Hüsran

Galatasaray, Fenerbahçe maçına kadar yenilgi yüzü görmemiş, üstelik taraftarına heyecanlı ve istekli bir takım izlettirmişti. İşte virgülü attıkları maç sonrası çıkışını sürdüremeyecekti. Tüm bunlar bir kenara son üç deplasman maçında üç puanı unutan sarı kırmızılı ekip bugünde bu istatistiğini değiştiremeyecekti.

Yeni Malatyaspor, takımı ise son beş maçtır galibiyet hasreti ile sahaya çıkmıştı. En azından Yeni Malatyaspor kötü giden grafiğine “dur” diyebildi. Belli ki tüm hafta boyunca Erol Bulut takımını Galatasaray maçına hazırlamış ve son taktiğine kadar çözmüştü.

Dar alanda en iyi oynayan takımlar arasında Yeni Malatyaspor ipi göğüslerken, daha hızlı ve önde oynayarak başlamış, maçın ilk 30 dakikası fazlasıyla hareketli olması, ev sahibi takımı lehine işlemişti.

Ya Galatasaray cephesinde neler oluyordu? Baskın, mücadeleci ve oyuna adapte olan takım şüphesiz ev sahibiyken, Galatasaray oyunu dengelediği anlarda oyunun başından beri ikili olarak kullandığı alanda gol geliyorum dedi. Burada Denayer-Linnes ikilisine de değinmek gerek. Maç başından beri Denayer’in yaptığı basit hatalar, golü davet ediyordu.

Sarı kırmızlı ekip, Cissokho’nun asisti ile Pereira’yla golü aralayacaktı. İlk yarı bitmeden Boutaib’inin kafa golüyle 2-0’lık üstün bir oyunla, ilk yarıyı kapatan Yeni Malatyaspor’un ilginç istatistikleri dikkati çekiyor. Hava topunda en çok buluşan takım Malatyaspor, bu maçta da kafa golüyle gol bulacaktı.

Yeni Malatyaspor gol/gollerden sonra coşkuyu ve hücumu yakaladı, Galatasaray böyle durumlarda kırılmalar yaşıyor. Özellikle golü yedikten sonra bu psikolojik anlamdaki kırılmaları üzerinden atamadığı gibi, goller kaçınılmaz oluyor.

Maicon’un ciddi anlamdaki formsuzluğu, Denayer’in ağır kalışı bu skora şaşırmamalı.

Galatasaray, peki ya reaksiyonu nasıl verecekti?

İkinci yarı beklendiği gibi baskın ve gol arayan aslanların mücadelesi, bu maça kadar iki asisti bulunan Badou Ndiaye’nin 74. dakikasındaki golüne kadar sürecekti. Ve bundan sonrası son dakikalarda gelen Sinan Gümüş ve Eren Derdiyok değişikliklerinin etki etmesini beklemek yanlış olurdu. Tudor’un sanki kazanıyormuşçasına oyuncu değişikliği için son dakikaları beklemesi ne derece doğru! 

Galatasaray, çıkışlı inişli grafiğine yeni bir halka ekleyerek son beş maçtır galibiyet yüzü görmeyen Yeni Malatayaspor’a yenildi. Fazlasıyla kritik bir maçta, üç puanı bırakan aslanlar, sert bir darbe daha alarak, son dört deplasman maçında sahadan yenik ayrıldı. Tüm bunlar düşündürücüyken, Galatasaray oyuncularının Tudor’a inanmadığını, Igor Tudor’un ise, bu takıma fazlasıyla inanıyor olması anahtar kelimeydi.

Dakikalar 94’ü gösterdiğinde Galatasaray taraftarı tüm desteğiyle hatta Muslera’nın adeta bir forvet oyuncusu gibi kalesini bırakıp takımına desteğe gidiyorsa B planı ya da acil çözüm aranmalı. Bu skora göre yorum yapmak ne denli doğru? Evet, Malatyaspor sonuna kadar galibiyeti hak etti. Bir cümlede Sadık Çiftpınar’a. Galatasaray’ın altyapısından yetişen Yeni Malatyasporlu oyuncu, maçın adamlarından biriydi.

Anadolu takımların lige hareket getirmesiyle bir kez daha anımsıyoruz; Futbolda herkes aynı yerde, aynı hedef doğrultusunda hareket eder. Bir takım sevinirken diğer takımın hüsranı da buna dahil.