Şenol Güneş Üniversitesi(!)

Caner oyundan alınırken yaptığı hareketi hepiniz biliyorsunuz…
Yüzlerce defa ekranlarda gördünüz…
Gazeteler o fotoğrafı manşet yaptı…
O karede arkada isyan eden biri var dikkatinizi çekti mi?

***

Dördüncü hakeme isyan ediyor…
Önce orta hakeme gitti…
Fırat Aydınus, milyonlarca seyircinin anlayacağı dilde;
“Caner topu bana atmadı. Tepkisi kendi hocasına” adlı sessiz filmi oynadı.
Ekrandaki milyonlar anladı…
Şenol Güneş hocam anlamadı(!)
O karede, derdini dördüncü hakeme anlatıyor…
Açıkça;
“At bu Caner’i ben bir kişi fazla oynayayım” diyor…
• Oyuncuna sert girilen bir pozisyonda sarı kart isteyebilirsin…
• Gole giderken, rakip elle oynayıp avantajını yitirdiğinde sarı kart isteyebilirsin…
Anlarım seni.
Ayıplamam.
Ancak “Caner ‘in oyundan alınışından” kendine avantaj çıkarmaya çalışmak sana yakışmadı…
Gökhan Töre’yi ispiyon edip attıran Bülent Korkmaz’dan farkın kalmadı…

***
Fenerbahçe maçından önce rakip hakkında konuşarak;
“Maçı gerenler kervanına” sende katıldın…
Daha önce; Ünal Aysal, Fikret Orman, İlhan Cavcav yapmıştı.
Sende yaptın…
Ülkemiz için standart olaylardan biriydi…
Sen de standart oldun…
Hem “akil adam” hem de “fırsatçı” olunmuyor hocam?
Kulübün adına belki de iyi yaptın,
Passolig kart satışını arttırdın…
Bu sezon Bursa’da ilk kez tribünler doldu...
Milli maç sonunda Volkan’a hakaret edilmesi, “muhtemeldi”.
Senin demecinden sonra “kaçınılmaz” oldu…
Bunu beş yaşındaki çocuk bile biliyordu…
Sen de sanırım biliyordun…
Keşke maçtan sonra verdiğin;
“ Volkan benim öğrencim. Ona edilecek küfür bana yapılmış kabul ederim” demecini;
Maçtan önce verebilseydin(!)

****
Passolig kartını az satardın.
Daha az seyirciye oynardın…
Belki de kaybederdin…
Ama “akil adam” olurdun…
Her demecinde; “adalet, ahlak, barış” süpersin.
İcraata gelince, fırsatçılık…
Olmaz be hocam!
İkisi birden olmuyor hocam!
Anlaşılıyor…

***
“Şenol Güneş Üniversitesi” diyorlar…
----Futbolcuların bireysel gelişimi anlamında acayip katılıyorum…
----Takımına pozitif futbol oynatmak anlamında gerçek bir okul diyorum…
----Senin elinde takımlar ve oyuncular değerlerine değer katıyor…
Ancak ağzından hiç düşürmediğin;
“ahlak, adalet” sözcükleri ile bu yaptıkların bir birini tutmuyor hocam…

***
Bitirirken bir iki not:
Bence;
• Maçın hakkı Bursaspor’undu. Fenerbahçe üç puan kaybetmedi. Bir puan kazandı.
• Caner sarı kartı görürken de, oyundan çıkarken de çok hatalıydı...
• Caner’i 35. Dakikada oyundan alan İsmail Kartal;
Hem teknik, hem stratejik, hem de psikolojik olarak hata yaptı.
• Her ikisinin de, maç sonunda verdiği demeçler ise hataları kadar doğrularıydı… Büyük bir problem başlamadan bitti.
• 10 günde bir takıma fazla bir şey veremezsin. Ancak “öne geçtiğinde geriye yaslanmamayı” öğretebilirsin. Öz güven aşılayabilirsin. Bazen o bile yetebilir. Tebrikler Ersun hocam…
• Kızılyıldız taraftarı, Marko İvkoviç’in ölümüne ilişkin ülke olarak; “Üç maymunu” oynuyoruz. Tıpkı İsviçre maçında olduğu gibi. Oysa bütün Dünya bizi izliyor(!)