Kapasite

. Bir tek kim bundan yararlanamadı? Tabi ki Rıza Çalımbay. Maç sonu ''Sadece berabere kalıyorduk, taraftar bu durumu abartıyordu. Beraberliği kabullenemiyorlardı.'' dedi Rıza Hoca. Evet hocam; 50 yıllık tarihine 30 kupa sığdıran, Anadolu'ya ilk şampiyonluk kupasını getiren, yokluklar içinden gelip Türkiye'nin en büyük 4 futbol kulübünden biri olmayı başaran, defalarca vatanını Avrupa temsil etmeyi başarmış, nice devler devirmiş, sadece bir kulüp değil bir kültür yaratmış, neredeyse tüm şehri tek bir çatı altında toplamış olan bu takımın taraftarları 8 maçtır kazanamamaya tepki gösterdiği için bunu Trabzonspor'a yediremediği için abartmış oldu. Sanırım 6. sırada olduğu için tüm taraftarlar mutlu olmalı ve yönetimden, Yanal'dan, Çalımbay'dan sağlam bir özür dilemeli. Sonuçta 8 maçtır kazanamamak Trabzonspor için oldukça doğal.(!)

Rıza Hoca sadece taktiksel hamleleri, takım içi otoritesi, kadro mühendisliği açısından değil, vizyon ve kapasite olarak da Trabzonspor'u yönetemeyeceğini herkese göstermiştir. 8 maçtır kazanmamayı sorun etmeyen, bunun için üzülmeyen, kendini suçlu görmeyen birisi bu takımı yönetemez. Haftalardır söylüyorum, istifa ve ya kovma gelene kadar da söylemeye devam edeceğim. Rıza Hoca'nın yeri bellidir. Bu zamana kadar Beşiktaş hariç hangi takımları yönettiyse oraya dönmelidir. Daha fazlasını kaldıramaz. Böyle sorunlar ortaya çıkar.

YİNE Mİ?

Bu kazanamama serisinde ki Göztepe ve lig sonuncu Karabükspor, hariç bütün maçların tek bir ortak noktası vardı. Trabzonspor baskı yediği için oyun kuramıyor, pozisyon üretemiyor, topa sahip olamıyor-olsa bile sadece yan pas yapabiliyor-baskı ile birlikte hata yapıp kolay goller yiyor(tıpkı bu hafta olduğu gibi) ve bu kısır döngü aynen devam ediyor. Çözüm ise üretiliyor mu? Asla. Hala rakip pres yaptığı zaman eli ayağına dolanan, oyun kuramayan bir Trabzonspor izliyoruz ki bu maçta da aynı şey geçerliydi. Belki Alanyaspor 90 dakika boyunca bir pres uygulamadı Trabzonspor'a ancak uygulanan belli zaman aralıklarında ki presler ile oyun kurması engelledi. Diğer maçların aksine hücum üzerine değil, savunma üzerine bir pres uyguladı ama bu bile Trabzonspor'u durdurmaya yetti. Trabzonspor çok kötü bir futbol oynadı, zaman zaman yediği baskı ile oyuna hakim olamayıp tempoyu belirleyemedi, az gol girişimine girdi, pozisyon üretmekte oldukça kısırdı. Haftalardır aynı sorun yaşanıyor ve hala bir çözüm üretilemiyor. Defanstan oyun kurma, kısa pasla oyunu kontrollü oynama konusunda ciddi sıkıntıları var Trabzonspor. Yusuf Yazıcı, Sosa, Okay, Abdülkadir gibi ayağına hakim oyunculardan oluşan bir kadrodan böyle bir sıkıntı çıkması gerçekten garip. Bu durum daha fazla bu şekilde devam etmemeli. Her zaman kötü futbol ile 3 puan alamazsınız. Rakibin her hamlesine karşı elinizde bir başka hamlede sizde olmalıdır.

OLUMLU ŞEYLER

Rıza Hoca Trabzonspor seviyesinde bir hoca değil. Bu net bir kanı bir çok kişi için. Ama bu maç üzerinde hakkını yememek lazım. Evet geldiğinden beri oyun kurma konusunda takımın sorunlarını çözemedi, hala savunmada aksaklıklar yaşanıyor, çoğu zaman yanlış oyuncu tercihleri yapılıyor ama ilk defa oyun olarak olmasa bile kadro olarak tatmin edici bir Trabzonspor vardı sahada. Olcay maça 11 başladı ve yine kötüydü. İlk yarı sonunda ki Olcay-N'Doye değişikliği maçı çevirmek adına ilk hamle oldu. Topu tutmakta zorlanan Trabzonspor adına, sırtı dönük oynama özelliğini orta sahada kullanan N'Doye takımının topa daha çok hakim olmasına ve yediği baskının minimuma düşmesini sağladı. Ardından gelen Kucka'nın çıkıp Yazıcı'nın oyuna girdiği değişiklik ile ipler tamamen Trabzonspor'un eline geçti. Top büyük oranda da onlardaydı ve bu topu çok iyi kullanacak oldukça yüksek sayıda oyuncu vardı. Bu değişiklikler önce oyunu sonra da maçı Trabzonspor'a getirdi. Yedek kulübesini iyi kullandı Rıza Hoca bugün.

MAÇIN ADAMI

Bugün ki en büyük alkış 1999 doğumlu daha 19 yaşında, bu takımın taraftarı, bu formayı giymeyi hayal ederek büyüyen, bugün sadece galibiyet golünü atmakta kalmayıp, 3. bölgede silinmeyen ve maçın içinde duran tek isim olan Abdülkadir Ömür'dür.

STATÜKO

Trabzonspor büyük oranda hedefsiz, yarışlardan kopmuş, hocası ve taraftarı arasında yoğun fikir ve hedef ayrılıkları barındıran bir takım. Son 5 yılda borcu yüzde 432 artmış ve neredeyse 1 milyar Türk Lirası'na dayanmıştır. Yıllardır Avrupa sahnesine uzak, ligde ve kupa'da kayıpları oynamaktadır. Yönetimsel ve teknik heyette bir çok sorunu vardır. Verilen sözler tutulmamış, vaatler yerine getirilmemiştir. En başta dediğim gibi tüm imkansızlıklara rağmen bir kültür yaratan bu kulübün prestiji statükoda oldukça düşmüştür. Saha dışında ki tercihler, saha içinde başarısızlıklar ile taçlandırılmıştır. 'İstifa da bir hizmettir.'