara bağlanmış. ‘Radikal değişiklik’ diye algı oluşturulan hakem klasmanları bundan 10 yıl önce de A, B, C diye kategorize ediliyordu. Eskiyi cilalayıp yeniymiş gibi tekrar sunmanın neresi radikal değişiklik?
Süper Lig’de hakem sayısını azaltıp çok maç yönettirerek maç alamama korkusu ile yapılan hataların önüne geçmeye çalışmak bir Oğuz Sarvan projesiydi. Olmadı, tutmadı. İflas etmiş bir projeyi tekrar parlatmaya çalışmak niye? İlginç olan bir diğer konu ise aradan geçen 15 yıla rağmen hatalar fazlalaşarak devam ediyor ancak o başarısız olmuş projenin sahibi Sarvan hâlâ TFF’de hakem eğitiminin başında...
Bakmayın siz savunmaya çalıştıklarına, şundan eminim ki bu yapı ile sezon sonu Süper Lig hakem sayısı 22’ye, PTT Ligi hakem sayısını 18’e indirilemeyecek. Çünkü bu, bize uygun bir sistem değil. Hele ki mevcut MHK’nın yapısına hiç uygun değil. Bu anlayış ve sistemle ülke futbolumuzda ne faul sayısı düşer, ne de hakem yetişir.
Paylaş