Paylaş
1936 Berlin Olimpiyatları’na katılarak Türkiye’yi olimpiyatlarda temsil eden ilk kadın sporcularımız.
Biri, Beşiktaş Jimnastik Kulübü’nün kurucularından Ahmet Fetgeri’nin kızı Suat Fetgeri Aşeni, diğeri sonradan akademinin büyük ismi olacak olan Halet Çambel.
Her ikisi de Beşiktaş Kadın Eskrim şubesinde yetişir. Halet Çambel savaş yıllarında büyüdüğü için çok zayıf bir çocuktur. Hastalanmasın diye annesinin üst üste kazaklar, yün çoraplar giydirdiği çelimsiz bir kız çocuğu. Güçlenmek için spora başlasın istenir, okuduğu kitaplardaki şövalyelerin etkisiyle eskrime başlar. Önce okulda sonra Beşiktaş’ta. Sonradan kendisini ve Suat Fetgeri’yi olimpiyatlara taşıyacak yolu, Beşiktaş Dergisi’ne verdiği bir röportajda şöyle anlatır:
“Robert Koleji’nde okuyordum. Öğrenciler için tiyatro, folklor, eskrim gibi birçok etkinlikler vardı. Ben eskrimi tercih ettim. Hocamız da Nadolsky, eski bir Rus subayıydı. Bir gün bana, ‘Seni Beşiktaş’tan istediler’ dedi. Böylece Beşiktaş’la tanışmış oldum. Beşiktaş’ta Ahmet Fetgeri vardı. Kızı Suat Fetgeri de Beşiktaş’ta eskrimciydi. Çok iyi bir çevreydi.”
Ve elbette kısıtlı olanaklarla, büyük emekle ve aşkla geçen zamanlar. Bir sporcu duş alırken, diğerinin pompayla su bastığı, üstelik o suyun soğuk olduğu antrenman sonraları. Eskrim için gerekli malzemelerin bulunamadığı, maskelerin pazardan alınan tellerle sporcular tarafından kalıplara çakıldığı günler. Bu kadar yoksunluğun arasında yine de mutlu yıllar: “İlkel bir ortamdı ama mutluyduk. Sporda da imece yapmak lazım. Yoksa böyle ticari ve yalnızlık yaşanan bir dünyada mutluluk olabilir mi?”
O röportajda Halet Çambel Hoca, kendisine sorulan “Bu kadar dolu dolu yaşamış bir insan olarak gençlere ne gibi tavsiyelerde bulunmak istersiniz?” sorusuna “Para her şey değildir. Şimdi her şey para olmuş,” diye karşılık verir. Çünkü hoca.
Suat Fetgeri Aşeni ve Halet Çambel.
İki öncü kadın sporcumuz.
Kendilerini Hitler'e takdim etmek isteyenlere “Hitler’in yanına gitmeyiz, onun elini de sıkmayız,” diyebilen iki büyük kadın sporcumuz.
Onların da, onların ardından büyük zorluklarla, emekle ve aşkla yürüyen kadın sporcularımızın da ruhları şad, bütün kadın spor emekçilerimizin 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kutlu olsun.
Paylaş