Paylaş
Lance Armstrong’un Fransa bisiklet turundaki “Sarı Mayo” için söylediği bu sözler, BSL 4. Haftasındaki iki sarı renkli efsanenin kapışmasını akıllara getiriyor. Aynı Lance’in tarifi gibi, İki takıma gönül vermiş olanlar sarı renkte hayatı görüyorlar fakat bir farkla, bir taraf kırmızısını arıyor diğer taraf ise lacivertiyle birleşince tamamlıyor kimliğini. Ezeli rekabetin BSL ayağında, taraftarsız oynanmasına rağmen iki takımda galibiyet için motiveydi.
Vesely’nin dinlendirildiği maça, Sarı-Lacivertliler Ahmet-Melli-Guduric-Melih-Sinan ile başladı. Koç Obradovic, hem oynamayan oyunculara ritim kazandırmak, hem de çift maçlı haftada yıpranan takımı birazcık dinlendirmek istedi. Maçın ilk dakikasıyla çok daha yırtıcı ve istekli bir takım gördük. Özellikle maçın ilk 15 dakikasında, 10/12 boyalı alan sayısı, Fenerbahçe hücumlarının makine gibi işlediğinin kanıtı gibiydi. Galatasaray tarafındaysa halen takım olamamanın sıkıntısı yaşanıyor. Özellikle ilk periyotta çok fazla basit top kayıpları yapıldı ve zorlama birebir hücumlar üzerinden skor üretilmeye çalışıldı. İlk yarıyı en iyi özetleyen ve iki takım arasındaki olgusal farkı en iyi anlatan istatistik; top kaybının asiste oranıydı. Ev sahibi Galatasaray Odeabank, 8 asiste karşılık 9 top kaybı yaptı. Fenerbahçe Doğuş ise 13 asiste karşılık sadece 2 top kaybı yaptı ve devreyi de 31-43 önde bitirmeyi başardı.
Galatasaray maçın ikinci yarısına Ege Arar’ın pota altındaki iyi savunmasıyla başladı ama defanstan ürettiği enerjiyi bir türlü hücuma aktaramadı. Bundaki esas sebep oyun kurucuların halen takım içindeki rollerini kavrayamamış olması. Hiçbir ters eşleşmeye top indiremediler. Fenerbahçe ise aynı futboldaki kanat değişimi gibi sürekli güçlü alandan (topun olduğu ve savunmanın çoğaldığı bölge) zayıf alana pas attı ve rakip savunmanın yerleşmesine izin vermedi. Bunlar yetmezmiş gibi Fenerbahçe Doğuş kaçan şutlarının ribaundunu da almaya başlayınca, doğal olarak fark 20 sayının üzerine çıktı ve maçta 62-83 Sarı-Lacivertlilerin üstünlüğüyle sona erdi. Ahmet Düverioğlu’nun bu performansı devam ederse, Koç Obradovic Vesely’i lig maçlarında biraz daha kenarda tutabilir. Fenerbahçe’nin takım halinde 24/32 %75 ile 2 sayılık isabet bulması ve bunu 20 asist üzerinden yapması da takım halinde konsantrasyon seviyelerini özetliyor.
“Sarı ne kadar güzel bir renk. Sanki güneş için orada duruyor.” Van Gogh’un tarif ettiği sarı güneş, BSL 4.haftada Fenerbahçe Doğuş için doğdu. Çift maçlı EuroLeague haftasında yorulan kadro dinlendirilebildi ve en önemlisi rotasyondaki diğer oyuncularla büyük bir galibiyet alınarak özgüven tazelendi.
Paylaş