Paylaş
Galatasaray’ın aklılara zarar kararlar karşısında zıvanadan çıkmak yerine kenetlenmesi gereken bir günde, kazanılması gereken bir maçtı.
Maçı ‘istatistik’ marifetiyle değerlendirmek gerekse ilk yarının başa baş bir mücadele şeklinde geliştiğini söyleyebilirdik.
Galatasaray’ın baskılı maçlarına gör düşük sayılabilecek bir topla oynama oranı (yüzde 55) ve gol girişiminde (7’ye 5), isabetli şutta (3’e 2) gibi bariz sayılamayacak türden bir üstünlük.
Ama başka türlü bir üstünlük daha söz konusuydu; golcü üstünlüğü. 'Delice’ beklenen, istenen Radamel Falcao, rakibe çarparak bulduğu golün ötesinde bir fark yarattı Galatasaray için.
Hakkını yemek istemem ama performansı da ortadaydı Diagne’nin. Falcao, onun yapması gerekip de yapmadığı herşeyi ve fazlasını yaptı diyeyim, siz anlayın.
İlk maçında pozisyon kurnazlığını gösterdi, ne kadar heyecan vereceğine dair işaretler çaktı, çabuk uyum sağladığını gösterdi, topu tuttu, gerektiğinde genel savunma hattına yardımcı oldu ve ‘golcü şansı’ ile golünü de attı.
LEMINA UMUT VERDi
Diğer yeni Lemina umut verici başladı ama sakatlanıp çıkması tanımamıza imkân vermedi. Ömer Bayram hazır olduğunu gösterebileceği fırsatı iyi değerlendirdi; bir de asist yaptı...
Nzonzi mükemmel oynadı, dağılma potansiyeli yüksek Luyindama-Marcao ikilisinin yükünü de aldı, hücuma da katkı sundu. Avrupa Kupası’nda oynama ihtimalinin konsantrasyonuna olumlu yansıdığı kesin.
Muslera, Nagatomo ve Babel gibi isimler de üstlerine düşeni yapanlar olarak birer adım öne çıktılar. Marcao-Luyindama ikilisinin performansı “Acaba Donk mu alışsa bir yandan?” dedirtecek türdendi.
İkinci yarıda ikinci golü bulamamanın rahatsızlığıyla oynayan Galatasaray dönem dönem Kasımpaşaspor’un zorlayıcı hale gelebilecek baskısını bir şekilde savuşturmayı bildi.
Ayakta kaldı, güçlü kaldı, bileğinin hakkıyla 3 puanı aldı.
Tam olması gerektiği gibi!
Teşekkürler TFF(!)
Galatasaray sezon başında biraz dikkati bozuk mu dersiniz, konsantrasyonu düşük mü dersiniz, zil sesini duymamış gibi mi dersiniz. Biraz dağınıktı, biraz uyumsuzdu.
Silkelenmesi için hem yenilenen kadronun oturmasını beklemek hem de akıl dışı uygulamalara karşı aklını korumak gerekiyordu.
Gereken motivasyon ‘19:05’te ceza açıklama’ zavallılığına kadar giden, Galatasaray camiasının asla unutmayacağı tavırlara karşı oluştu.
Galatasaray gereken kuvvetin kendinde olduğunu gördü bu sayede. Teşekkürler TFF(!)
Paylaş