Paylaş
Son 5 maçta 13 puan toplayan Trabzonspor ve son 5 maçta 10 puan kazanan Kasımpaşa. İki takımın; özellikle savunmada yaşadığı sıkıntılar ve hücumda ki kaliteli oyuncuları ile benzer sorunlara ve artı yönlere sahip olduğu bile söylenebilirdi maçın öncesinde. Hatta Trabzonspor'un oldukça zorlayanacağını düşünenlerden de biriydim. Savunmada Okay-Durica-Uğur eksikliği ve formsuz Mas ile oynayacaktı deplasman takımı. Karşılarında ise oldukça çabuk, hızlı, atletik ve teknik hücum oyuncuları olacaktı. Aynı şey Kasımpaşa içinde geçerliydi. Bu maça kadar 26 gol yiyen Kasımpaşa savunmasının karşısında Burak, N'Doye, Yusuf ve Abdülkadir olacaktı. Bir nevi bir gol yarışı bekliyordum. Ancak Trabzonspor'un orta sahası ve savunması öyle bir direnç gösterdi ki bir de üstene Onur'un performansı ile bu maçı gol yemeden bitirdi ve sağlam hücum hattı ile 3 gol atmayı başardı. Zorlandığı, iyi oynadığı ve net bir biçimde geliştiğini bize gösteren bir maç oldu Trabzonspor adına. Burada da alkışların Rıza Hoca'ya gitmesi lazım.
İleri Uçta Düzenleme
Geçen haftaki yazımı Trabzonspor'un ileri 4'lüsünün iyi işler yaptığını ancak hala çok temel problemleri olduğunu ve bu problemler de giderilirse ligde çok rahat ilerleyeceklerini söylemiştim. Nitekim de bu maçta yapılan düzenlemelerin ne kadar iyi olduğunu gördük ve doğru oyun ve oyuncu tercihleri ile 3 puanı kazandılar. Peki neydi bu düzenlemeler; İleride ki 4 oyuncu sürekli olarak akışkan bir oyun ile mevki değiştiriyordu. Bu değişim ise oyuncuların temel görev ve rollerine adapte olmasında sorunlar yaşatırken, kurgulu hücumların minimuma inmesine ve hücuma bir kaosun hakim olmasına sebep oluyordu. Bugün ise Burak ve Yusuf maçı başladıkları mevkilerde, temel görev tanımlarının ne olduğunu bilerek bitirdi. Yanlarına N'Doye'un net bir içe kat eden kanat oyuncusu olarak oynaması, pozisyon yaratmaya, top tutmaya odaklanması ve takım oyununa daha adapte Abdülkadir'in eklenmesi ile ileride ne yaptığını bilen, daha rahat paslaşan bir Trabzonspor izledik. Diğer düzenleme Castillo yerine Abdülkadir idi. Bununla birlikte de kanat savunması güç kazandı. Abdülkadir oldukça geriye giden, savunmasına yardımcı olan bir oyuncu görüntüsü çizdi ve beklerini oldukça rahatlattı. Ancak bu kadar dağınık Kasımpaşa savunmasına karşılık hücumda çok daha iyi işler yapmasını beklesek de onu yapamadı.
Eksikliklerle Savunma Hattı
Trabzonspor oldukça tehlikeli hücum hattına sahip, Kasımpaşa karşısına savunmasının temel yapı taşları olmadan çıktı. Durica, Uğur, Okay'ın yokluğu büyük bir sorun gibi gözüküyordu. Bu noktada ise takım kendine yeni kahramanlar yarattı. Orta saha'da Onazi inanılmaz bir iş çıkardı. Rakip top çıkartırken onları oldukça bunalttı ve sık sık top kazandı. İleri ve geriye koşuları tam olması gereken zamanda yaptı. Pas kesti, takımını hücuma çıkardı-ki normalde en büyük eksiği budur- geride set savunmasında toplar kazandı. Okay'ın yokluğunu aratmadı ve savunmanın ilk öncüsü olduğu rakip akınlara karşı. Maç içinde 91 kere topla buluşması da güzel bir kanıt oldu. Formsuz Mas doğru kademeler ve kanattan aldığı destek ile kendi kanadından az sayıda pozisyon verirken, Hubocan ise havadan karadan gelen her topa dokundu ve Durica'nın ilk günlerini hata ve hata çok az izleme şansına eriştiğimiz Glowacki'yi hatırlattı. Her şey bir şekilde yerli yerine oturdu derken ise Mustafa Akbaş sakatlandı ve kadroda asıl mevkisi stoper olan oyundaki Hubocan ve yedekte ki genç Hüseyin kaldı. Hoca tercihini Kucka'yı oraya çekip Olcay'ı orta saha yapmakta buldu. Başarısız olsa eleştirirdik anca işe yaradığı için bir şey söylemenin pek bir lüzumu yok. Tebrikler Rıza Hoca.
Genel Bakış
Maçın genel bir analizi yapılması gerekirse, Trabzonspor ileride çok rahat paslaştığı, savunma olarak çok fazla bir dirençle karşılaşmadığı ve bu sebepten dolayı oldukça kalabalık hücum etme fırsatını bulduğu bir maçı geride bıraktı. Savunmada ise yokluklara rağmen ortaya çıkartılan ürün oldukça başarılıydı. İlk defa Trabzonspor bir takım olarak, hem hücumda hem de savunma sınıfı geçti ve oynayan oynamayan, teknik heyet dahil herkes bu 3 puanı sonuna kadar hak etti. Tek kötü perfomans olarak ise ilk defa bu kadar beklentilerin altında kalan Yusuf'u gösterebiliriz.
Oyuncu Değişiklikleri
Maça iyi bir oyun ve oyuncu tercihi ile başladığını söylemiştik Rıza Hoca'nın. Maç içinde 62'inci dakikada Akbaş sakatlanana kadar oldukça stabil ve ne yaptığını bilen bir takım vardı. Akbaş'ın sakatlanması ise oldukça tehlikeli bir durum oldu Trabzonspor adına. Çünkü takımda başka stoper kalmamıştı ve bu takımı bir kaosa sürükleyebilir, savunmada ne yaptığını bilmeyen bir oyuncu topluluğuna dönüştürebilirlerdi. Ancak hem Rıza Hoca'nın önce Olcay sonra da Bero ile takıma her mevkiden savunma yapabilecek oyuncuları alması hemde oyuncuların ciddi manada maçı kazanmak için her şeylerini vermesi ve Rıza Hoca ile birlikte hareket etmesi ile bu sıkıntı süreçten kurtuldular. Her maçın kendi içinde ayrı bir hikayesi vardır ve maça nasıl başlarsanız başlayın maçın o şekilde bitme garantisi yoktur. Bugünde Trabzonspor adına öyle bir maçtı ve herkes bu zorluğun altın başarılı bir şekilde kalktı. Akbaş'tan sonra paslı oyunu bırakıp, dikine ve kontra futbolunu benimseyen Trabzonspor iyi savunma, sert oyunun üstüne topla birliktede başarılı bir şekilde 3. bölgeye çıkınca, ligde bu işi en iyi yapan Burak Yılmaz'a sahip olmaları ile birliktede, kontra atak yaparak buldukları 2 golle daha maçı bitirdiler.
Biz Sana Daha Ne Diyelim
Gerçekten bu sezon hem Trabzonsporlular adına hem de Burak Yılmaz adına oldukça özel bir sezon. Burak Yılmaz'dan sonra Cardozo hariç gol atabilen bir santrfor göremeyen taraftar, yeniden Burak Yılmaz ile gol atan forveti özlemişti. Trabzonspor'un son maçlardaki galibiyet serisinde ki en öncü isim kuşkusuz Burak Yılmaz. Takım ne zaman sıkışsa yoktan var olan pozisyonlarla, bireysel becerisi ile öyle goller atıyor ki takım yeniden şahlanıp önemli bir avantaj elde ediyor. Bugünde her ne kadar iyi bir oyun var destekte yinede kilidi çözecek birine gerek vardı ve bu kişi yine Burak oldu. Ters ayağı ile direk dibine attığı zor gol ile perdeyi açtı ve maçı kazandırdı. Aslında maçın adamı olarak Onazi'yi düşünmüştüm. Ama haftalardır sürdüğü performansını hiç aşağı çekmeyen ve yine bugünkü zaferi takımına altın tepside sunan Burak, maçın adamıdır.
Paylaş